Toplumda yaygın olarak bilinen Diyabet (diabetes mellitus), bulaşıcı olmayan hastalıklar içinde sıklığı giderek artan bir hastalıktır. Takibi ise gün içinde tekrarlayan kan şekeri ölçümleriyle yapılır. Kan şekeri ölçümü, çocuklarda parmaktan kan alınmasıyla yapılır. Onun için de “Parmak Uçlarımız Bize Kalsın” sloganı geliştirilmiştir. Yakın zamanda “parmaktan ölçüm gerektirmeyen” sistemler, ABD’de FDA tarafından da onaylanarak, glukoz izleminde yeni bir döneme geçilmiştir.
Ekim ve Kasım ayları anma ve kutlamaların arka arkaya geldiği günleri içeriyor. Bu yüzden de son birkaç haftadır, o dönemlerin sağlık süreçlerine saygı gereği, bazı hatırlatmalarda bulundum. Bu hafta, güncel bir konuya değineceğim.
Uzaktan hasta izleme konusunda gelinen nokta ve olası geleceği aktararak başlayıp, güncel bir konu olan Tip 1 Diyabetli Çocukların sensor aracılıyla kan şekeri izlem sistemiyle örnekleyeceğim. “Parmak Uçlarımız Bize Kalsın” sloganı, bu kapsamda 14 Kasım Dünya Diyabet Günü nedeniyle, 2018 yılında kullanılmış bir mesajdı.
UZAKTAN İZLEME
Sağlığın uzaktan izlenmesinde, sadece hastalar değil, teknolojide ulaşılan nokta sayesinde, sağlıklı kişilerin günlük aktiviteleri de takip edilebilmektedir. Hatta uzaktan tıbbi müdahale, laboratuvar gibi sağlıkla ilgili birçok işlem bile uzaktan yapılır hale gelmiştir.
Fiziksel aktivite, kalp atışı sayısı, oksijen satürasyonu gibi bazı klinik göstergelerle ilgili gerçek zamanlı bilgi üreten ve aktaran mobil cihazlara ulaşmak çok kolaylaşmıştır. Hasta monitörleri ile klinisyenlere ihtiyaç duydukları bilgiler, sadece bir ekrana dokunularak anlaşılması kolay biçimde düzenlenebilmektedir.
Hasta bakımında ortaya çıkabilecek acil durumlarda ise gerekli tıbbi ekibe ve hasta yakınlarına bilgilendirme yapılarak, hastaya ulaşma ve müdahale süresi en aza indirilmekte, ilgili araçlarla iş akışı basitleştirilmektedir.
Bu bağlamda, dijital giyilebilir cihazlar, sağlıklılığın ve hastalık oluştuktan sonraki dönemin takibinde kullanılmaktadır. Bu sürecin bir diğer önemi de, sektörde yaygınlaştıkça, toplanan sağlık verilerinden klinik araştırmalarda yararlanılmasının artmasına fırsat oluşturmasıdır.
Yenilikçi uzaktan tanı tedavi araçları ve sensörler, teknolojiden yararlanarak, kişilere ve hastalara bakım biçimini görüntüleyerek, amacına daha uygun hasta takibini bir yandan teşvik ederken, diğer yandan önleyici müdahalelerin de uygulanabilmesine seçenekler sağlamaktadır.
Uzaktan hasta izleme (Remote Patient Monitoring, RPM) cihazları, hastaların akut veya kronik durumlarını hem hastane hem de klinik ortam dışından izlenmesine, raporlamasına ve analizine yardımcı olur. Böylelikle durumun gerçek zamanlı olarak bilinmesi yoluyla ön alıcı (proaktif) klinik kararların alınmasında kritik bir rol oynar.
Öte yandan, uzaktan hasta izleme cihazları yoluyla kişiler kendi sağlıklarıyla anlık etkileşim içinde kendi sağlıklarını daha iyi yönetebilirler. Dolayısıyla, bu sayede kalıcı olumlu sağlık sonuçları görme olasılığı çok daha fazlalaşır.
Sadece dünya genelinde değil Türkiye’de de özel sağlık kuruluşlarında kurulan özellikli merkezlerin tanıtımında “21.Yüzyılın Teknolojileriyle Yönetin” başlıkları kullanılır olmuştur. Bu başlıklar altında, yeni nesil cihazlar yoluyla kontrol ve komplikasyonsuz sağlıklı yaşam mesajı verilmektedir.
TİP 2 DİYABET VE SENSOR
Toplumda yaygın olarak bilinen Diyabet (diabetes mellitus), bulaşıcı olmayan hastalıklar içinde sıklığı giderek artan bir hastalıktır. Çoğu zaman da, belirtiler iyice ortaya çıkıncaya kadar hastalığın farkına varılmaz.
Diyabet, genel olarak kan şekeri metabolizmasının bozukluğu olarak bilinir. İnsülin seviyesinin çok düşük olması, hücreler üzerindeki insülin etkisinin azalması sonucu kandaki ve idrardaki şeker seviyesi yükselir. Diyabetin ana formları Tip 1 ve Tip 2 Diyabettir. Yani çoğunlukla yaşam tarzı kaynaklı ve yetişkinlerde rastlanan Tip 2 Diyabet ile otoimmün hastalıklar arasında sayılan ve çocuklarda rastlanan Tip 1 Diyabet.
Yüksek kan şekeri seviyeleri kan damarlarına, sinir sistemine ve çeşitli organlara zarar verebilir. Bu zararın temel nedeni, uzun süreli yüksek kan şekerinin neden olduğu diğer metabolik değişikliklerdir. Dolayısıyla diyabetin teşhisinin erken aşamada konması ve tutarlı bir şekilde takip ve tedavisi çok önemlidir. Takibi ise gün içinde tekrarlayan kan şekeri ölçümleriyle yapılır. Kan şekeri ölçümü, çocuklarda parmaktan kan alınmasıyla yapılır. Onun için de “Parmak Uçlarımız Bize Kalsın” sloganı geliştirilmiştir.
Yakın zamanda “parmaktan ölçüm gerektirmeyen” sistemler, ABD’de FDA tarafından da onaylanarak, glukoz izleminde yeni bir döneme geçilmiştir. ABD’de okul öncesi ve okul çağındaki çocuklarda kullanımının yüzde 25’i aştığı bilinmektedir. Alarm özellikleri ile kan şekerindeki düşüş ve yükselişleri önceden haber veren, sensorlar aracılığıyla uzaktan takip ile ailelerin çocuklarının sosyal hayatını etkilemeden takipleri yapılabilmektedir.
Türkiye’de kullanım artmakla ama beklenen hızda bir artış olmamaktadır. Genel Sağlık Sigortası geri ödeme listesinde henüz yer almaması bunun ana nedeni olarak belirtilmektedir. Yıllardır bu konuda duyarlılık oluşturmaya çalışan, 35 yıldır kendisini tanıdığım saygın bilim insanı büyüğüm Prof. Dr. Şükrü HATUN, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabında 44 maddede süreci özetledi. Dilerim Şükrü Hoca, en kısa sürede, buna 45. Maddeyi ekleyerek bu sistemlerin geri ödeme kapsamına alındığını da duyurur.
Sağlığın uzaktan izlenmesindeki yeniliklerin birçoğunu etkili kullanabilmek için hala alınacak epeyce mesafe var. Çünkü teknoloji tek başına yeterli olmuyor; kamu veya özel sağlık sigortası geri ödeme sistemleri de bu sürece destek olmalıdır. Sağlığın uzaktan izlenmesini destekleyen teknolojilerden yararlanarak daha düşük maliyetlerle kaliteli bir sağlık hizmeti verilebilir, hizmete ulaşılabilirlik iyileştirilebilir. En önemlisi de toplumun sağlık düzeyini yükseltmek için sağlığı geliştirici ve koruyucu modellerin teşviki ile erken müdahale fırsatı oluşturulabilir.
Bu arada, uzaktan sağlık hizmeti geri ödemesi kapsamının artırılmasına olan ihtiyacı da hatırlatarak tamamlamak isterim.