AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Fırat Kuruca, Merkez Bankası’nın faiz artırım kararının BES getirilerine etkisini değerlendirdi. Kuruca, “Merkez Bankası’nın kararının özellikle TL varlıkları destekleyici karar olduğunu düşünüyorum” dedi.
Editör: AYTAÇ NALLAR
AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Fırat Kuruca, Merkez Bankası’nın faiz artırım kararının TL varlıklarını destekleyici yönde karar olduğunu, bunun da emeklilik fonlarının getirilerini olumlu etkileyeceğini söyledi.
Fırat Kuruca, Merkez Bankası’nın (MB) faiz artırım kararının BES getirilerine etkisini değerlendirdi. Gerek bireylerin tercihi gerekse de emeklilik şirketlerinin yönlendirmesi ile BES’te üç, dört varlık sınıfına yatırım yapıldığını belirten Kuruca, öncelikli varlık sınıflarının; hisse senedi, sabit getirili hazine bonosu, özel sektör tahvilleri, yabancı para ağırlıklı olarak da altın, Eurobond fonları olduğunu ifade ederek, “Yatırımların yüzde 50’si TL varlıklar, yüzde 50’si de yabancı para ağırlıklı varlıklardı. Merkez Bankası’nın bu kararı özellikle TL varlıkları destekleyici karar olduğunu düşünüyorum. Hisse senedi piyasasını, sabit getirili özel sektör tahvili olsun, kamu tahvilleri olsun; orayı destekleyici olduğunu düşünüyorum. Orta uzun vadedeki etkisi daha önemli olacaktır; kısa vade açısından. Çünkü Türkiye’nin daha rasyonel bir ekonomi yönetimine geçmesi ve enflasyonu düşürüp daha yönetilebilir ve ekonomik noktasına gelmesi her zaman Türk varlıklarını destekleyecektir” dedi.
YATIRIMCILAR SEPET OLUŞTURMALI
Fırat Kuruca, BES’e uzun vadeli bakılması gerektiğini, son bir sene içinde yüzde 90’lık bir getiri olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Yüzde 90’lık getiri BES’in ortalama getirisidir. Kimi zaman altın fonları, kimi zaman hisse fonları çok öne çıkıyor. Dönemlere göre değişebiliyor. O yüzden biraz sepet yapmakta fayda var. Çünkü her zaman en iyi getiriyi yapan fonda olmak mümkün değil. Sepet yapıp aslında her zaman iyi getiren bir fonda olabilirler. Ana varlık sınıfları hissedir, kamu borçlanma araçlarıdır. Biraz altın, biraz yabancı para dış borçlanma gibi. Tabi bu kişilerin risk iştahına bağlı. Riske yatkın olan katılımcılar biraz daha yabancı para ve hisse ağırlıklı düşünebilirler. Riskten uzak kalmak isteyenler TL ağırlıklı ve sabit getirili fonları düşünebilir. Mesela likit fonlar, kamu fonları, özel sektör tahvili fonlar, son üç beş senede çok iyi dönemler yaşamadı ama mesela son dönemde son derece iyi potansiyellerini ortaya koyuyorlar. Sepet yapıp uzun vadeli bakmakta fayda olur diye düşünüyorum. Çok kısa vadeli hareketler çok etkilemiyor uzun vadedeki performansı.”