Türkiye’nin ‘Enerji Dönüşümü Tüketici İçgörüleri Raporu’ yayınlandı. Enerji tüketicilerinin yüzde 65’i sürdürülebilir enerji yöntemlerini biliyor ancak yüzde 70’i bu konuda daha fazla zaman veya para harcamak istemediğini belirtiyor. Tüketicinin yetersiz ilgisi ve enerji dönüşümüne yönelik kararsızlığı devam ederse sürdürülebilir enerjiye geçiş çok yavaş ilerleyecek.
EY (Ernst&Young) Türkiye’nin ‘Enerji Dönüşümü Tüketici İçgörüleri Raporu’na göre, dünya çapında karbon emisyonunun azaltılması veya karbondan arınma hedeflerine ulaşabilmesi için 10 yıl içinde değişimin gerçekleşmesi ve bir an önce harekete geçilmesi gerekiyor. Dünyanın temiz enerjiye ulaşabilmesi için tüketicilerin bu konuda adım atması gelecek için belirleyici bir faktör, ancak tüketici bu konuda isteksiz.
EY raporu; tüketicilerin sürdürülebilir enerjiye olan ilgileriyle bu ilgiyi harekete geçirme konusundaki isteksizliklerine neden olan başlıkları ortaya koyuyor. Buna göre, tüketicinin enerji deneyiminde beklediği uygun fiyat, erişilebilirlik ve caziplik gibi üç temel başlığı enerji şirketlerinin ele alması gerekiyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİNİN FARKINDALAR AMA
Araştırma sonuçları, enerji dönüşümünün tüketicilerin yüzde 70’inin davranışlarını değiştirmesiyle mümkün olacağını gösteriyor. Tüketicilerin doğrudan evde enerji dönüşümünü sağlayıp, bunu çevresinde de değiştirmesi önemli. Çoğu tüketici bu konuda ellerinden geleni yaptığını düşünüyor, ancak eylemler sürdürülebilir enerji için henüz yeterli değil.
Ankete katılanların yüzde 65’i sürdürülebilir enerji yöntemlerinin farkında, ancak yüzde 70’i bunun için daha fazla zaman veya para harcamak istemediğini söylüyor. Bu da tüketicilerin şu ana kadar gösterdiği çabanın karşılığını almakta zorlandığını gösteriyor. Tüketiciler mevcut enerji tüketimi ve deneyiminin; uygun fiyat, erişilebilirlik ve caziplik olmak üzere üç temel başlığı karşılamadığını belirtiyor.
TÜKETİCİNİN FİNANSAL REFAHINI ETKİLİYOR
Araştırma; ekonomik enerji fiyatlarının tüketicinin finansal refahını ve yaşam tarzını nasıl etkilediğini ortaya koyuyor. Buna göre; tüketicilerin yüzde 67’si faturalarda yüzde 10’luk artışı kaldıramayacağını, yüzde 30’u enerji kaynaklarının uygun fiyatlı kalacağından emin olmak istediğini belirtiyor. Tüketicilerin üçte ikisi ise önümüzdeki üç yıl içinde çatı üstü güneş enerjisi veya elektrikli araçlar gibi yeni nesil enerji ürünlerine yatırım yapmayı henüz planlamadığını söylüyor.
Enerjiye erişilebilirliğin ötesinde sürdürülebilir enerji konusundaki eğitimi, farkındalığı, tercihleri, verileri ve içgörüleri kapsadığını gösteren araştırmada; tüketicilerin yüzde 26’sı yenilenebilir enerji ve sürdürülebilirlik gibi konularda iyimserken, yüzde 33’ü yeni enerji çözümlerine 2-3 kat daha az yatırım yapabileceklerini, yüzde 18’i ise satın alım ve kurulumun kolaylığına bağlı olarak enerji ürünlerini değiştirebileceğini söylüyor.
Rapora göre; tüketicilerin yüzde 77’si enerji şirketlerinin üst düzey ürün ve hizmetlerin yanı sıra düşük maliyetli enerji seçenekleri sunmasını beklerken, yüzde 67’si kişiselleştirilmiş enerji çözümleri talep ediyor. Yüzde 70’i ise aboneliğe dayalı enerji faturası seçeneklerini tercih ettiğini söylüyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİYE GEÇİŞ ZAMAN ALACAK
Sonuç olarak; enerji şirketleri bu konuda daha çok dikkat çeken ve teşvik edici yeni çözümler geliştirmesiyle sürdürülebilir, daha verimli ve daha uygun maliyetli bir enerji sistemini daha hızlı oluşturma şansı doğacak. Bu konuda önemli adımlar atarak pazarda güvenilir bir yer edinecek olan enerji şirketleri, yeni enerji çözümlerinin potansiyeli konusunda oldukça heyecanlı olan ve çözüm bekleyen tüketicilerin değişimini hızlandırabilir ve ekonomik refah için yeni fırsatlar sunabilir.
Öte yandan tüketiciler; kâr amacı gütmeyen kuruluşların ve toplulukların, güneş enerjisi şirketlerinin, perakende sektörünün ve online alışveriş sitelerinin enerji dönüşümü yönündeki çözümlerini dikkate alıyor ve bunların aksiyonlarından etkileniyor. EY Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı ve Sektörler Lideri Ateş Konca, “Tüketicilerin sadece yüzde 30’unun sürdürülebilir değişiklikler için aksiyon almaya istekli olduğu görülüyor. Tüketicinin bu yetersiz ilgisi ve enerji dönüşümüne yönelik kararsızlığı devam ederse, sürdürülebilir enerjiye geçiş çok yavaş ilerleyecek” dedi.