TÜSİAD, Allianz Teknik’in katkıları ile ‘Kahramanmaraş Depremlerinden Öğrendiklerimizle Endüstriyel Binaların Daha Dayanıklı Hale Getirilebilmesi için Alınabilecek 10 Aksiyon’ adı altında bir rapor yayımladı.
TÜSİAD, Allianz Teknik’in katkıları ile ‘Kahramanmaraş Depremlerinden Öğrendiklerimizle Endüstriyel Binaların Daha Dayanıklı Hale Getirilebilmesi için Alınabilecek 10 Aksiyon’ adı altında bir rapor yayımladı. Raporun hazırlanmasına Allianz Türkiye Risk Mühendisliği ve Allianz Teknik Direktörü Dr. Ceyhun Eren katkıda bulundu. Eren, özellikle endüstriyel binalarda yapısal olmayan elemanlardan kaynaklanan büyük maddi zararlar, deprem sonrası yangınlar, enerji ve iş kesintileri yaşandığını tespit ettiklerini söyledi.
Raporda, 3 – 4 Nisan 2023 tarihlerinde, TÜSİAD Deprem Görev Gücü kapsamında bir heyet olarak, Kahramanmaraş ve çevresinde faaliyet gösteren endüstriyel tesislere saha ziyaretleri düzenlendiği ve incelenen hasarlara ilişkin olarak önemli tespitler yapıldığı belirtilerek, “Büyük bir bölümü yüksek deprem riski altında olan ülkemizde, ileride yaşanması muhtemel depremlerde meydana gelecek hasarların azaltılması ve önlenmesi amacıyla tespit edilen bazı konular, risk azaltıcı öneriler şeklinde 10 madde ile özetlenmeye çalışıldı” denildi.
TARIM ARAZİLERİNE BİNA OLMAZ
Bu maddeler arasında öne çıkan en temel konuların; endüstriyel binaların verimli tarım arazileri yerine uygun zemin koşullarına sahip bölgelere inşa edilmesi gerektiği, yapı taşıyıcı sistemi tasarımında Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’nde belirtilen kurallara eksiksiz uyulmasının önemi, inşaat sırasında yapısal ve mimari kusurlar oluşması engellenerek gerek malzeme kalitesi gerekse işçilik detaylarına özen gösterilmesi gerektiğine raporda değinildi.
Raporda, yaşanan büyük hasarlardan çıkarılan en önemli derslerden bir diğerinin, endüstriyel binaların tasarımında dikkate alınmayan sonradan eklenen bölümler ve gerekli dinamik analizler yapılmadan bina çatılarına güneş enerji panelleri kurulması olduğu vurgulanarak, “Gerek maddi kayıpların eksiksiz tazmini gerekse iş kesintileri karşısında da güvenceye sahip olmak adına deprem sigortasının önemi bir kez daha anlaşılmıştır” denildi.
ALINMASI GEREKEN 10 ÖNLEM
Ceyhun Eren, deprem felaketinden alınması gereken dersleri 10 başlıkta sıraladı:
- Bina İnşa Edilmeden Önce Zemin Etüdünün Yapılıp Yapılmadığını Kontrol Edilmeli: Depremlerde yapıların maruz kalacağı deprem ivmesi belirlenirken depremin odağına olan uzaklığı kadar zemin yapısı ve konumu da önem taşır. Zemin sıvılaşmasının olduğu, yer altı su seviyesinin yüksek seyrettiği gevşek zeminler, sarsıntı sırasında binaların mukavemet gücünü azaltır ve çökmeye neden olur. Bunu engellemek için inşa öncesinde ayrıntılı zemin etüdünün uygun şekilde yapılıp yapılmadığını kontrol etmek gerekiyor.
- Deprem Performans Analizi Yaptırılmalı: Yapılan incelemeler ve detaylı analizlere göre aslında binaların yıkılmasının nedeni, kullanılan yapı elemanlarının yeterli derecede yer değiştirme ya da şekilde değiştirme yapamamasıdır. Kontrollü hasar ya da can güvenliği performans hedefi ile tasarlanan konut binalarında ve endüstriyel yapılarda Türkiye Deprem Yönetmeliği’ne göre deprem performans analizleri gerçekleştirilerek belirlenen risklere karşı gerekli aksiyonların alınması oldukça önemlidir.
- Deprem Performans Analizinde İşçilik ve Malzeme Kalitesi Konularına Dikkat edilmeli: Deprem performans analizi sırasında malzeme özellikleri ve yerleşim detaylarını dikkatli bir şekilde incelemek oldukça önemli. Buna göre analiz raporunda işçilik, malzeme kalitesi, karot değerlendirmesi ve önemli donatılara yönelik ölçümlerin yapılmış olmasına dikkat etmek gerekiyor.
- Yapısal Olmayan Tehlikeler için Risk Analizi Yaptırılmalı: Deprem sırasında binalarda proje, malzeme, işçilik, konum, zemin gibi nedenlere bağlı olarak gelişen yapısal risklerin yanı sıra yapısal olmayan riskler de de ortaya çıkar. Yapısal olmayan riskler arasında asansörlerin halatlarının koparak zarar görmesi, yağmurlama sisteminin veya doğalgaz borularının kırılması, rafların devrilmesi, camların kırılması, asma tavanların çökmesi, elektrik panosu ve bilgi sistemlerine ait kabinlerin devrilmesi yer alır. Bu noktada jeneratör, trafo, sanayi tipi panolar, bilgi işlem kabinleri ve tesisatlara yönelik malzemelerin satın alma aşamasında akredite deprem test raporunun bulunup bulunmadığına dikkat edilmesi önem taşıyor.
- Tasarım Kusurlarına Dikkat Edilmeli: Binalarda meydana gelen deprem hasarları, mimari kusurlar nedeniyle de yaşanabilir. Binaların oturma alanlarının dikdörtgen ya da kare yerine U, T, L biçiminde olması, binaların giriş kat üstünden itibaren daha geniş alana sahip olması (çıkma yapı tarzı), binaların giriş katında mağaza ya da dükkân bulunması, üst katların konut olarak kullanılması gibi tasarımlar mimari açıdan kusurlu görülen tasarımlar arasında yer alır.
- Bina Tasarımı Sırasında Risk Analizi Yaptırılmalı: Binalar henüz tasarım aşamasındayken risk analizi yaptırılması oldukça önemlidir. Deprem tehlikesi hesaba katılmadan yapılan tasarımlar, revizyonlar ve ek yapılar binalarda beklenmedik ve öngörülemeyen hasarların meydana gelmesine yol açabilir.
- Çatı Tipi Güneş Panelleri Kurulmadan Önce Hem Statik Hem Dinamik Analiz Yaptırılmalı: Binaların tasarımı esnasında hesaba katılmayan ilave yükler, deprem sırasında çatıların çökmesine ve kolonların ikincil ağırlıklara maruz kalmasına yol açabilir. Verimli ve tasarruflu enerji tüketimi için çatı tipi güneş panelinden yararlanmak isteyenlerin bu konuyu değerlendirmesi ve dinamik analiz yaptırması çok önemlidir.
- Deprem Sırasında Meydana Gelebilecek İkincil Riskler için Önlem Alınmalı: Deprem sırasında meydana gelen ikincil riskler de en az deprem kadar yıkıcı ve hasar verici olabilir. Isı ve gaz kaynaklarının standartlara uygun şekilde sabitlenmesi olası yangın riskini ortadan kaldırmaya yardımcı olur. Bunun yanı sıra binalarda yangın algılama ve otomatik söndürme sisteminin kurulması da oldukça önemlidir.
- Kapsamlı Bir Deprem Sigortası Yaptırılmalı: Depremlerin ardından meydana gelen maddi hasarların tazmin edilmesinin yanında olası iş durması/kâr kaybı gibi ek teminatların da kapsama dahil edilmesi normal yaşam düzenine dönebilmeye imkân tanır.
- Ayrıntılı İş Süreklilik Planı Hazırlanmalı: İş süreklilik planlarının kapsamları genişletilerek özellikle deprem gibi bölgesel tehlikelere karşı çok daha gerçekçi bir biçimde hazırlanmalıdır. İş süreklilik planlarının, kritik çalışanların evlerinin risk seviyesinin belirlenmesi, evi ağır hasar görebilecek çalışanların barınma ihtiyaçlarının karşılanması için çözüm önerileri, çalışanlara psikolojik destek verilmesi, tesis binalarına yapı sağlığı izleme sistemi kurulması gibi konuları da kapsaması gerekir.