AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, başta finans sektörü olmak üzere sigortada son yıllarca çokça konuşulan yapay zeka yatırımları ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ölken, sigortada, yapay zekaya mutlaka yatırım yapılması gerektiğini belirterek, “Hedef koymadan, iş değerini netleştirmeden yapay zekaya yapılan yatırımlar da var. Sektör olarak yapay zekanın tutkusundan, heyecanından esinlenerek değil, işimize katacağı değerleri düşünüp, ona göre yatırım yapmalıyız” dedi.
AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, sigorta sektörünün yapay zekaya yatırım yapmama gibi bir lüksü olamayacağını söyledi. Müşteri davranış ekonomisinin değiştiğini, bugün her bir müşterinin kendine has çözümler, ürünler ve hizmetler istediğini belirten Ölken, “Dolayısıyla bizim endüstrimizde büyük veri, yapay zeka, mutlak yatırım yapmamız gereken bir pozisyon almış durumda” dedi.
Axa Türkiye olarak bu alana ciddi yatırım yaptıklarını, yapmaya da devam edeceklerini ifade eden Ölken, “AXA Global’de bu konuda çok önemli yatırımlar yapıyor. Ben 17 ülkenin içinde bulunduğu uluslararası pazarlarda büyük veri, yapay zeka ve inovasyondan sorumlu bir inisiyatif grubunun da liderliğini yapıyorum. Sadece Türkiye’de değil, bugün Latin Amerika’dan Güney Asya’ya, Afrika’ya; bu gelişen pazarların tamamında yapay zeka ve büyük veri konuşuluyor” şeklinde konuştu.
BAŞARI İÇİN VERİ KALİTESİNE İHTİYAÇ VAR
Ölken, yapay zekanın başarılı sonuç üretebilmesi için mükemmel bir veri kalitesine ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Çünkü siz veriyi sunuyorsunuz, yapay zeka üzerine model çalıştırıyor, müşteriye ona göre cevap veriyor. Yapay zekanın başarıya ulaşmasında yegane unsur, veri kalitesi. Mesela, biz hasar dosyalarını resmi işleyerek sahte hasar tahminlemesi yapmaya çalışıyoruz. Şimdi verdiğiniz resimlerde doğru işaretleme yaparsanız hasarlı noktaları yapay zeka çabuk öğreniyor. Ama verdiğiniz resimlerde doğru işaretleme yapmazsanız yapay zeka çözüm üretemiyor. Eğer başarılı olmak istiyorsanız bir kere buraya yatırım yapmanız lazım. Biz 2018 yılında ‘Sigorta 4.0’ diye bir proje ile yola çıktık. Bugün 2025’te ancak mükemmel bir veri tabanı ile mükemmel sonuç üretmeye başladık. İki yıldır da deniyoruz. Bugün resmi işleyerek, hasarın sahte olup olmadığını anlayabilmek için milyonun üzerinde hasar fotoğrafını yapay zeka modellerine öğretmeniz gerekiyor. Bunların hepsi bir süreç. Biz, robotik proses, dijital çözümler, büyük veri, yapay zekayla senede 3 milyona yakın işlemi otomatik yapıyoruz.”
Yapay zekanın, sigorta sektörüne katkısına da değinen Ölken, “2026 yılı hedefimizi söyleyeyim. Hedefimizde toplam cironun, prim girdimizin yüzde 5 yapay zeka çözümleri ile daha da yukarı çıkacağını düşünüyoruz. Biz yüzde 30 büyüme hedefliyorsak, yüzde 35 yapacağız; aradaki 5 puan, yapay zeka çözümlerinden gelecek. Karımızın da yüzde 10’unu yapay zeka çözümleriyle destekleneceğini düşünüyoruz” dedi.
MÜŞTERİYE SÜRDÜRÜLEBİLİR FİYATLAMA SUNACAĞIZ
Yapay zekanın; verimlilik, hasar maliyetine ve karlılığı olumlu katkı sağlayacağını ifade eden Ölken, sigorta primini belirleyen iki önemli unsurun maliyet ve hasar frekansı olduğunu vurgulayarak, “Maliyeti aşağı çekerek aslında sürdürülebilir fiyatlama yapma şansına da sahip olacağız. Bu da sigortalılarımıza açıkçası büyük bir fırsat olarak geri dönecek. Diğer taraftan da özellikle yapay zeka çözümlerinin, dijital çözümlerin ürün geliştirmede büyük fırsat sağlayacağından da eminiz. Bugün hibrit ve elektrikli araçlar donanımı ile beraber nesnelerin internetinden istifade etme fırsatı yaratıyor. Bu ne demek? Kilometre bazında sürücünün davranışlarını alabiliyorsa karşılıklı mutabakatla, onun modellemesini daha kolay yapabiliriz. Yani sürücünün riskli sürücü mü olduğunu daha rahat tespit edebiliriz. Yapay zeka çözümlerinin gerek müşteri verimliliği ve müşterinin geleceğe daha güvenle bakabilmesi için gerekse de risklerinin yönetilebilmesi için bir fırsat” şeklinde konuştu.
HEDEF KOYMADAN YAPAY ZEKAYA YATIRIM YAPILMAMALI
Yavuz Ölken, yapay zeka ile birlikte gelen tehditlere de değinerek, bu konuda da şunları söyledi:
“Stockholm’de bu konuda yapılan ve benim de katıldığım kongrede en temel çıktı şuydu: Yapay zeka çok heyecanlı bir şey, herkesi çok cezbediyor; resimler yükleniyor, Chat GPT’ye sorular soruluyor… Fakat şöyle bir durum var. İşletmeler olarak yapay zekaya yatırım yaptığımızda karşılığında ne bekliyoruz? Biz büyümede yüzde 5, karlılıkta yüzde 10 katkı diye hedef koyduk. Hedef koymadan, iş değerini netleştirmeden yapay zekaya yapılan yatırımlar var. Kongredeki en temel konu buydu; hiçbiri kullanılmıyor ve çok pahalı hale gelmeye başladı. Dolayısıyla biz işletmeler olarak, sektör olarak yapay zekanın tutkusundan, heyecanından esinlenerek değil, işimize katacağı değerleri düşünüp, ona göre yapay zeka yatırımlarına odaklanmalıyız. Çünkü burada yapılan yatırımların büyük maliyeti var. Hatta bunun uzantısı, iklim değişimi, küresel ısınmaya kadar yaratılan negatif etki var. Yani boşuna işe yaramayan çözümler için sürekli makina ya da donanım çalıştırmamak bile tartışıldı. O yüzden yolculuk halinde bakmak lazım. Nerede azami istifade ediyoruz bunu ortaya koymak lazım.”