Senede 12 kere fon dağılımınızı değiştirin demiyorum, ama belirli dönemlerde değişiklik yapmalısınız. İşte bugün içinde bulunduğumuz dönem, tam da o dönem. Bugünlerde birikimlerinizin erimemesi için ya da tasarruflarınıza daha yüksek getiri sağlamanız için mutlaka BES fonlarınızı gözden geçirip, fon dağılımınızı değiştirmenizi öneririm.
Faiz düşüyor, döviz ve altın yükseliyor, borsa rekor üstüne rekor kırıyor. Hal böyle olunca da birikimlerini Bireysel Emeklilik Sisteminde (BES) değerlendiren katılımcılardan son günlerde, ‘fonlarımızı değiştirelim mi, birikimlerimizin erimemesi için ne yapalım, bu dönemde hangi fonları seçelim?’ benzeri çokça soru alıyorum.
Öncelikle şunu belirteyim, BES’i olan katılımcıların senede 6 kere fon dağılımlarını değiştirme hakkı vardı; yeni yapılan düzenleme ile şimdi bu hak, yılda 12’ye çıkartıldı. Yani, senede 12 kez birikimlerinizi değerlendirdiğiniz BES fonlarını değiştirebilirsiniz. Kaç kişi bu hakkı kullanıyor derseniz; BES’teki her 100 kişiden ancak 10’u fonlarını değiştiriyor, geri kalanlar sisteme girerken seçtikleri fonlarına hiç dokunmuyor. Elbette, senede 12 kere fon dağılımınızı değiştirin demiyorum, ama belirli dönemlerde değişiklik yapmalısınız. İşte bugün içinde bulunduğumuz dönem, tam da o dönem. Bugünlerde birikimlerinizin erimemesi için ya da tasarruflarınıza daha yüksek getiri sağlamanız için mutlaka BES fonlarınızı gözden geçirip, fon dağılımınızı değiştirmenizi öneririm.
BES’İN GETİRİSİ NE OLDU?
Şu fona yatırın, bu fonu tercih edin demeyeceğim ama BES’te getiriler konusunda genel resmi çizeceğim, bu doğrultuda fon tercihini size bırakacağım. Sene başından bu yana bireysel emeklilik sisteminin ortalama getirisi yüzde 26’ya yakın. Enflasyon da yüzde 15.75 (yıllık enflasyondan bahsetmiyorum) olduğuna göre, kabaca BES katılımcısının ortalama getirisi enflasyonun 10 puan üzerinde olmuş. Aynı dönemde faizli fonların ortalama getirisi yüzde 23’lerde, faizsiz fonların getirisi de yüzde 32’lerde olmuş. Tabi, seçilen fonlara göre bu getiri daha fazla olacağı gibi enflasyonun altında da kalabiliyor. Yine aynı dönemde mevduat faizinin getirisi yüzde 15.5 olmuş ki, anlaşılacağı üzere tasarruflarını faizde değerlendirmeyi tercih edenlerin birikimleri enflasyon karşısında erimiş.
PARA PİYAYASI, ALTIN
Kafanızı çok da karıştırmadan emeklilik fonlarının getirisi açısından iki dönem paylaşacağım. Birincisi, bu yılın başından eylül ayına kadar ki dönem, diğeri ise eylül ayından bugüne kadarki dönem. Yılın başından eylül ayına kadarki dönemde emeklilik fonları içinde para ve sermaye piyasası araçlarından oluşan para piyasası fonları, ağırlıklı dövize yani eurobondlara yatırım yapan kamu borçlanma araçları fonları ve altın fonları yüzde 11 ila yüzde 13 arasında değişen getirilerle enflasyonun üzerinde getiri sağlamış. Bir başka ifadeyle birikimlerini bu fonlarda değerlendiren BES katılımcıları yüksek getiriler elde etmiş.
FONLARINIZI DEĞİŞTİRİN
Eylül ayında itibaren de faizlerdeki düşüşe paralel durum değişmiş ve yine dolar, avro gibi dövize yatırım yapan kamu dış borçlanma araçları fonları yüzde 19’larda getiri sağlarken, mesela altın fonu yüzde 26 getiri ile rekor kırmış durumda. Eylül ayından önce hisse fonlarının getirisi yüzde 7’lerdeyken, eylülden itibaren hisse getirileri yüzde 16’lara çıkmış. Bu dönemde para piyasası fonlarının getirileri ise yüzde 4’lerin altında kalmış. Bu ne anlama geliyor? Ağustos ya da eylül ayında fon dağılımını değiştirip de birikimlerini bu fonlara kaydıranlar çok yüksek getiriler elde ettiler. Ha keza, eurobondların, altının, hisse fonlarının getirileri bu süreçte yüksek olmaya devam edecek gibi gözüküyor.
Özetle, bugün 14 milyona yakın kişi BES aracılığı ile birikimlerini değerlendirip, tasarruf ediyor. Bu birikimler geleceğe yönelik birikimler. Altını bir kere daha çizeyim, bu dönem birikimlerin değerlendirildiği fonları değiştirmenin tam zamanı.
Noyan Doğan/Hürriyet Gazetesi