GFIA Başkanı Susan Neely, sigorta sektörünün önündeki en önemli engellerden birinin uygunsuz regülasyonların yarattığı zorluklar olduğunu belirterek, düzenleyicilerin genellikle sigortacıları yanlışlıkla diğer finansal kurumlarla bir tuttuğuna dikkat çekiyor.
Türkiye Sigorta Birliği’nin de üye olduğu Global Federation of Insurance Associations (GFIA), 2023-2024 Yıllık Raporunu yayımladı ve TSB’de raporu, Türkçeye çevirerek, paylaştı. GFIA Başkanı Susan Neely, Raporda yazdığı önsözde, sigorta sektörünün bulunduğu konuma ve yaşadığı zorluklara dikkat çekti.
Susan Neely, doğal afetler, emeklilik, siber ve sağlık gibi temel alanlarda 2 trilyon doları aşan bir koruma açığı olduğunu belirtiyor. Neely, koruma açığının kapatılmasının ve risklerin yönetilmesinin sigortacılar ve politika yapıcılar arasında işbirliği ile olacağını ifade ederek, sigorta sektörünün önündeki en önemli engellerden birinin uygunsuz regülasyonların yarattığı zorluklar olduğunu vurguladı.
Düzenleyicilerin genellikle sigortacıları yanlışlıkla diğer finansal kurumlarla bir tutarak hem sektör hem de tüketiciler için olumsuz etkilere yol açtığına değinen Neely, şunları belirtti:
“Küresel mali düzenleyiciler arasında sigortacılığın düzenlenmesine ilişkin tartışmalar genellikle bankacılık modellerine dayanmakta, sigortacılara özgü benzersiz iş modelleri ve risk maruziyetleri göz ardı edilmektedir. Sigortacılar zaten yeterli sermaye rezervlerini korumalarını, riskleri verimli bir şekilde yönetmelerini, müşterilere adil davranmalarını ve güçlü iç yönetişim standartlarını sürdürmelerini sağlamak için tasarlanmış sıkı düzenlemelere tabidir. Düzenleme tartışmaları, sigorta sektörünü bankacılık veya banka dışı finansal aracılık sektörleri ile bir tutmamalıdır. Sigorta sektörü, riskleri bir havuzda toplayıp çeşitlendirerek çok önemli bir rol oynamakta, bu da finansal belirsizliğin azaltılmasına yardımcı olmakta ve kayıpları daha yönetilebilir hale getirmektedir. Bu farklılıkları dikkate almayan gerekçesiz ek düzenlemelerin getirilmesi, sigortacıların etkinliğini ve topluma katkılarını zayıflatmakta ve sonuçta tüketicilere yansıtılan gereksiz maliyetlere yol açmaktadır.”