TSB Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, ABD’deki yangının sigorta boyutunu değerlendirdi. Yaşar, “ABD’de de sigortalılık oranı yüzde 45, bizde ise yüzde 5. ABD’deki gibi yeterince reasürans piyasalarının korumalarından faydalanamıyoruz. Bizim reasürans şirketlerine ödediğimiz primlerle ABD’deki yangının hasarı ödenecek” dedi.
Editör: AYTAÇ NALLAR
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı ve Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, ABD’nin Los Angeles kentindeki oluşan yangın hasarına Türkiye’deki sigortalıların katkı sağlayacağını söyledi. Ahmet Yaşar, ABD’deki yangını sigorta konusunda değerlendirdi.
Los Angeles’taki orman yangınının katastrofik hasara dönüştüğünü ve bu tür afetlerin dünyada yüzde 45’inin sigortalı hasara dönüştüğünü, risklerin sigorta sistemine devredildiğini belirterek, “Bizde 6 Şubat depremlerinde oluşan ekonomik kayıp 103 milyar dolardı ve bunun sadece yüzde 5-6’sı sigortalı hasardı. Oysa dünyada katastrofik hasarların yüzde 45’i sigortalı hasar olarak ortaya çıkıyor” dedi.
AFET SİGORTASINI HIZLANDIRMAMIZ LAZIM
Türkiye’deki konutların yüzde 18-20’sinin yangına karşı sigortalı olduğunu, her 5 konuttan sadece birinin sigortalandığını ifade eden Yaşar, “Türkiye’de DASK var ama ABD’deki gibi yangını kapsamıyor. Ancak deprem sonucu konutta yangın çıkarsa kapsıyor. ABD’deki gibi bir yangın bizde olsaydı DASK kapsamında olmayacaktı. Bunun en yakın örneğini Karşıyaka’daki orman yangınında gördük. Gündemde Zorunlu Afet Sigortası var. ZAS gündeme geldiğinde orman yangınlarının şehir yangınlarına dönüşmesi de teminat kapsamında olacak. Aslında ABD’deki yangın, ne kadar önemli bir öngörüyü bizim hem DASK kurumumuzun hem düzenleyici kurumuzun ortaya koyduğunu görmüş oluyoruz. Belki biran önce o süreci hızlandırmakta büyük fayda var” şeklinde konuştu.
ABD’DE YAŞANAN SİGORTA SORUNU
Ahmet Yaşar, “ABD’de de sigorta şirketlerinin hasarı tam olarak karşılamamasından endişe duyuluyor. Bunun nedeni nedir?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“ABD’de, konutlar mortgage ile alınmışsa sigortasız olma ihtimali yok. Çünkü aynı zamanda kredi vereni de koruyor, sigorta. Bu açıdan bakıldığında sigorta bedeli kredi bedeline eşittir. Sorun daha çok peşin alınan konutlarda. Ama asıl sorun, sigortacılıkta riskin muhtemel olması lazım. O bölgede sürekli yangınlar çıktığı ve risk artık muhtemel olmaktan çıktığı için sigortacılar da sigorta yapmaktan kaçınıyor ve o bölgelerden çekiliyor. Onlar da buna karşı bir çözüm üretmişler ve California Fair Plan adı verilen, bizdeki DASK benzeri bir sigorta havuzu oluşturmuşlar; sigorta şirketlerinin yapmadığı durumda bu sistem devreye giriyor. Şimdilerde ABD’de yangında yaşanan sigorta sorunu budur.”
REASÜRANSA ÖDEDİĞİMİZ PRİMLERLE HASAR ÖDENECEK
Ahmet Yaşar, Los Angeles yangınlarında oluşan hasara Türkiye’deki sigortalıların katkısı olacağına da dikkat çekerek, bu konuda şu açıklamaları yaptı:
“Dünyada reasürans sistemi var. Sigorta şirketleri de kendilerini sigortalatıyorlar. Hatta reasürans şirketleri de kendilerini sigortalatıyorlar. Böylece risk tabana yayılıyor, bütün dünyaya yayılıyor. Orada sigortalık oranı yüzde 45 olduğu için yangında oluşan hasarın ödenmesine daha fazla katkı sağlıyor olacağız. Çünkü Türk sigorta şirketleri reasürans aldı. Reasürans yoluyla buradan aldığımız bir kısım sigorta primlerini reasürörlere ödedik, reasürörler de tekrar kendi reasürörlerine ödediler. Dolayısıyla böyle baktığınız zaman orada oran yüzde 45’lerde olduğu için bizim primlerimiz daha çok o tarafa doğru gidiyor. Bizde ise sigortalılık oranı yüzde 5’lerde olduğundan ABD’deki gibi yeterince reasürans piyasalarının korumalarından faydalanamamış oluyoruz. Bizde devletimizin sosyal devlet olması, Amerika’da, Avrupa’da yaşanan olaylar gibi vatandaşı sahipsiz bırakmaması elbette ki çok güzel; ama bunu sigorta sistemiyle birlikte yapıyor olabilmesi gerekiyor.”