Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar, 20 bin iş insanının kefalet senedi aldığını belirterek, “Bankacılık sisteminde şu anda kullandırılan teminat mektuplarının toplamı 1 trilyon lira. Sigortacılık sisteminde buna karşılık henüz işte 3-5 milyar lira civarında bir teminat kullandırılmış durumda. Gidilecek çok yer var. Kefalet senedi ekonomide kaldıraç etkisi yaratacak” dedi.
Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar, bugüne kadar 20 bine yakın kefalet senedi düzenlendiğini, kefalet sigortasının Türkiye için yeni yatırım ve istihdam imkanı yaratacak bir ürün olduğunu söyledi.
Ahmet Yaşar, kefalet senedinin finansal bir sigorta ürünü ve banka teminat mektubunun birebir eşdeğeri olduğunu belirterek, kefalet senetlerini sözleşmelere sağlanan güvence olarak özetledi. Yaşar, “Siz diyelim ki bir ihaleye katılacaksınız. O ihalede vermeniz gereken de bir banka teminat mektubu ya da kefalet senedi var. Dolayısıyla kamu ihale kanunda yapılan düzenlemeler ile birlikte artık reel sektör kefalet senedi de sunabiliyor. Tüm ihaleleri ya da özel sektör kendi arasında yaptığı birtakım sözleşmelerde birbirinden kefalet senedi de talep edebiliyor” dedi.
20 BİN İŞ İNSANI KEFALET SENEDİ ALDI
Ahmet Yaşar, bugüne kadar 20 bine yaklaşan kefalet senedi düzenlendiğini, 20 bin iş insanının kefalet senetlerini aldığını ifade ederek, kefalet sigortasının rüştünü ispatladığını kaydetti. 2018’den bu yana arzı olan, son dönemde ise elektronik imza sorunu sebebiyle bir miktar geçici daralma yaşansa da sorun çözüldükten sonra hızla gelişecek bir sigorta olduğunu vurgulayan Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bankacılık sisteminde şu anda kullandırılan teminat mektuplarının toplamı 1 trilyon lira. Sigortacılık sisteminde buna karşılık henüz işte 3-5 milyar lira civarında bir teminat kullandırılmış durumda. Yani aslında gidilecek çok yer var. Burada en önemli konu şu. Bu 1 trilyon lira nakdi kredi olarak bile kullanılabilecek bir limit. Yani siz bankalardaki limitinizi banka teminat mektubu olarak kullanmak yerine nakdi kredi olarak kullanmayı tercih ederseniz size sigorta sektöründe ayrıca bir kapasite yaratılabiliyor. Aslında bu ülkemiz için yeni yatırım imkanları, yeni istihdam imkanları, yeni vergi gelirleri yaratma kapasitesi gibi kaldıraç etkisi yaratacak bir durum.”
ELEKTRONİK İHALELERDE KEFALET SENEDİ SIKINTISI
Ahmet Yaşar, son dönemde kefalet senetlerindeki soruna da değinerek, elektronik ihalelerde kefalet senedi sıkıntısı yaşandığını bildirdi. Haziran ayına kadar böyle bir problem olmadığına ancak haziran ayından itibaren problem yaşanmaya başlandığına dikkat çeken Yaşar, “Sorun da şu; Kamu İhale Kurumu çok da haklı olarak bazı ihaleleri elektronik ortama taşıdı. Yani dünyanın gittiği yer dijitalleşme ve dolayısıyla ihalelerin bir kısmında elektronik ortamda gerçekleşmesini sağlıyorlar. Dolayısıyla elektronik ortamda yapılan ihalede de elektronik kefalet senedi ya da elektronik banka teminat mektubu talep ediyorlar. Bu süreçte biz aslında bankalardan daha önce 1 Ocak 2021 tarihinde sigorta sektör olarak hazırlıklarımızı yaptık ve sistemi çalışır hale getirdik. Fakat tam o sırada elektronik imza kanununda yer alan bir madde karşımıza çıktı. Elektronik imza kanunundaki madde diyor ki, banka teminat mektupları dışındaki teminat senetleri elektronik olarak imzalanamazlar. 2007 yılında çıkan bu kanuna böyle bir madde konmuş. Bu da sıkıntı yarattı” dedi.
YAKINDA MÜJDELİ HABERİ VERECEĞİZ
Ahmet Yaşar, bu sıkıntının çözümü için ilgili tarafların üzerinde çalıştığını, hatta çalışmaların sonuna gelindiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sanıyorum yakında müjdeli haberi vereceğiz sektör adına ve yeniden kamu ihalelerinde biz elektronik kefalet senedi düzenlemeye başlayabileceğiz. Şu anda maalesef elektronik olarak bunun transferini gerçekleştiremediğimiz için bir süredir elektronik ihaleler için sadece geçici mektup düzenlemiyoruz. Ama normal yapılan ihalelerde yine geçici kefalet senetleri devam ediyor. Kesin kefalet senetleri zaten devam ediyor ama sanıyorum bir hafta, 10 gün içerisinde bu problem de tamamen ortadan kalkacak. Sonuç itibariyle elektronik imza kanunda bir değişiklik yapılması lazım.”
YEREL TİCARİ BİLGİYE ULAŞMAKTA AVANTAJIMIZ VAR
Ahmet Yaşar, “Bankanın teminat mektubu vermediği şirkete kefalet sigortası yapılabiliyor mu?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Bunun çok örnekleri var. Bankadan mektup alamadığı halde sigorta şirketinden, örneğin bizden kefalet senedi alabilmiş sigortalılarımız var. Çünkü bizim kendimize göre sigortacılığın gerektirdiği başka kriterlerimiz var ve teminat tesis edebiliyoruz. Maalesef Türkiye’de bilançolar her zaman tam olarak gerçeği de yansıtamayabiliyor. Bizim şöyle bir avantajımız var; sigorta şirketlerinin Türkiye’ye yayılmış 16 bin 500 tane acentesi var. Dolayısıyla yerel ticari bilgiye ulaşmakta biz gerçekten önemli bir avantaja sahibiz. Dolayısıyla bu konuda kendimize göre geliştirdiğimiz birtakım tekniklerle limit oluşturma şansı yakalayabiliyoruz.”