Zurich Sigorta CEO’su Yılmaz Yıldız, Dünya Ekonomik Forumu, Zurich Grubu, Marsh McLennan ortaklığıyla hazırlanan 2024 Küresel Riskler Raporu’nu değerlendirdi.
Editör: AYTAÇ NALLAR
Zurich Sigorta CEO’su Yılmaz Yıldız, Dünya Ekonomik Forumu, Zurich Grubu, Marsh McLennan ortaklığıyla hazırlanan 2024 Küresel Riskler Raporu’nu değerlendirdi. Yıldız, rapor için ankete katılanların yüzde 82’sinin gelecek iki için kötümser olduğunu, 10 yıl için de yüzde 92’sinin kötümser olduğunu belirterek, “Genel olarak ciddi bir kötümserlik havası hakim” dedi.
2024 için 5 riskin öne çıktığını ifade eden Yıldız, bunların sırasıyla; olağanüstü hava olayları, yapay zekadan kaynaklı dezenformasyon, toplumsal kutuplaşma, hayat pahalılığı ve siber güvenlik olduğunu kaydetti. Yıldız, olağanüstü hava olaylarının hem kısa vadede hem de 10 yıllık perspektifte ciddi risk olarak ortaya çıktığını bildirdi.
ENFLASYONDAN HAYAT PAHALILIĞINA
Yıldız, ankete katılanların tamamının iklim değişikliğinin yarattığı afetlere dikkat çektiğini vurgulayarak, “Afetler nedeniyle bir milyona yakın insan hayatını kaybetti. Olağanüstü hava olayları nedeniyle 25 milyon insan göç etmek zorunda kaldı. Olağanüstü hava olaylarının birincil etkileri var; can ve mal kayıpları gibi. İkinci etkileri ise özellikle gıda ve su güvenliğinde” şeklinde konuştu.
Yılmaz Yıldız, geçen yıllar raporlarında enflasyonun risk olarak ön plana çıktığını ancak bu yılın risklerinde aşağı sıralara düştüğünü belirterek, “Enflasyon bu yıl yine ilk beşte ama bir parça aşağı inmiş vaziyette. O da tüm dünyada enflasyonla savaş için merkez bankalarının aldığı tedbirler, etkilerini gösterdi gibi gözüküyor. Ama enflasyondan hayat pahalılığına kayış var. İlk beş risk içinde özellikle orta ve düşük gelirli ülkeler için hayat pahalılığı ilk sıralarda geliyor” dedi.
DEZENFORMASYON ENDİŞESİ
Yıldız, riskler arasında ilk sıralarda yer alan yapay zeka kaynaklı dezenformasyonun yer aldığına da değinerek, şunları söyledi:
“Geçmiş yıllarda özellikle sosyal medya üzerinden bir sürü manipülatif çalışmalar yapılmıştı. Bunların şimdi daha yüksek bir teknoloji olan yapay zeka ile beraber hem seçmen iradesi ve davranışını, kararını etkilemek hem de genel olarak seçim ortamını ve toplumları kutuplaştırmak için kolaylıkla kullanılabileceğini düşünüyor; globalde bütün üst yöneticiler. 2024 dünyada seçim yılı. Tüm kesimler ABD’deki seçimleri yakından takip ediyor; Trump gelirse ne olur diye. Aynı şekilde ABD’nin faiz kararları da merak ediliyor. Dolayısıyla belirsizlik var. Onun için Amerikan para politikasının, faizlerinin ne olacağı önemli. Amerikan seçimlerinin ne olacağı önemli.”