Quick Sigorta Genel Müdürü Eyüp Özsoy, trafik sigortasında, Tahkim Komisyonu’na giden tüm dosyalarda maliyetlerin ciddi arttığını belirterek, “Bilirkişi ücreti var, sigorta tahkim dosya masrafı var, karşı tarafın hazırladığı bir avukatlık parası var, eksper ücreti var; böyle kalem kalem maliyet artıyor. Sigorta Tahkim Komisyonu’nun ivedilikle ihtiyari, yani isteğe bağlı hale dönüştürülmesi gerekiyor” dedi.
Editör: AYTAÇ NALLAR
Quick Sigorta Genel Müdürü Eyüp Özsoy, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun, ilk kurulduğu dönemdeki ihtiyari kimliğine bürünmesi, isteğe bağlı hale dönüştürülmesi ve zorunlu sigortalarda Tahkim Komisyonu’na üyelikten vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.
Eyüp Özsoy, trafik sigortasında yaşanan sorunlar, sigorta şirketlerinin zarar etmesine neden olan hususlar hakkında açıklamalar yaptı. Trafik sigortasında alınan her 100 liralık prime karşılık 150 lira hasar ödendiğini, 2023 yılında sigorta şirketlerinin cebinden 25 milyar lira çıktığını belirten Özsoy, “En büyük derdimiz ya da sektörde zarar yaratan unsurların başında özellikle maddi dosyalarla ilgili değer kaybı dosyalarında standart bir hesaplamanın olmaması” dedi.
KOMİSYONA GİDEN DOSYADA MASRAF ARTIYOR
Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılan başvuruların yüzde 90’ının trafik sigortalarından kaynaklandığını, bunun da yüzde 70’inin değer kaybı tazminatı taleplerinden oluştuğunu ifade eden Özsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizler ödemeyi eksper raporu ile yapıyoruz. Önceden herkes kendi eksperini atardı son dönemde artık Sigorta Bilgi Merkezi otomatik olarak atıyor. Atanan eksper bir rapor yazıyor, sigorta şirketi de o rapora göre ödemesini yapıyor. Yeterli görülmediğinden konu Sigorta Tahkim Komisyonu’na gidiyor. Bilirkişi ataması yapılıyor ve sonucunda yüzde 20 sigorta şirketi haklı bulunurken, yüzde 80’ininde sigorta şirketi aleyhine ek maliyet çıkıyor. Biz hasar dosyası için ödediğimiz 10 liranın karşılığında bir bakıyorsunuz, yüzde 25 maliyet artışı oluşuyor. Neden? Bilirkişi ücreti var, sigorta tahkim dosya masrafı var, karşı tarafın hazırladığı bir avukatlık parası var, bunun yanında eksper ücreti var, dosya masrafı var; böyle kalem kalem maliyet artıyor.”
Artan maliyetin vatandaşın cebine girmediğine dikkat çeken Özsoy, sigortalının, yani mağdurun aldığı paranın haricindeki ödenen paraların sigorta sektörü üzerinde ciddi bir yük teşkil ettiğini vurguladı. Özsoy, “Burada asıl sorun, mağdurların dışında dosya takibini yapan veya avukatlık büroları dediğimiz, dosya hasar takip bürolarının yaptıkları masraflar ya da oluşturdukları kalemlerden oluşuyor bu masraflar” dedi.
FARKLI FARKLI BEDELLER ORTAYA ÇIKIYOR
Eyüp Özsoy, standart olmadığı için herkesin kendine göre tazminat belirlediğinden de yakınarak, şunları söyledi:
“Boşluktan dolayı size göre, bana göre, vatandaşa göre çok farklı rayiç bedeller çıkıyor. Bundan dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu’na giden her dosyada farklı bir rakam çıkabiliyor. 8 bin lira değer kaybı ödediğimiz bir dosyada, 8 bin 200 lira bilirkişi raporu geldiğinde; o, 200 liraya karşılık biz gene dosya ile ilgili tüm masrafları ödemekle yükümlü kalıyoruz. Standart bir hesaplama olsa sigorta şirketi 8 bin 200 lirayı ödeyecek.”
KOMİSYON İHTİYARİ KİMLİĞİNE BÜRÜNMELİ
Eyüp Özsoy, sigorta sektöründe ciddi maliyet artışlarına ve bu nedenden dolayı da şirketlerin ciddi zarar etmesine neden olan sorun konusunda önerilerini de sıraladı. Özsoy, “Trafik sigortası olan tüm şirketler zorunlu olarak Komisyona üye. Bizim önerimiz Sigorta Tahkim Komisyonu’nu ilk kurulduğu andaki ihtiyari kimliğine bürünmesi. İsteğe bağlı hale dönüştürülmeli ki, kalitesi iyi olan burada kendini göstermeye çalışmalı. Eğer bu dönüşürse sigorta şirketi kendi isteği bile buraya üye olur zaten. Bu nedenden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu ivedilikle ihtiyari, yani isteğe bağlı hale dönüştürülmesi gerekiyor” dedi.