Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar, elektronik imza kanununda banka teminat mektubu dışındaki teminat senetlerinin elektronik olarak imzalanamayacağına dair hüküm olmasını eleştirerek, “Elektronik ihalelerde kefalet senedi düzenleyemez hale geldik” dedi.
Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar, finansın geleceğinin daha hızlı mevzuatsal adımların atılmasında yattığını, çözülmeyi bekleyen çok küçük sorunların bile sistemin durmasına neden olabildiğini söyledi. Yaşar, 2014 yılından itibaren finansal sigortalar alanlarında bazı mevzuat düzenlemelerinin yapıldığını belirterek, bina tamamlama sigortasıyla başlayan sürecin 2017 yılında kamu ihale kurumunun kefalet sigortalarını ve kefalet senetlerini, banka teminat mektubuna eşdeğer olarak atamasıyla devam ettiğini kaydetti.
3 MİLYAR TL TEMİNAT SAĞLADIK
2018’de Quick Sigorta ile birlikte bu alana giren kimi sigorta şirketleriyle birlikte Türkiye’de sigorta sektörünün yeni bir geleceği olduğunu ortaya koyduklarını ifade eden Yaşar, “Sadece bizim şirketimiz kefalet senetlerinde 3 milyar TL’ye yakın bir teminat sağlayarak iş insanlarımızın, reel ekonominin bankalardaki limitlerini nakdi limit olarak kullanabilmesine imkan sağladı. Bu aynı zamanda sigortacılar için de yeni sigortalanabilir alanlar oluşturuyor” dedi.
HIZLI MEVZUATSAL ADIMLARIN ATILMASI GEREKİYOR
Ahmet Yaşar, Türkiye’de banka dışı finans alanının tamamının yüzde 15’lerde, sigortacılık sektörünün de yüzde 5’lerde olduğuna değinerek, şunları söyledi:
“Avrupa’da sadece sigorta bile yüzde 20’lerde. Dolayısıyla bu alanın büyümesi lazım. Finansın geleceği biraz daha hızlı mevzuatsal adımların atılmasında yatıyor. Çünkü çözülmeyi bekleyen çok küçük sorunlar bile sistemin durmasına neden olabiliyor. Örneğin, elektronik imza kanununda, banka teminat mektubu dışındaki teminat senetlerinin elektronik olarak imzalanamayacağına dair bir hüküm olması, bizi elektronik ihalelerde kefalet senedi düzenleyemez hale getirdi. Bunu hep birlikte çözmeye çalışıyoruz ama bazen de takılıyoruz.”
YENİ FON YARATMA KAPASİTELERİ SUNDUK
Ahmet Yaşar, Finansın Geleceği Zirvesi’nde yaptığı konuşmada kefalet sigortaları kapsamında da çok sayıda ürün geliştirdiklerini vurgulayarak, bu konuda da şu açıklamaları yaptı:
“Bu çeşitlilik sadece banka teminat mektuplarına eşdeğer kefalet senetleriyle sınırlı değil. Mesela Varlığa Dayalı Menkul Kıymet Sigortası’yla halka arzların başarılı bir şekilde gerçekleşmesini sağladık. Yeni fon yaratma kapasiteleri sunduk. Bina tamamlama sigortaları sayesinde vatandaşın tek başına çözemeyeceği konulara destek verdik, farkındalığı artırdık. Vatandaşa, mutlaka bu belgeyi ilgili kişiden istemesini söyledik. Siber sigortalar başta olmak üzere tüm çalışmalarımızda sürdürülebilirliği sağlayan ürünlere ağırlık verdik.”
ALACAK SİGORTALARI BANKALAR TARAFINDAN KABUL EDİLMELİ
Ahmet Yaşar, alacak sigortaları konusuna da değinerek, bu konuda şu açıklamaları yaptı:
“Dünyada 6,5 milyar avroluk bir prim hacmi varken Türkiye’de henüz 44 milyon avro civarında. Burada tabii devletimizin desteğiyle yükselen bir ivme var. Özellikle pandemi döneminde KOBİ’lerin ihtiyacıyla birlikte hacimler 25 milyondan 125 milyona yükseltildi. Başvuru prosedürü ise son derece kolay. Yalnızca alacak sigortalarının yurt dışında olduğu gibi burada da bankalar tarafından teminat olarak kabul edilmesi sorunu çözüldüğünde daha da iyi olacak. Bu sayede hacim yaratılıp iş insanları desteklenmiş de olacak.”