spot_img
Pazartesi, Ağustos 18, 2025

GÜNCEL HABERLER

QCAR Mobilite Erzurum’da

0
Maher Holding’in mobilite alanındaki yenilikçi araç kiralama markası QCAR Mobilite, Türkiye genelindeki büyümesini sürdürüyor. 11 Ağustos 2025’te Erzurum’da gerçekleştirilen açılışla birlikte marka, toplamda 34’üncü...

AXA Türkiye AXA Grubu’nun PlanNet İnisiyatifine dahil oldu

0
Sürdürülebilir sigortacılık alanındaki kararlı adımlarıyla öne çıkan AXA Türkiye, AXA Grubu’nun vizyoner girişimi PlanNet inisiyatifine dahil edilerek global yeşil dönüşümün aktörlerinden biri haline geldi....

Anadolu Sigorta’dan 100. yıla özel 100.000 fidan

0
Anadolu Sigorta, 100. kuruluş yılı kapsamında TEMA Vakfı ile anlamlı bir iş birliğine imza attı. Şirket, çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlamak ve gelecek nesillere yaşanabilir...

TSB, Sürdürülebilir Yeşil Büyüme ve İklim Politikaları Çalıştayına katıldı

0
TSB Genel Sekreter Yardımcısı Atilla Oksay, Ankara'da gerçekleşen "Sürdürülebilir Yeşil Büyüme ve İklim Politikaları Çalıştayı"na katıldı. İklim Kanunu Çalıştayı’nda ülkemizin 2053 net sıfır emisyon...

Quick Finansall Ekosistemi Erzurum’da anlatıldı

0
Maher Holding Sigorta Grubu, bir süredir devam ettirdiği Quick Finansall Toplantılarının sonuncusu Erzurum'da 11 Ağustos 2025 tarihinde gerçekleştirdi. (BASIN BÜLTENİ) Hürriyet Gazetesi Yazarı Noyan Doğan'ın...

Neova Sigorta’dan NeoSiber Güvenlik sigortası

0
Neova Sigorta, artan siber risklere karşı işletmeler ve bireyleri NeoSiber Güvenlik Sigortası ile teminat altına alıyor. Yenilikçi ürün, sadece hasar anında değil, potansiyel tehditlere karşı...

Quick Sigorta Artvin Motofest

0
Quick Sigorta 13. Artvin Motofest, Kafkasör Yaylası’nın büyüleyici doğası eşliğinde, 8-10 Ağustos tarihleri arasında yoğun katılımla gerçekleşti.  (BASIN BÜLTENİ) Quick Sigorta 13. Artvin Motofest, 8...

QCAR Mobilite Samsun’da

0
Maher Holding’in yenilikçi araç kiralama markası QCAR Mobilite, Karadeniz’deki ilk şubesini açtı. 6 Ağustos’ta Samsun Atakum’da gerçekleşen yeni şube açılışıyla birlikte marka, Türkiye genelindeki...

RS Oto Ekspertiz, Otostat’ı teknolojiyle tanıştırdı

0
RS Oto Ekspertiz, Sancaktepe Otostat’daki açılışla ekspertiz hizmetlerinde yeni bir dönemin kapılarını araladı. RS Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Ünaldı ile RS Oto...

Quick Sigorta Sinop’ta

0
Quick Sigorta, yaz boyunca Türkiye’nin farklı şehirlerinde düzenlediği sosyal etkinliklere bir yenisini daha ekledi. 4-6 Ağustos tarihleri arasında Sinop’ta gerçekleştirilen Quick Sigorta Şehir Festivali,...
GenelEmniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır. Peki, emniyet kemerinin takılmamasının trafik kazalarındaki kusur oranına etkisi nedir? Trafik kazalarında emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi? Yargıtay’ın kusur yönünden verdiği içtihatlar nelerdir?

Günümüzde trafikte kullanılan araçların sayıları hızla artmakta. Buna paralel olarak da trafik kazaları da artış göstermekte. Trafik kazalarının sonucunda zarar gören veya bunların aileleri tarafından maruz kaldıkları gelir kaybı telafisi amacıyla tazminat davaları açılmakta. Bu tazminat davalarında ön plana çıkan hususlardan biri de zarar görenin araç içinde emniyet kemerini takıp takmamış olması hususudur.

Emniyet kemerinin yararı birçok kazada gözle görülebilecek boyutlardadır. Özellikle ölüm ve ağır yaralanmanın meydana geldiği çarpma durumundaki kazalarda emniyet kemerinin önemi daha da ön plana çıkmaktadır. Araç içinde emniyet kemerinin takılması hayati derecede etkilidir.

Zarar Görenin Kusura Katılımı, Kusur Oranının Belirlenmesi

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca yapılan bilimsel çalışmalar ve araştırmalar da emniyet kemerinin ölüm ve yaralanma olaylarını ciddi oranlarda azalttığını ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır.

Trafik kazalarından kaynaklı olarak açılan tazminat davalarında müterafik kusur, zarar gören kişinin zararın meydana gelmesinde veya mevcut zararın artmasında etkisinin olduğu durumlarda tartışılır. Burada tartışılan konu ise zarar görenin kusura katılımı ve kusur oranının belirlenmesidir. Yani müterafik kusurun olup olmadığıdır.

Yargıtay’ın Verdiği Kararlar

Müterafik kusur, zarar gören kişinin kendisine karşı işlenen haksız fiilden bir zarar doğmasına veya zararın artmasına neden olmasıdır. Müterafik kusurun bulunduğu durumlarda Türk Borçlar Kanunu 52. madde gereğince indirim yapılabilmektedir. Madde; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir” İfadesi yer almaktadır.

Bu kanuna göre maddi tazminattan makul oranda hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay’ın müterafik kusur yönünden verdiği içtihatlar da bu yöndedir.

Kanun Koyucu Kusur Oranını Kesin Olarak Belirlememiştir

Özetlemek gerekirse; kaza sırasında zararın meydana gelmesini önleyecek güvenlik tedbiri olan emniyet kemerinin takılmamış olmasının müterafik kusurun tespiti açısından önem arz etmektedir. Ayrıca Borçlar Kanununun 52. maddesi uyarınca maddi tazminattan makul oranda indirimin gerekip gerekmediğinin tartışılması gerekir. Mahkemelerin bu hususta detaylı bir inceleme yapması ve dosyada yer alan tüm delilleri tartışması gerekir. Çünkü kanun koyucu müterafik kusur oranını kesin olarak belirlememiştir.

Bu durumun hakkaniyete uygun olması bakımından Yargıtay her olayda istikrarlı ve yerleşik içtihatları ile oranı yüzde 20 olarak sabitlemiştir. Ancak hakimlerin, her olayın oluşuna ve zarar görenin, zararın artmasındaki rolüne göre karar vermelidir. Takdiri indirim veya artırım oranlarının hakimler tarafından hakkaniyetli bir şekilde yapılacak değerlendirme sonucunda belirlenmesi gerekmektedir.

İLGİLİ HABERLER