Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Atilla Benli, Ekonomi Reformları kapsamında sigortacılık ve BES’te yapılacak düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulundu. Atilla Benli, 18 yaş altının BES’e girmesini değerlendirerek, “Çocuklar için açılan kumbara gibi, BES kumbarası, devlet de yüzde 25 katkı yapıyor. Bu çok önemli bir katkı, üstelik de tabana yayılan bir destek. Bu reform paketinde esnafa, KOBİ’lere destek çıktı; burada çocuklarımıza olan desteği de netleştirmek isterim” dedi.
Editör: Aytaç NALLAR
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, Ekonomi Reformları kapsamında sigortacılık ve BES’te yapılacak düzenlemelerin en geç yılın ilk yarısının sonuna doğru çıkacağını söyledi. Atilla Benli, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan Ekonomi Reformları kapsamında sigortacılık ve BES’te yapılacak düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulundu.
18 yaş altının BES’e girmesine imkan tanınmasının 23 milyon kişiyi ilgilendirdiğini, bugün için sistemde 12.6 milyon katılımcının bulunduğunu, bunun üzerine 23 milyon kişilik yeni bir potansiyel yaratıldığını söyledi. Benli, 18 yaş altının BES’e girmesini, “Sigorta sektörü olarak biz tasarruf bilincinin küçük yaşta edinilmesi ve birey haline gelindiğinde bilinçli bir şekilde değerlendirilmesi konusunu geleceğe dönük yatırımların kalıcı olması açısından çok önemli buluyoruz” diyerek, değerlendirdi.
İkincil Düzenlemeleri SEDDK Çok Hızlı Şekilde Yapacaktır
Düzenlemelerin takvimi hakkında da bilgi veren Atilla Benli, BES kanununa ek madde ile düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“İkincil düzenlemeleri SEDDK çok hızlı şekilde yapacaktır. Sigorta sektöründe son dönemlerde yapılan en önemli reformlardan biri de SEDDK’nın kurulması. Hızlı bir şekilde aynı bankacılık sisteminde olduğu gibi sigortacılık sektöründe de düzenlemeler çıkartabilecek bir kurulumuz var. Bu çerçevede Cumhurbaşkanımızın açıkladığı reform paketinin amacından ve mantığından uzaklaşmadan, ikincil düzenlemelerin en geç ilk yarı sonuna kadar çıkacağını düşünüyorum. Bizler zaten bunu çok uzun zamandır konuşuyorduk, tartışıyorduk, bekliyorduk. Sektörümüz de bu çerçevede ürünlerini hemen halkın hizmetine sunacaklar.”
İlk Etapta 3 Milyon Genç Sisteme Kazandırılacak
Atilla Benli, “18 yaş altının sisteme girmesi BES’e ne kazandıracak?” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “Bazı simülasyonlar yaptık. Bu simülasyonlar da 2,5-3 milyon kadar katılımcının kısa dönemde sisteme dahil olacağını; bunların, 5 ila 10 yıl arasında da 30 milyar lira civarında tasarruf yapacağını öngördük. 18 yaş altından 2,5- 3 milyonunun sisteme kazandırıldığını düşünürsek, bunun, sistemde 30 milyar civarında minimum bir fon artışına neden olacağını bekliyoruz. Ayrıca, bu uygulama ile yeni doğan bir bebeğe doğrudan BES sözleşmesi hediye edilebilecek ki, bizde hediye geleneği vardır. Bunu da geleceğe dönük, daha kalıcı ve tasarruf bilincini artıracak şekilde düşünün. 5-6 yaşında tasarruf sistemi ile tanışan bir çocuk, 18 yaşına geldiğine farklı bakacaktır sisteme; 20’li yaşlarda işine başladığında, bunun devamını kendi getirecektir.”
Atilla Benli, 18 yaş altına yönelik uygulama ile şu anda 30-35 yaş civarında kümelenmiş BES katılımcılarını ilk etapta 20’li yaşlara çekileceğini, sonrasında da 18’li yaşlara doğru zorlayacağını belirterek, “Bu çerçevede çok önemli bir reform” dedi.
BES Kumbarası, Devlet de Yüzde 25 Katkı Yapıyor
Atilla Benli, 18 yaş altına da yüzde 25 devlet katkısı olacağına değinerek, “Siz 100 lira vereceksiniz devlet de 25 lira ekleyecek. Bunun da ötesinde, geçen yılın getirilerine bakarsak TÜFE’nin 9 puan üzerinde ilave bir getirisi var sistemin. Kuruluşundan itibaren Emeklilik Gözetim Merkezi verilerine göre bakarsak endekslere, hem TÜFE’nin çok üzerinde hem dövizin üzerinde getirileri olan bir sistem” dedi.
Atilla Benli, 18 yaş altının BES’e girmesini, “Çocuklar için açılan kumbara gibi, BES kumbarası, devlet de yüzde 25 katkı yapıyor” şeklinde nitelendirerek, şunları söyledi: “Bu çok önemli bir katkı, üstelik de tabana yayılan bir destek. Bu reform paketinde; esnafa, KOBİ’lere destek çıktı. Burada çocuklarımıza olan desteği de netleştirmek isterim. Ailelerin en büyük kaygısı, çocuklarının gelecek kaygısıdır. Bu gelecek kaygısına, devlet yüzde 25 katkı yaparak, ‘siz ne veriyorsanız ben de yüzde 25 destek veriyorum’ diyor.”
Talep, Vakıf ve Sandıklardan Geldi
Atilla Benli, BES’e yönelik yapılacak düzenlemelerden birinin de vakıf ve sandık, dernek üyelerinin 2023 sonuna kadar BES’e girmesine imkan tanınması olduğunu da kaydederek, bu konuda şu açıklamaları yaptı:
“2017 yılına kadar, otomatik katılım sistemi devreye girene kadar, vakıf ve sandıklara devlet bir hak tanımıştı. Bireysel emeklilik sistemine geçtiği takdirde belirli vergi avantajları ve devlet katkısından yararlanma imkanı tanınmıştı. Şimdi aynı hakkı yeniden tanıyorlar. O süre içerisinde BES’e giremeyen, sistemin dışında kalmış vakıf ve sandıklarımız var ve bunlardan da talep var. Bildiğim kadarıyla 50’yi aşkın vakıf ve sandıklarımız var. Bunlar isteğe bağlı olarak tekrar bu haktan yararlanacak. Bu 50’yi aşkın vakıf kendi katılımcılarıyla görüşerek, genel kurul kararını alarak, bireysel emeklilik sistemine, vergi ve devlet katkısı avantajından faydalanarak girebilecek. Bu vakıf ve sandıkların katılımcılarının biriktirdiği 50 milyar liralık bir fon var. Bunun üzerine BES’ten, TÜFE’nin yüzde 9 üzerinde getiri ve yüzde 25 devlet katkısı alacaklarını düşünecek olursak, büyük bir fırsat. Zaten bu talep uzun süredir vakıf ve sandıklardan geliyordu.”
Eğitim, Hayat, Sağlık Sigortaları BES’e Entegre Edilecek
Atilla Benli, reformlar içinde yer alan sağlık, eğitim, hayat sigortalarının BES’e entegre edilmesi ile ilgili de açıklamalar yaptı. BES ve otomatik katılım sisteminin, gelişmiş ülkelerde tasarruf sisteminin parçası olduğuna değinen Benli, bu konuda da şunları söyledi:
“Bizde eksik olan bir taraf var. BES’ten emekli olanlar ne yapıyor; ya birikimini topluca alıyor ya da farklı şekillerde değerlendirerek o parayı emeklilik döneminde kendisine destek olması için kullanmaya çalışıyor. Burada hayat sigortaları, yani irat sigortaları ile bütünleşik bir BES sayesinde; kişiler, aynı sosyal güvenlik kurumundan aldıkları emeklilik maaşına dönüşecek bir yapı olacak. Bu yapı, sağlık, eğitim gibi sigortalarla desteklenerek, katılımcıların sosyal anlamdaki gereksinimlerini karşılayacak hale gelecek.”