spot_img
Perşembe, Kasım 27, 2025

GÜNCEL HABERLER

Şentürk: Sektör uzun süreli bakım modelini güçlendirmeye hazır

0
TSB Genel Sekreter Yardımcımız Şenol S. Şentürk, “Uzun Süreli Bakım ve Sigorta Sistemi: Dünya Modelleri ve Türkiye Perspektifi” başlıklı oturumda konuşmacı olarak yer aldı. Türkiye...

AXA Türkiye’den Tamamlayan Özel Sağlık Sigortası

0
AXA Türkiye, sağlık sigortacılığı alanındaki tecrübesiyle müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap veren bir model ortaya koyuyor. Şirket, sektörde bir ilk olarak, kapsamıyla dikkat çeken ürünü Tamamlayan...

Quick, Tamamlayıcı Deprem ile DASK’ı tamamlıyor

0
Quick Sigorta, konut sigortasına erişimi kolaylaştıran yeni ürünü Tamamlayıcı Deprem Sigortası ile DASK’ın sağladığı teminatın üzerinde kalan konut bedellerini güvence altına alıyor. Böylece vatandaşlar,...

HDI Sigorta, Talanx’ın küresel etkinliğinin ev sahibi

0
HDI Sigorta, Talanx Grubu’nun veri analitiği, yapay zekâ ve ürün yönetimi gibi alanlarda bilgi paylaşımında bulunmak üzere her yıl farklı bir ülkede düzenlediği Power...

HDI Fibaemeklilik’ten BES’e katılanlara hediye çeki

0
HDI Fibaemeklilik, Gelecek Net BES planı ile uzun vadeli finansal güvenceye erişimi kolaylaştırıyor. Çocukların geleceğine bugünden yatırım yapmayı teşvik eden ve ailelerin küçük adımlarla...

Çocuğuna BES yaptıranların tatili Anadolu Hayat Emeklilik’ten

0
Anadolu Hayat Emeklilik, çocuklarının geleceği için bugünden birikim yapan ailelere yönelik bir kampanya başlattı. Kampanya kapsamında 5 Aralık’a kadar “Çocuğum için BES” ürünü alanlar...

MetLife Türkiye fidanları ile geleceğe nefes oluyor

0
MetLife Türkiye, MetLife Vakfı’nın desteğiyle, yeşil bir gelecek için Arbor Day Vakfı ve Ege Orman Vakfı ile iş birliği yaparak, Şile’de çalışanları adına 5 bin...

Hepiyi Sigorta’dan TSRS Uyumlu ilk Sürdürülebilirlik Raporu

0
Doğan Holding güvencesiyle 2022 yılında faaliyete geçen ve Türkiye’nin uçtan uca dijital sigortacılık deneyimini sunan Hepiyi Sigorta, Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları’na (TSRS 2) ve...

AXA ve Ashoka’dan Global işbirliği. Proje Türkiye’de de uygulanacak

0
AXA Foundation for Human Progress ve dünyanın en etkili sosyal girişimcilik ağlarından biri olan Ashoka, eğitim yoluyla toplumsal dayanışmayı güçlendirmeyi hedefleyen global bir iş...

Katılım Sağlık’tan Ahenk Bireysel Özel Sağlık Sigortası

0
Katılım Sağlık’ın yeni bireysel özel sağlık sigortası ürünü Ahenk, tüm sağlık kurumlarında geçerli teminatıyla beklenmedik kaza ve hastalıklara karşı geniş kapsamlı güvence sunuyor. (BASIN BÜLTENİ)...
ManşetKara gün dostunu seviyoruz ama bize çözüm ortağı lazım

Kara gün dostunu seviyoruz ama bize çözüm ortağı lazım

Türkiye Sigorta Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, sigortacının rolünün yeniden tanımlanması gerektiğini ifade ederek, “Hepimiz oyunu değiştirmeye kararlıysak bunu yapabiliriz. Birimizden biri bir tarafa çektiğinde olmaz. Reasürör de Türkiye’deki penetrasyonun artmasını konuşmak zorunda. Biz kara gün dostlarını çok seviyoruz ama geleceğin çözüm ortaklarını da arıyoruz. Geleceğin çözüm ortakları da reasürans işini yapan tüm reasürörler” dedi.

Türkiye Sigorta Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, sigorta penetrasyonunu artırmak için sigortacılığın yeniden tanımlanması gerektiğini belirterek, “Burada da kara gün dostlarımıza çok ihtiyaç var. Reasürörlere ihtiyacımız var. Sigortacılığı yeniden tanımlarken risk iştahından uzaklaşmamak lazım” dedi.

Yavuz Ölken, 3. Uluslararası Sigorta Zirvesi’nde yaptığı konuşmada koruma boşluğunun sigortacılığın tabana yayılması ile ilişkisi olduğunu, fiyatlamadaki en büyük maliyetin reasürans olduğu görüşüne katılmadığını, reasürans maliyetinin reasürörlerin elinde olduğunu kaydetti.

ÇÖZÜM ORTAĞI REASÜRÖRLER

Penetrasyon arttığı müddetçe reasürans maliyetinin düşeceğini ifade eden Ölken, “İki sorunun cevabını buradan alarak çıkmak istiyorum. Bir, gelecek neden bir risk olsun bu ülkede? İki, bizler oyun değiştirici olmaya hazır mıyız? Sektörün tek konuştuğu şey reasürans koruma açığı. Sektör bunun farkında ama globalden daha detaylı bakılması lazım Türkiye’ye. Bu ülke topraklarındaki sigortacılar yerlisi yabancısı her üç ayda bir sermaye artışı yapıyor. Finansal çeviklik kazanmaya çalışıyor. Ama bir günde olmuyor. Dolayısıyla biz kara gün dostlarını çok seviyoruz ama geleceğin çözüm ortaklarını da arıyoruz. Geleceğin çözüm ortakları da reasürans işini yapan tüm reasürörler, reasürans brokerleri, Türkiye’de faaliyet gösteren şirketler, yatırımcılar, acenteler. Hepimiz bu işi ileri götürmek zorundayız” dedi.

SİGORTACILIĞI YENİDEN TANIMLAMALIYIZ

Sigorta penetrasyonunu artırmak için sigortacılığı yeniden yazmak gerektiğini vurgulayan Ölken, “TSB Yönetim Kurulu olarak biz çok kararlıyız. SEDDK kararlı. Sancılı olacak, kanunsa kanun değişecek. Sigortacılığı yeniden tanımlamadan bu farkları kapatma olasılığımızın olmadığını düşünüyorum ve mutlaka sigortacının rolü yeniden tanımlanacak. Burada da kara gün dostlarımıza çok ihtiyaç var. Reasürörlere ihtiyacımız var. Sigortacılığı yeniden tanımlarken risk iştahından uzaklaşmamak lazım. Riskleri doğru kategorize edip o risklere uyumlu olarak ürünleri ve hizmetleri geliştirmek zorundayız. Eğitimleri bu seviyeye getirmemiz lazım. Sigortacılığı eğitimin içine sokmamız lazım. Gelecek risklerini dikkate almadan sigortacılık yapamayacağımızı biliyoruz” şeklinde konuştu.

DÜNÜ KONUŞARAK BİR YERE VARAMAYIZ

Yavuz Ölken, Marmara depremine karşı koruma açığını tartışırken geleceği kaçırma endişesi duyduğunu da belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Benim açımdan gelecek riskleri var mı; var. Bugünden daha belirsiz, daha fazla ama bunlar fırsat mı? Bence mutlak fırsat. Hepimiz oyunu değiştirmeye kararlıysak bunu yapabiliriz. Birimizden biri bir tarafa çektiğinde olmaz. Reasürör de Türkiye’deki penetrasyonun artmasını konuşmak zorunda. Türk sigortacısı da sermayesini güçlendirip, konservasyonunu arttırıp daha yüksek konservasyonla riski üstünde tutmayı konuşmak zorunda. Acente iyi ile kötü riski ayrıştırmak zorunda. Kamu kurum ve kuruluşları da sigortacılığın tabana yayılması için eğitimin içine girmeyi kabullenmek ve Türkiye’deki toplam sigorta ekosisteminde serbest tarifelerin ve yeni kanunların hazırlığını yapmak zorunda. Bunları yapabilirsek oyunu değiştirenler olacağız. Sadece dünü konuşarak, zorları konuşarak, yaşadığımız kötü senaryoların gelecekte hep tekerrür edeceğini konuşarak bir yere varamayız. 1999 depremi ile 2023 depremini mukayese edelim. Oran aynı. Sigorta sisteminden gelen ekonomiye destek, o gün de yüzde 7, Maraş depreminde de yüzde 7. O zaman 10 milyarın 750 milyonu sigorta sisteminden gelmişti, şimdi 100 milyarın 7 milyarı sigorta sisteminden geldi. Marmara depreminde yüzde 30’lardan bahsediyoruz ama bütün bunlar sadece reasürör ve sigorta şirketi arasındaki fiyat pazarlığı ile değil, korumaları yukarı çıkartarak, penetrasyonu büyüterek, havuzun daha adil paylaşılması ile olur.”

İLGİLİ HABERLER