AXA Türkiye’nin, Youtube kanalında başlattığı ‘AXA Türkiye İle Farklı Bakış’ programının ikinci yayınında sağlık sigortaları konuşuldu. Programa AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken ile Satış, Pazarlama ve Sağlık Başkanı Sanem Çıngay Buçukoğlu katıldı.
AXA Türkiye’nin, Youtube kanalında başlattığı ‘AXA Türkiye İle Farklı Bakış’ programının ikinci bölümü yayınlandı. Yeni bölümde sağlık sigortaları konuşuldu. Programa AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken ile Satış, Pazarlama ve Sağlık Başkanı Sanem Çıngay Buçukoğlu katıldı. Özel ve tamamlayıcı sağlık sigortasında mevcut durum, sağlık sigortalarının tabana yayılması için yapılması gerekenler ve AXA Türkiye’nin sağlık sigortasındaki konumu, hedefleri konuşuldu.
Yavuz Ölken, AXA olarak 2015’te yaptıkları stratejik planlamada, orta ve uzun vadede sağlık sigortasına yatırım yapmayı hedeflediklerini, bugün gelinen noktada 2024 yılında bir milyon sigortalıya ulaşmayı hedef olarak koyduklarını belirterek, Groupama’nın satın alınmasının bu hedefe ciddi katkı yaptığını söyledi. Groupama’nın portföy, deneyim, altyapı olarak çok şey öğrendikleri bir satın alma olduğunu ifade eden Ölken, “Sağlık sigortacılığı bir günde karar verip, bir yılda inşa edilecek bir ürün değil. Hasar provizyon sistemini kurmanız, teknik altyapıyı geliştirmeniz, deneyimli kadroları yetiştirmeniz lazım. Bir taraftan müşteri empatisini yapmayı öğrenmemiz lazım. Risk analizini yaparken insan vücuduyla barışık olmamız lazım. Bunlar gerçekten çok üzerinde çalışılması gereken hususlar. Bugünü değil, gelecek dört, beş yıl sonraki sağlık sorunlarını, ihtiyaçlarını ya da bireylerin ihtiyaçlarını anlayarak hareket etmeye çalışıyoruz. Bütün bunları üst üste koyduğumuzda bugün sektörün üçüncü büyük oyuncusu haline geldik. Hatta tamamlayıcı sağlıkta ilk ikideyiz” dedi.
ÖLKEN: HEDEF 20 SANİYENİN ALTI
Yavuz Ölken, sağlık sigortacılığında bugünü yaşarken, 3-5 hatta 7 yıl sonrasının tasarlanması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Yani hastalık cinslerinin analizlerinden tutun da insan vücudunda yarattığı etkilerden, hizmet ve provizyon sistemlerinde dijital çözümlere kadar inovatif ürünler ve hizmet anlayışını ortaya koymanız lazım. AXA Türkiye olarak geçen sene 2 milyon provizyon vermişiz, bunu yüzde 77’si otomasyonla, anlık… Ortalama ayakta tedavinin geri dönüşü 45 saniye. Şimdi bizim hedefimiz provizyondaki otomasyonu, bu yeni becerilerimizle, yeni provizyon sistemi kurgularımızla yılın sonunda yüzde 85-90’lara kadar otomasyona koyup, 20 saniyenin altında provizyonla bu işi yönetme kararlılığındayız. Diğer taraftan yatarak tedavilerdeki provizyon sistemimiz iyi yürümekle beraber bir saat ortalamalarda. Bunları da aşağı çekebilecek becerileri kazanmamız lazım ki hem hastanedeki hasta konforunu sağlayalım hem hastanelerin de yönettiği akış hızlanabilsin. Bütün bunlara uçtan uca bakabilirseniz sağlık sigortacılığı gelişir.”
BUÇUKOĞLU: DEVLET DESTEĞİ GEREKİYOR
AXA Türkiye’den Satış, Pazarlama ve Sağlık Başkanı Sanem Çıngay Buçukoğlu, konuşmasında devletin sunduğu sağlık hizmetlerine değindi. SGK’nın 2023 yılı sonu sağlık harcamalarında yüzde 95 oranında artış olduğunu, sağlık harcamalarının toplamına bakıldığında yüzde 66’sının devletin üzerinde olduğunu belirten Buçukoğlu, toplam harcamaların yüzde 18’nini cepten yapıldığını, yüzde 5’ini de sigorta sektörünün karşıladığını kaydetti. Bu oranın yıllar içinde değişmediğine de değinen Buçukoğlu, şunları söyledi:
“Maalesef burada sektör adet bazında büyüyor ama harcamalar da büyüyor. Diğer yandan nüfus büyüyor ve yaşlanıyor, ihtiyaçlar fazlalaşıyor. Kişilerin sağlığa olan farkındalığı eskiye göre daha fazla. Sağlıklı olma kavramları çok yerleşti ve hastaneye gidiş daha fazlalaştı. Sigorta sektörü olarak bize düşen birkaç görev var. Bir tanesi, iyi bir hizmet vermemiz. Tamamlayıcı sağlık sigortasında özellikle bunu adet artışlarında görüyoruz. 2023 sonunda 4.1 milyon sigortalıya ulaştı sektör tamamlayıcı sağlıkta. Özel sağlığı da eklediğimizde 6,5 milyon sigortalı ediyor. Yani biz aslında 85 milyonda 6,5 milyon sigortalıya ulaştık. Tamamlayıcı sağlık sigortasında yıllar içinde bir artış var, özel sağlık stabil. Hala bireysel olarak satın alan sağlık sigortalılarımız var. Çünkü bizim A tipi dediğimiz, SGK ile anlaşmalı olmayan hastanelerden hizmet almak isteyen müşteriler var. A Plus hastanelerde çok fazla yatırım da yok. Şu anda aslında SGK anlaşmalı hastaneler artışta. Yani yatırım oralarda yapılıyor. Onlar ciddi anlamda illerde dağılmaya başladılar ama bu da yetmeyecek bir süre sonra. Bence burada devletin şehir hastaneleri konusuna da bakması gerekecek. Burada şehir hastanelerini nasıl tamamlayıcı sağlık sigortasıyla bağdaştırabiliriz konusuna bakmaları lazım.”
Sanem Çıngay Buçukoğlu, devletin, özellikle KOBİ’lerde çalışanlara yönelik, BES’teki gibi destek sistemi yaratması veya vergi muafiyeti tanıması halinde farkındalığın artacağını vurgulayarak, “Sağlık ürünleri şöyle farklı, alıştıktan sonra bırakması çok zor ürünler. Çünkü 3 seneden sonra ömür boyu yenileme garantisi veriyoruz. Hem tamamlayıcı sağlıkta, hem özel sağlıkta. Ondan sonra sürdürülebilir ürünler oluyorlar. Aslında kişiler alışıyor, sağlık sigortasının faydasına. Onun için acenteler çok sahiplendi, sektörde sahiplendi, büyümemesi imkansız” dedi.