2040 yılına kadar dünya kaynaklarının 2,3 katını tüketeceğiz. Ancak geri dönüşümün büyümesi sınırlı sigorta kapasitesi nedeniyle tehdit altında. Sigortacılar geri dönüşümü sigortalatma konusunda isteksiz. Geri dönüştürülmüş malzemelerin yüksek yanıcılık özelliğinden dolayı sigorta şirketleri teminat vermekten kaçınıyorlar. Swiss Re, AXA soruna çözüm için ortak rapor hazırladı.
Sürdürülebilirlik konusunda ciddiysek, daha fazla geri dönüşüm yapmamız gerekiyor… Malzeme geri dönüşümü, hem döngüsel ekonominin hem de sürdürülebilir tüketimin kritik bir kolaylaştırıcısı olarak geniş çapta kabul ediliyor. Küresel olarak, kaynak tükenmesini dizginlemek ve gezegen sınırlar içinde kalmak için 2040 yılına kadar mevcut seviyelere göre yüzde 55 oranında ilave bir geri dönüşüm oranı gerekli olacak.
Bu da tüketilen tüm kaynakların yüzde 90’a kadarının geri dönüştürülmesi gerekeceği anlamına gelir. Bu hedeflerin karşılanması, 50 milyar tona kadar karbondioksit (CO2) emisyonundan veya Paris Anlaşması şartlarında ifade edildiği gibi kalan karbon bütçesinin yüzde 15’ine kadar tasarruf sağlayacaktır.
Swiss Re, AXA, Ikano ve Ingka işbirliği yaparak, risk önleme ve hafifletme konularına daha fazla odaklanmanın, sigorta endüstrisini desteklemede nasıl bir katalizör olabileceğini açıklayan ortak bir rapor geliştirdi. ‘Ne Varsa Onu Getirir: Döngüsel Ekonomiyi Güvence Altına Almak’ başlıklı rapor, çarpıcı analizler içeriyor. İşte, o rapordan, çarpıcı satır başları.
SİGORTACILAR NEDEN İSTEKSİZ?
İyi desteklenen ve geliştirilmiş geri dönüşüm altyapıları önemli bir önkoşuldur. Hızla gelişen düzenlemeler, atık üretimi, depolama sahası yönetimi, ambalaj tasarımı ve yaşam döngüsü yönetimine ilişkin AB direktifleri gibi geri dönüşüm kapasitesinin artırılması ihtiyacına neden oluyor. Şirketler, işlenmemiş ve yenilenemeyen hammadde kullanımını azaltmak için çalışma yöntemlerini yeniden düşünerek döngüsel ekonomiyi giderek daha fazla benimsiyor.
Sigorta sektörü, kapasite sağlayarak ve şirketlerin finansmana erişimini kolaylaştırarak bu döngüsel devrimde rol oynuyor. Reasürans ve sigorta şirketleri, geçmiş deneyimler ve çok sayıda yangın kaybının etkisiyle, geri dönüşümcülere yönelik sınırlı mülkiyet sigortalanması yönündeki günümüz eğilimini tersine çevirmek için çalışıyor. Geri dönüşüm işinin yangın tehlikeleri konusunda zayıf bir geçmişi vardır ve sigortalanması zordur. Zor ama imkansız değildir…
Döngüsel iş modelleri önemli kolaylaştırıcısı olmasına rağmen geri dönüşüm oranları hayal kırıklığı yaratacak kadar düşük. Tüketimin gezegen sınırları içerisinde kalabilmesi için küresel geri dönüşümün önümüzdeki 10 yılda üç kat artması gerekiyor. Önemli bir zorluk; geri dönüşümün yangın tehlikesi oluşturabilmesidir. Kağıttan giysiye, elektrikli eşyalara kadar büyük yanıcı malzeme yığınları işlenmeyi bekliyor. Pek çok depo ve tesisin yangın nedeniyle kaybolması, sigorta şirketlerinin teminat sağlama konusunda ihtiyatlı olmasına neden oldu.
2040’A KADAR 2,3 KATINI TÜKETECEĞİZ
Raporda, temel çıkarımlara da yer veriliyor. Bunlar satır başları ile şöyle:
- Doğrusal iş modelleri sürdürülebilir değil ve değişmeliyiz. 2040 yılına kadar dünya kaynaklarının 2,3 katını tüketeceğiz. Geri dönüşüm, doğrusal bir iş modelinden döngüsel bir iş modeline geçişi sağlar ve geri dönüşüm oranlarını yüzde 80-90’a yükseltir. 2040, sürdürülebilir iş uygulamalarına ulaşmanın anahtarı olacak.
- Geri dönüşüm önümüzdeki 20 yılda önemli ölçüde büyüyebilir. Büyük şirketlerin döngüsellik hedeflerini taahhüt ettiğini görüyoruz. Bu tür taahhütler, geri dönüşümü zorunlu kılan yeni ortaya çıkan mevzuatla desteklenmektedir. Artan geri dönüşüm oranlarının 2040 yılına kadar yaklaşık 2 trilyon ABD doları civarında yatırım gerektireceği tahmin edilmektedir.
- Ancak geri dönüşümün büyümesi sınırlı sigorta kapasitesi nedeniyle tehdit altında olabilir. Sigortacılar sıklıkla geri dönüşümü sigortalatma konusunda isteksizdir. Geri dönüştürülmüş malzemelerin yüksek yanıcılık özelliğinden dolayı sigorta şirketleri teminat vermekten kaçmaktadırlar. Bu büyük kayıplar, geri dönüşümcüler için sınırlı teminat ve yüksek primlerle sonuçlanmıştır.
RİSK YÖNETİMİNDE İŞBİRLİKLERİ ŞART
- Gerekli risk yönetimi uygulamalarına ilişkin farkındalık geliştirilmeli ve ele alınmalıdır.
- Uygun önleyici tedbirlerin finansmanı bazen eksik olabiliyor. Geri dönüşüm endüstrisi şu anda, genellikle başlangıçta planlanmayan, pahalı risk yönetimi tedbirlerini finanse etmekte zorlanan mikro ve orta ölçekli şirketlerin hakimiyetinde. Koruyucu maliyetler, önlemler geri dönüşüm fiyatlarına yansıyabilir ve sonuçta ekonomiye yayılabilir.
- Geri dönüşüm varlıklarının sigortalanabilirliğini ve işletilebilirliğini geliştirmek ve sürdürmek için değerlendirmeler temel olmaya devam edecektir.
- İyileştirilmiş risk anlayışının yanı sıra yakın paydaş işbirliği sigortalanabilirliği artırabilir ve büyümeyi mümkün kılabilir. Güçlü risk yönetiminde işbirlikleri büyük kayıpları önleyebilir ve uygun korumayı sağlayarak riski iyileştirebilir.