DASK Koordinatörü Erdal Turgut, zorunlu afet sigortasının detaylarını anlattı. Altyapı çalışmalarının tamamlandığını, tarife çalışmasının da bittiğini belirten Turgut, yasal düzenleme sonrası 1 Ocak’tan itibaren zorunlu afet sigortasının sunulacağını açıkladı
DASK Koordinatörü Erdal Turgut, zorunlu deprem sigortasının tüm afetleri karşılayan Zorunlu Afet Sigortasına (ZAS) dönüşeceğini belirterek, zorunlu afet sigortasının altyapı çalışmalarının tamamlandığını, tarife çalışmasının da bittiğini söyledi. Turgut, yasal düzenleme sonrası 1 Ocak’tan itibaren zorunlu afet sigortasının sunulacağını açıkladı.
Turgut, her türlü afeti karşılayan bir sigorta olacağını ifade ederek, “Şu anda sadece göktaşı düşmesi ve obruk teminatı yok içinde. Onlar üzerinde de çalışma yapıyoruz. Artık onları da dahil edeceğiz. Göktaşı düşmesinin dünyada örnekleri var. Ülkemizde de zaman zaman yaşanıyor. Bunun verdiği zararı dahi kapsayacağız. Aslında bunun sembolik bir durumu var. Doğadan kaynaklı herhangi kapsamadığımız bir afet kalmamış olacak” dedi.
KÖY YERLERİ DE KAPSAM İÇİNDE OLACAK
Zorunlu afet sigortası uygulamaya girdiğinde zorunlu deprem sigortası poliçesinin mevcut poliçesi olanlar için devam edeceğini ifade eden Turgut, “Ama 1 Ocak’tan itibaren kesilecek bütün poliçeler artık yeni poliçe, yani tüm afetleri kapsar halde kesilecek sıfır poliçeler olacak” dedi.
Kanunda köy alanlarının deprem sigortasından muaf tutulduğuna, kanun değişikliğiyle köy alanlarının da dahil edileceğine değinen Turgut, “Depremin dışındaki birçok doğal afet maalesef köylerimizde etkili oluyor. Özellikle Karadeniz köylerinde sel, yer kayması gibi sorunlar var. Ege köylerimizde ve Akdeniz köylerimizde de orman yangını gibi sorunlar var. Dolayısıyla bu yasa değişikliğiyle artık bu tür teminatlarda köy yerlerine verilebilir olacak” şeklinde konuştu.
ACİL İHTİYAÇ TEMİNATI OTURANA ÖDENECEK
Erdal Turgut, zorunlu afet sigortası içinde acil ihtiyaç teminatı da verileceğini vurgulayarak, bu konuda şu açıklamaları yaptı:
“Acil ihtiyaç teminatı bizim sigorta sektörüne kattığımız yeni bir oluşum. Kahramanmaraş depreminden sonra özellikle bölgede olmanın sonucu çok şeyi gördük. Vatandaşlarımızın ihtiyaçları depremin ilk saniyesinden sonra devam ediyor. Depremin dışında olan doğal afetlerde, sel de özellikle kir, müsilaj, çamur gibi biliyorsunuz evi yıkmıyor ama içini mahveden unsurlar var. Eşya sigortasını özellikle ihtiyari sigorta şirketleri verdiği için biz bunun dışında bir teminat olsun ve bundan da sadece sigortalı konutun içinde o anda yaşayan insanlar faydalansın istiyoruz. Evinizi ZAS yaptırdınız ama kiraya verdiniz. O anda evinizi su bastı ve içerisi çamur oldu. Kiracınız alacak bu teminatı. Evin içinde kim yaşıyorsa acil ihtiyaç teminatını o alacak. Kafa karışıklığı olmasın diye söylüyorum; ZAS’ın olmasını şart olarak arıyoruz. Herhangi bir prim de oradan almıyoruz. Primlendirme yok. ZAS olan herkese veriyoruz. Bizim ek teminatımız diyelim. Ama bir limiti var. Poliçe limitinin yüzde 10’u veya 150 bin lira ile sınırlı. Mesela su basmasında evinizin bir hasarlanma oranı var. Biz o hasarlanma oranı nispetinde ödüyoruz. Hakikaten evi çok kötü su bastı orada bazı baremler var, 150 binin hepsini ödüyoruz. Ya da iki tane halı kirlendi, çamurlandı hafif bir hasar var. O zaman yüzde 15’ini ödüyoruz gibi baremler var. Ama normal şartlarda bu tamamen evin içinde oturana ve evin içinde oturmaktan kaynaklı eşyası, duvarı, boyası zarar gördüğü durumda ödenecek. Ve bunun en önemli özelliğinden bir tanesi de çok hızlı ödenmesi. Asıl ödemeyi de belki de beklemeden, çok hızlıca yapılacak ki adı üstte zaten acil ihtiyaç teminatı olacak. Bunun benzerini biz ilk defa Kahramanmaraş depreminde avans ödemesiyle başlatmıştık. Bu da zaten onun devamında çıkan bir teminat diyebiliriz.”