Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Davut Menteş, SEDDK olarak gündemlerinde zorunlu afet sigortası, tamamlayıcı emeklilik sistemi ve trafik sigortası olduğunu belirterek, çarpıcı açıklamalar yaptı.
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkanı Davut Menteş, zorunlu afet sigortasının çalışmasının bittiğini, taslağa son halinin verildiğini ve yasa dönemine hazır hale geldiğini söyledi. Davut Menteş, 13. Sigorta Haftası kapsamında Türkiye Sigorta Birliği’nin düzenlediği 3. Sigorta Zirvesi’nde konuştu.
Menteş, SEDDK olarak gündemlerinde zorunlu afet sigortası, tamamlayıcı emeklilik sistemi ve trafik sigortası olduğunu söyledi. Zorunlu afet sigortası taslağının hazırlandığını ve yasa sürecine hazır hale geldiğini ifade eden Menteş, “Yapılan, zorunlu deprem sigortasının aslında hem teminat hem de coğrafi genişlemesi. Alt teminat veya alternatif teminat diye de tabir edebileceğimiz eşya koruması veya acil ihtiyaç teminatı var. Bu şekilde bir genişleme var. Daha evvel sadece deprem afetine teminat verilirken, artık sel başta olmak üzere heyelan, fırtına gibi hava olayları kaynaklı teminatların yanı sıra yanardağ, orman yangınları gibi akla gelebilecek tüm afetleri kapsayacak ve acil ihtiyaç teminatı ile birlikte sunulacak, bu ürün. Kapsam olarak da artık köyleri de dahil etmiş olacağız. Böylelikle her yönüyle zenginleştirilmiş ve bugün 11 milyon seviyelerinde olan sigortalı sayısını 16 milyonun üzerine taşıyacak bir üründen söz ediyoruz” dedi.
TAMAMLAYICI EMEKLİLİK TASLAĞI HAZIR
Davut Menteş, konuşmasında tamamlayıcı emeklilik sistemine de değindi. Menteş, tamamlayıcı emeklilik ile, 2017 yılından bu yana uygulanmakta olan otomatik katılım sisteminin zenginleştirileceğini vurgulayarak, bu konuda yaptıkları çalışmaları anlattı. Türkiye için en uygun modelin hangisi olduğuna dair dünya uygulamalarını incelediklerini ifade eden Menteş, “20’den fazla ülkenin modellerini inceledik. Tabii ki karma modele gittik. Bahsettiklerim bu arada taslak. Bu iş nihayetinde yasa ile olacak. Şu an elimizde bir taslak var” dedi.
Tamamlayıcı emeklilikte işveren katkısı olacağının altını çizen Menteş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hali hazırda iki katkı kaleminden oluşuyordu otomatik katılım sistemi. Çalışan ve devlet katkısı olmak üzere. Şimdi üçüncü katkı devreye giriyor; işverenlerimizden çalışanları lehine. Şu anki mevcut uygulamada sistemden herhangi bir gerekçe sunmadan çıkış mümkündü. Yeni uygulamada çıkış istisnai haller haricinde sınırlandırmış durumda olacak ki, çalışanlarımız çalışma hayatları boyunca anlamlı tasarruflar, anlamlı birikimleri bu fonlara yönlendirebilirsin ve emeklilik sonrasında da yine anlamlı bir gelire ulaşabilirsin.”
KATILIMCI SAYISI 20 MİLYONA ÇIKACAK
Davut Menteş, tamamlayıcı emeklilik sisteminin 2025’te yasalaşma sürecinin başlayacağına da dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İki iddialı hedefimiz var tamamlayıcı emeklilik sisteminde. Birincisi, 10 yıl zarfında birikimleri gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 10’u mertebesine ulaştırmak ki, şu anda binde iki seviyelerinde otomatik katılım. Bu yaklaşık 50 kat büyüme demektir. Bir diğer hedefimiz 7,5 milyon kişi seviyelerindeki katılımcı sayısını 20 milyonun üzerine taşımak. Bunlar öncelikli hedeflerimiz. Bir diğer hedefimiz de, ortalama bir katılımcıya emeklilik hayatında, 20-25 yıl katkı payı ödemiş bir katılımcıya, emeklilikte anlamlı bir gelire ulaştırmak.”
İYİ SÜRÜCÜYÜ ÖDÜLLENDİRECEĞİZ
Davut Menteş, konuşmasında trafik sigortasına de değinerek, bu konuda da şunları söyledi:
“Şirketlerimizin, trafik sigortasında mesafeli durmalarının ana sebebi öngörülebilirlik. Şu anki fiyatların makul fiyatlar olduğunu söyleyebiliriz. SEDDK olarak, tarife optimizasyonu üzerinde çalışıyoruz, şu anda. Trafik tarifesi135 hücreden oluşuyor. Yani 135 farklı fiyat grubu var. 9 risk basamağı olan, 15 araç grubundan oluşan, 135 hücreli bir tablo düşünün. Bu tablonun bazı kalemlerinde hasarla mütenasip olmayan gelişmeler var. Veya fiyatla mütenasip olmayan bir hasar var. Dolayısıyla yüksek hasarlı gruplarda bir optimizasyona gideceğimizi, yani iyi sürücüyü ödüllendirip, ısrarla hasar oluşturan, sistemi zora sokan sürücüleri de karşılıklandıracağımızı ifade etmek isterim. Bunu da tarife optimizasyonu olarak isimlendirdik. Öngörülebilirlik bu sigorta kolunun, branşının kalıcı çözümü için yegane önerimizdir.”