Türk Reasürans Genel Müdürü Selva Eren, depremden çıkarılan dersler olduğunu ve önümüzdeki dönem bazı adımların atılması ve sigorta şirketlerini rahatsız etmeyecek aksiyonların alınması gerektiğini söyledi. Eren, “Sigorta şirketlerimiz depremle ilgili bir şey yapmasın, onların konut poliçelerindeki deprem kısmını da biz üstlenelim, vatandaş bunu da DASK’tan alsın diyebiliriz. Vatandaşın gözünde, depremle ilgili konu gidilip DASK’tan alınır gibi düşünülsün istiyoruz” dedi.
Editör: Aytaç NALLAR
Türk Reasürans ve DASK Genel Müdürü Selva Eren, deprem bölgesinde 519 bine yakın hasar dosyası açıldığını ve bugüne kadar da 23.5 milyar TL hasar ödemesi yapıldığını belirterek, 30 Nisan tarihi itibariyle deprem bölgesinde tüm hasar ödemelerinin tamamlandığını söyledi. Eren, halen sürecin devam ettiğini, eksik evrakı olan sigortalıların evraklarını tamamlatmaya çalıştıklarını ifade ederek, ödemesi yapılacak 20 bin daha hasar dosyası olduğunu ve DASK’ın toplam hasar ödemesinin 26 milyar TL’ye yaklaşacağını kaydetti.
Selva Eren, DASK’ın, deprem bölgesinde hasar ödeme süreci ve bundan sonrasındaki gündemleri hakkında açıklamalar yaptı. Depremden ciddi dersler çıkardıklarını vurgulayan Eren, “Mesela vatandaşların telefonlarının yanlış girilmiş olması çok büyük bir problemdi. Bu konuda SEDDK’ya bir takım görevler düşüyor. Çünkü acentelerimizin farklı kaygıları oluyor. Kaygılar sebebiyle farklı numaralar giriyorlar, portföy haklarını istiyorlar. Bunlar bize ait konular değil ancak buralara bakılması gerekiyor” dedi.
ÖNCELİKLE YAPILMASI GEREKEN TAPU İLE EŞLEŞME SAĞLANMASI
Sorunlardan birinin de tapudan kaynaklandığına, bundan sonrası için de tapuyla eşleşme olması gerektiğine değinen Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz bu depremde zaten bütün hasarları ödedik. Sorunlu hususlar hep küçük metrekareler. Onlarda bile vatandaşımız mağdur olmasın diye özellikle 30 metrekarenin altında gösterilen konutlara sigorta bedelinin yüzde 40’ını ödedik ki, böyle bir sorumluluğumuz bulunmuyordu. Özellikle küçük metrekarelerde az hasarlılarda çok az bir miktar tazminat almasınlar diye bunu yapıyoruz. Dolayısıyla hani DASK’ta yapılması gereken en önemli şeylerden biri, tapu ile bir eşleşme sağlamak. Şu anda 2014’e kadar geriye gidip, otomatik olarak verileri alabilecek durumdayız. Onların da çok hızlı bir şekilde organizasyonunu yapıyor olacağız.”
TEMİNAT İKİ KATINA ÇIKACAK ARADAKİ FARKI BAKANLIK KARŞILAYACAK
Selva Eren, “DASK’ta yeni bir teminat artışına gitmeyi düşünüyor musunuz?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“biz metrekare birim maliyetini 1.508 liradan, 3 bin 16 liraya çıkarttık. Biliyoruz, bu da yeterli değil. Teminatı artırdığımız zaman ekstra koruma almamız lazım, bunun da bir maliyeti var. Bu maliyeti poliçeye yansıtırsak vatandaşın ödeyeceği prim artacak. SEDDK ile birlikte üzerinde çalıştığımız bir konu var. Bunu Bakanlık ile de paylaştık. Biz bu 3 bin 16 liralık tutarı 6 bin liraya çıkartalım. Bir sene boyunca vatandaş adına aradaki farkı Bakanlık üstlensin. DASK’ın vereceği en yüksek teminat da 640 bin liradan 1 milyon 280 bin liraya çıksın. Aradaki prim farkını bir sene boyunca Bakanlık üstlensin, bir seneden sonra vatandaş kendi primini ödemeye başlasın. Bunun Bakanlıktan da onayını aldık, üzerinde çalışıyoruz.”
ŞİRKETLERİMİZİ RAHATSIZ ETMEDEN BAZI AKSİYONLAR ALINMALI
Yeni çalışmalarından da bahseden Selva Eren, sigortacılığın bir ekosistem olduğunu ve sigorta şirketlerini de rahatsız etmeyecek bazı aksiyonların alınması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda şunları söyledi:
“Vatandaşa, DASK’ın üzeri için sigorta şirketlerinden konut poliçesi yaptırın, deprem teminatı alın diyoruz. Bunu bilmeyen çok kişi var. Biz bu noktada, sigorta şirketlerimiz depremle ilgili bir şey yapmasın, onların konut poliçelerindeki deprem kısmını da biz üstlenelim, bunu da DASK’tan alsın diyebiliriz. Bunu henüz şirketlerle paylaşmadık. Sigorta şirketlerimiz şüphesiz bir konut poliçesi satıyor. Konut poliçesinde aslında primi oluşturan en büyük kısım da deprem teminatı. Dolayısıyla o deprem teminatını içinden çıkardığın zaman sigorta şirketlerinin pazar payında, daha doğrusu yazdıkları primde bir düşme olacak. Ama bir yandan da biz istiyoruz ki, bir şeyler çok net bir çizgide olsun. Vatandaşın gözünde ve sektörde, depremle ilgili konu gidilip DASK’tan alınır gibi düşünülsün istiyoruz Bir yandan da sigorta şirketlerimizin de memnuniyeti şüphesiz önemli. Selin de DASK’a eklenmesi ile belki şirketlere farklı bir formül sunarız, onlar da uygun bulurlar.”