TSB Başkanı Atilla Benli, aracıların pozisyonlarının ve iş kapsamlarının netleştirilmesi gerektiğine değinerek, “Potansiyel müşterilere ulaşan, kurdukları altyapı ile farklı sigorta şirketlerinin ürünlerini sunan, müşterilerine dijital kanallarda ürün satarken çarpraz satış potansiyelini kullanan, müşterisini tanıyan ve ihtiyacı olduğu anda en uygun ürünü sunan acenteleri hayal ediyorum” dedi.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, sigorta aracılarının pozisyonlarının ve iş kapsamlarının netleştirilmesi gerektiğini söyledi. TSB’nin, çevrimiçi düzenlediği Dağıtım Kanalları Paneli’nde konuşan Atilla Benli, sağlam ve sürdürülebilir bir ekonomik altyapının tesisi açısında güçlü sigorta ve emeklilik sektörüne ihtiyaç duyulduğunu, bunu için de etkin ve güçlü bir dağıtım kanalına ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Potansiyel Diğer Ülkelere Göre Yüksek
Türkiye’nin sigorta ve emeklilik sektörünün potansiyelinin diğer ülkelere göre yüksek olduğunu ifade eden Benli, “Geçtiğimiz günlerde Mapfre Global tarafından Küresel Sigorta Potansiyeli İndeks Raporu yayımlandı. Bu raporda, ekonomik olarak gerekli ve toplum için yararlı olan sigorta kapsamı ile fiilen yaptırılmış sigorta arasındaki fark, sigorta açığı olarak tanımlanıyor. Rapor, hayat ve hayat dışı sigortalarda bu açığı en hızlı kapatan ilk 10 ülke arasında Türkiye’yi de gösteriyor. Rapor, Türkiye’nin hayat dışında 19 yılda, hayat tarafından ise 25 yılda bu sigorta açığını kapatacağını ortaya koyuyor. Bu değerlerin gelişmiş ülkelerde, hayat dışı için 3 yıl, hayat için 6 yıl olduğunu hesaba katarsak; Türk sigorta ve emeklilik sektörünün önümüzdeki 20 yılda daha kayda değer büyümesini beklemek yanlış olmaz” dedi.
Acente Sigorta Şirketinin Temsilcisi, Broker Sigortalının
“Bu yüksek sigorta potansiyelini sektörümüz nasıl hayata geçirecek? Dağıtım kanallarının katkısı ile ancak söylendiği kadar kolay değil” şeklinde konuşan Benli, önümüzdeki yıllarda geleceği şimdiden hayal eden ve buna göre adımlarını atan hem sigorta şirketlerinin hem de dağıtım kanallarının başarı hikayesinin aktörleri olacağını, değişime ayak uyduramayanların ise geride kalacağını vurguladı.
Acente ve broker kavramına da değinen Atilla Benli, acentelerin sigorta şirketinin temsilcisi iken brokerlerin sigortalının temsilcisi olduğuna dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sigortacılık kanununda da bu şekilde konumlandırılmalı. İkincil mevzuat belki bu şekilde ele alınmalı. Sigorta borekeri ile sigorta acentesi temsil ettiği kişiler açısından farklılık göstermesine rağmen bu iki kanalın birbirine yaklaştığı durumlar görülüyor. Özellikle çoklu ve iş profesyonelliğini üste taşımış acenteler işleyiş açısından broker kanalına yaklaşmışlar ve onlara benzer çalışmalar yapmaktalar. Reasürans brokerlerinin kendine has özellikleri bulunmasına rağmen, kanunda sigorta brokeri olarak değerlendiriliyorlar. Yurtdışındaki uygulamalara baktığımızda reasürans brokerlerinin özel düzenlemeye tabi olduğunu görüyoruz. Aracıların pozisyonlarının ve iş kapsamlarının netleştirilmesine fayda görüyoruz.”
Acenteler Daha Niş Alanlara Eğilmeli
Atilla Benli, acente ve broker açısından bir başka sorunun da üretimlerinin belirli birkaç üründe toplanması olduğunu hatırlatarak, “Broker üretiminin yüzde 78’i altı branşta, acente kanalından gerçekleşen üretimin de yüzde 81’i dört branşta toplanıyor. Acentelerin trafik ve DASK gibi standart ürünlerin yanında daha niş alanlara eğilmeleri doğru olacaktır. Finansal kayıplar, kefalet sigortaları başta olmak üzere çeşitliğin artırılması, acentelere rekabet avantajı sağlayacaktır” dedi.
Değişime Ayak Uyduramayan Geride Kalacak
Tüm sektörleri etkisi altına alan dijitalleşme dönüşüm hamlelerinin sadece acenteleri değil şirketleri de ilgilendirdiğini belirten Atilla Benli, “Hangi taraf olursa olsun bu değişime ayak uyduramayanların piyasada çok geride kalacağını göreceğiz. Potansiyel müşterilere ulaşan, kurdukları altyapı ile farklı sigorta şirketlerinin ürünlerini sunan, müşterilerine dijital kanallarda ürün satarken çarpraz satış potansiyelini kullanan, müşterisini tanıyan ve ihtiyacı olduğu anda en uygun ürünü sunan acenteleri hayal ediyorum. Müşterisinin, üç ay sonra çocuğunun okula başlayacağını bilip, müşterisine eğitim sigortası sunan; esnek ve çağa ayak uydurabilen bir acente kanalının dönüşümünden bahsediyorum” şeklinde konuştu.