Türk Reasürans Genel Müdür Yardımcısı Ali Sertaç Canal, devlet destekli alacak sigortasının elementer sigorta mantığından farklı anlatılması gereken bir ürün olduğunu belirterek, “Dünyada bu ürünü satan acenteler, finansal okuryazarlığı olan, eski finansçı ya da finans sektöründen istihdam ettikleri kişilerle bunu yapıyorlar” dedi.
Editör: AYTAÇ NALLAR
Türk Reasürans Genel Müdür Yardımcısı Ali Sertaç Canal, devlet destekli alacak sigortasının elementer sigorta mantığından farklı anlatılması gereken bir ürün olduğunu, bu ürünü satacak olanların da farklılaşması gerektiğini söyledi. Canal, bugün için alacak sigortasını acente ve brokerlerin sattığını, bankadan satışların azaldığını belirterek, “İlk senelerde bankanın biraz daha ağırlığı vardı ama bugün geldiğimiz noktada daha çok brokerler aracılığı ile satılıyor. KOBİ üstü tarafta brokerler, KOBİ tarafında ise acenteler satıyor” dedi.
50 bin KOBİ’nin, 30 milyar TL’lik teminatının sigortalandığını ifade eden Canal, “Konkordatolar hala hız kesmeden devam ediyor. Biz de, çeşitli platformlarda ya direkt KOBİ’lere ya da sigorta aracılarına bu durumun vahametini anlatmaya çalışıyoruz. Bu ürünün özellikle nasıl fayda sağlayacağını anlatarak, dikkat çekmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
FİNANS PİYASASINDA OLANLAR SATMALI
Canal, devlet destekli alacak sigortası satışında herhangi bir kısıtlama olmadığını, hatta KOBİ’nin kendisinin bile ÖRYM’den sigorta yaptırabileceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Sigortacılıktan bu ürünü ayıran bir unsur var. Yangın, deprem sigortası, kasko, trafik, hani hep gündemimiz olan ürünler. Bunlar aslında hep bir felaketin, hep bir hasarın, hep bir zararın sonucunda hayatımıza giren ve işte tazminat yükümlülüğünü yerine getiren ürünler. Ama ticari alacak sigortası, aslında bunun bir iki adım öncesinde başlıyor. Dolayısıyla KOBİ’lerimize ‘sen gidip bir yerde para batırırsan bu ürün sana o parayı ödeyecek’ şeklinde anlatmanız çok bir işe yaramıyor. Ayrıca bu ürünün başka faydaları da var. Risk yönetimi gibi, kredibilite artması gibi, yeni müşteri bulmak, güvenli ticaret gibi bir çok faydası var. Bunlara odaklanmak gerekiyor. Bu da tabii aracıların finansal okuryazarlığının artması, finans piyasasından olan kişilerle bu ürünün pazarlamasının yapılması gerekiyor.”
ÖZEL EĞİTİM, ÖZEL SERTİFİKASYON GEREKİYOR
Yurt dışında, örneğin, İtalya’da, alacak sigortasının ağırlıklı acenteler üzerinden yapıldığını belirten Canal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ama bu acentelerin hem özel ekipleri var, yani finansal okuryazarlığı olan, eski finansçı ya da finans sektöründen istihdam ettikleri kişilerle bunu yapıyorlar. Bunların hepsi özel eğitimlerden ve özel sertifikasyonlardan geçiyorlar. Orada bu ürün bir finansal sigorta. Bu sadece alacak için değil, kefalet içinde, bizim ülkemizde olduğu gibi bina tamamlama sigortası gibi finansal sigortalarda acentelerin özel bir profesyonellikleri var. Dolayısıyla onlar da bu gücü kullanarak orada pazarı domine ediyorlar. Türkiye’de buna müsait. Zaten acentelerimizin büyük bir kısmında emekli olmuş finansçılar var. Bu işi yapmak isteyen acenteler bu kişileri istihdam ediyorlar ve bunlar daha başarılı oluyor, net görüyoruz.”