spot_img
Cumartesi, Temmuz 27, 2024

GÜNCEL HABERLER

Quick Sigorta iştiraki QPAY faaliyete geçti

0
Quick Sigorta iştiraki olan QPAY Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş, Merkez Bankası’ndan izin alarak faaliyete geçti. QPAY; elektronik para ihracı hizmetini de sunmak...

Konut piyasasında neler oluyor? Çarpıcı rapor

0
sahibindex Kiralık ve Satılık Konut Piyasası Görünümü raporunda kiralık ve satılık konut piyasasındaki değişimler mercek altına alındı. Rapora göre ülke genelinde ve üç büyükşehirdeki...

VHV Sigorta yatırımlarına devam ediyor

0
VHV Sigorta Teknolojik ve Operasyonel mükemmellik hedefine giden yolda önemli bir adım daha atarak hasar, hukuk ve rücu işlemlerini modernize etti ve sektördeki en...

Uğur Gülen ve Özgür Obalı’dan Yunanistan’da önemli temaslar

0
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen ve TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı, Yunanistan Sigorta Şirketleri Birliği’nin (Hellenic Association of Insurance Companies-EAEE) davetlisi olarak...

1.Quick Sigorta Gölcük Motofest bir ilke imza attı

0
18 Temmuz 2024’te başlayıp Türkiye'nin birçok yerinden bin 100 kayıtlı motosiklet ve toplam 3 bin 500 katılımcıyı bir araya getiren 1.Quick Sigorta Isparta Gölcük...

TARSİM heyetinden Edirne’ye ziyaret

0
TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Bekir Engürülü, Genel Müdür Yardımcıları Tufan Özel, Ertuğrul Çelik ve beraberlerindeki heyet, 18...

Çocukların eğitimi Türkiye Hayat Emeklilik güvencesinde

0
Türkiye Hayat Emeklilik’in hayatın beklenmedik risklerine karşı sunduğu “Eğitimin Gücü Sigortası” ve “Eğitim Destek Sigortası”, çocuklarının eğitim hayatını güvence altına almak isteyen ebeveynlere önemli...

HDI Sigorta Antalyaspor’un yanında

0
HDI Sigorta, Antalyaspor ile sponsorluk anlaşması imzaladı. İmza töreni HDI Sigorta Genel Müdürü Firuzan İşcan ve Antalyaspor Kulübü Başkanı Sinan Boztepe’nin katılımıyla Atilla Vehbi...

Türkiye Hayat Emeklilik’ten Troy karta üç taksit

0
Türkiye Hayat Emeklilik, VakıfBank ile yaptığı iş birliği kapsamında, BES müşterilerine yapacakları ek katkı payı ödemeleri için faizsiz 3 ay taksit imkânı sunuyor. (BASIN BÜLTENİ)...

HDI Sigorta, Göztepe Spor Kulübü imzaladı

0
HDI Sigorta, 100. yılında Süper Lig’de mücadele edecek Göztepe ile Gürsel Aksel Stadyumu’nda sponsorluk anlaşması imzaladı. Türk sporuna ve sporcusuna desteğini sürdüren HDI Sigorta’nın...
ManşetKilimci ve Karadağ piyasalardaki gelişmeleri değerlendirdi

Kilimci ve Karadağ piyasalardaki gelişmeleri değerlendirdi

Özyeğin Üniversitesi Finans Mühendisliği Merkezi Koordinatörü ve Merkez Bankası eski Başkan Yardımcısı Erkan Kilimci ve Quick Finans Genel Müdürü Nihat Karadağ, ekonomide ve finans piyasalarındaki son gelişmeleri değerlendirerek, uygulanan ekonomi programının piyasalardaki yansımalarını anlattı.

Özyeğin Üniversitesi Finans Mühendisliği Merkezi Koordinatörü ve Merkez Bankası eski Başkan Yardımcısı Erkan Kilimci ve Quick Finans Genel Müdürü Nihat Karadağ, ekonomide ve finans piyasalarındaki son gelişmeleri değerlendirdi. Kilimci, uygulanan ekonomik program sayesinde beklenen yabancı yatırımcı ilgisinin portföy girişi şekilde görülmeye başlandığını belirterek, TL’de reel bir değerlenmenin görüleceği bir döneme girildiğini dikkat çekti. Karadağ, ise kredi kartlarında kısıtlamaya gidilmesi gerektiğini ve finansman şirketlerinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

YABANCI İLGİSİ GÖRÜLMEYE BAŞLANDI

Özyeğin Üniversitesi Finans Mühendisliği Merkezi Koordinatörü ve Merkez Bankası eski Başkan Yardımcısı Erkan Kilimci, finansal piyasalarda beklenen yabancı yatırımcı ilgisinin portföy girişi şeklinde görülmeye başlandığını belirterek, “Sekiz, dokuz haftadır sermaye piyasalarına ve para piyasalarına yabancı ilgisi görülmeye başlandı. Yabancı girişinin 15 milyar dolarlara ulaştığını tahmin ediyoruz. Bunun yüzde 60’ı tahvil piyasası, yüzde 40’ı hisse piyasası şeklinde görüyoruz. Özellikle yabancı yatırımcının Türkiye riski alma konusundaki iştahının artışı da pasif fonlar üzerinden, yani Türkiye’nin de içinde olduğu endeks fonlarında yatırımların borsaya yönelmesini sağlıyor” dedi.

Yabancı yatırımcının Türkiye olan ilgisinin özellikle tahvil piyasalarında çok azaldığını, yaklaşık 1 milyar dolar seviyelerine düştüğünü ifade eden Kilimci, “Son girişlerle beraber bunun 7 milyar dolar seviyelerine çıktığını görüyoruz. Bu nereye kadar gidebilir? Bizim geçmişte 70 milyar dolara kadar çıkmış bir yabancı yatırımcı portföyü vardı. Yani bulunduğumuz yer, gideceğimiz yer açısından baktığımızda çok büyük bir potansiyel” şeklinde konuştu.

ENFLASYON DÜŞÜŞÜ FİYATLANIYOR

Erkan Kilimci, yabancının Türkiye olan ilgisinin TL tercihlerini arttırdığına da değinerek, şunları söyledi: “TL cinsinden varlıkların değer artışına yönelik bir görüşle giriş yapan bu finansal yatırımcılar, aslında bizim arzu ettiğimiz doğru fiyatlamanın da kaynağını oluşturmaya başlıyorlar. Biz tabii çok fazla yabancı yatırımcı konuşuyoruz ama asıl Türkiye piyasasında, TL piyasalarında en büyük oyuncu, yurtiçi yerleşikler. Ama yurtiçi yerleşiklerin de izlenen politikaların gerekli güveni verdiği ve onayı aldığını, uluslararası yatırımlara, uluslararası portföy girişlerine bakarak teyit ettiğini biliyoruz. Hızlı bir şekilde TL’ye erişebilmek için Türk bankalarıyla yapılan kur takası işlemleri var. Bunlar niçin özellikle önem taşıyor? Çünkü Türk lirasındaki varlıkların değer artışında önemli miktarda önümüzdeki dönem enflasyon düşüşünün fiyatlanması var.”

Kilimci, TL’de reel bir değerlenmenin görüleceği bir döneme girildiğine de dikkat çekerek, “Yaza giriyoruz. Turizm gelirlerinde artış olacak. Gıda fiyatlarında artık tarladan üretim olduğu için daha düşük bir artış göreceğiz. Bunların hepsi de Türk lirasının istikrarlı bir dönemde devam edeceğini gösteriyor. Yani önümüzdeki sonbahara kadar TL’nin reel olarak değerlenmeye devam ettiği bir dönemi görüyor olacağız” dedi.

KREDİ KARTLARINDA DÜZENLEME GEREKİYOR

Quick Finans Genel Müdürü Nihat Karadağ, iç talebi daraltmak için kredi daraltılmasına yönelik bir politika izlendiğine değinerek, kredi arzının piyasada dolaşan paranın kaynağı olarak görüldüğünü, daraltılması suretiyle iç talebin finansal varlıkları daraltacağı, bu şekilde büyümenin kısıtlanacağı yönünde bir politika izlendiğini söyledi. Bu politikalar uygulanırken üç temel soruna dikkat çeken Karadağ, “Hem sınai ve ticari faaliyetlerin aksatılmadan yürütülmesi, istikrarlı bir büyümenin korunması ve istihdam ve sosyal refahın zarar görmemesi” dedi.

Uygulanan kur ve faiz politikasının uzun dönemde sonuç verdiğini, aynı zamanda da dış kaynak girişi sağladığını ifade eden Karadağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kredi talebinin daraltılması ise hemen sonuç verebiliyor. Burada iki temel finansal araca dikkat çekmek istiyorum. Biri, kredi kartları. Kredi kartlarında 2 trilyona yakın bir hacim var. Bunun yanında taşıt kredileri de çok popüler. Taşıt kredilerine baktığımızda kredi kartı hacminin yanında 283 milyar liralık bir kredi hacmi var ve kredi kartları hacminin sadece yüzde 20’sini oluşturuyor. Diğer taraftan bir yıl öncesine göre büyüme hızlarına baktığımızda kredi kartlarında yüzde 93 büyüme var. Taşıt kredilerinde ise yüzde 42 büyüme var. Kredi kartlarında çok daha düşük faizle fonlama olduğunu görüyoruz. Bu da talebi teşvik ediyor. Uzun zamandır kredi kartlarına kısıtlama getirilmesi yönünde beklenti var ama bir türlü düzenleme yapılmıyor. En son Garanti BBVA Genel Müdürü bir açıklama yapmıştı, o da bu konuyu gündeme getirdi. Ben de bunu tekrar vurgulamak istiyorum.”

FİNANSMAN ŞİRKETLERİ EMNİYET SUPABI

Karadağ, piyasa dinamikleri açısından taşıt kredilerinin önemine de dikkat çekerek, burada da finansman şirketlerine iş düştüğünü söyledi. Finansman şirketlerinin bir emniyet supabı olarak değerlendirilebileceğini kaydeden Karadağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Geçmişte kullandırılan kredilerin hep farklı alanlara gitmesi, bunun dövize kayması veya gayrimenkule kayması, bu şekilde verimsiz alanlarda kullanılması, talebi arttırması gibi konuları tartışıyorduk. Finansman şirketleri kredileri nakit olarak vermezler, satıcıya verirler, doğrudan bir mala verirler; yani ticareti finanse ederler. Onun için finansman şirketlerinin faaliyetleri çok önemlidir. Ama Türkiye’de baktığımızda, finansman şirketleri maalesef finansal sektörün sadece yüzde 2’sini karşılıyor. Banka dışı finans kurumlarını toplasak yüzde 6’lara ancak ulaşabiliyoruz. Dünyada banka dışı finans kurumların payı finansal sektörde yüzde 41’lerde. GSMH sıralamasında dünyanın ilk 20’sine giriyoruz, ama finansal varlıklar arasında karşılaştırma yaptığımızda dünyada 35’inci sıradayız. Kişi başına düşen finansal varlık açısında bir karşılaştırma yaptığımızda da 47’inci sıraya düşüyoruz. Demek ki bu sektörün geliştirilmesi gerekiyor. Şu anda maalesef ülkede finansal sektörde tek ve yegane hakim, bankalardır. Ne zaman finansal krizler olduysa oralarda finansman şirketleri gelişmiştir, bizde de öyle olmuştur.”

İLGİLİ HABERLER