spot_img
Cuma, Nisan 18, 2025

GÜNCEL HABERLER

2. elde bahar yüzünü göstermeye başladı

0
Quick Finans’ın SmartIQ iş birliğiyle yayınladığı 2. El Oto Raporu’nun Mart ayına ait verilerinin yer aldığı güncel sayısında, sektöre dair en yeni trendler paylaşıldı. 0...

Burak Bayhan Sompo Sigorta’da

0
Sompo Sigorta’nın Satış ve Pazarlamadan Sorumlu yeni Genel Müdür Yardımcısı, finans sektörünün deneyimli isimlerinden Burak Bayhan oldu. Bayhan, uzun yıllara dayanan bankacılık ve sigorta...

HDI Sigorta, “Güçlü Kahraman” acentelerini Gaziantep’te ağırladı

0
HDI Sigorta, üstün performans sergileyen acentelerini ödüllendirmeye devam ediyor. Şirket, 2024 yılı üretim ve büyüme kriterlerini başarıyla karşılayarak “Güçlü Kahraman” unvanını kazanan 60 seçkin...

Magdeburger acenteleri ile Dubai’de bir araya geldi

0
Magdeburger Sigorta, güçlü acente ağı ile başarılarını birlikte kutlamaya devam ediyor. 2024 yılının ikinci yarısında düzenlenen kampanya kapsamında üstün başarı gösteren acenteler ile 10-13...

Anadolu Sigorta, 100. yılını görkemli bir gala ile kutladı

0
Türkiye'nin ilk ulusal sigorta şirketi Anadolu Sigorta, 100. yılını 11 Nisan Cuma günü, Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde düzenlenen bir etkinlikle kutladı. Sanat-sahne yönetmenliği ve...

AXA Sigorta Kupa Voley şampiyonları belli oldu

0
Türkiye'de 130 yılı aşkın süredir sigorta sektörüne öncülük eden AXA Sigorta, "İnsanlığın gelişmesi adına insanlar için değerli olanı korumak" misyonuyla Türk sporunun sürdürülebilirliğine ve...

VHV Reasürans’tan kurumsal sosyal sorumlulukta akademik iş birliği

0
VHV Reasürans, Almanya'nın saygın ESCP İşletme Okulu'nda eğitim gören beş yüksek lisans öğrencisiyle yürüttüğü Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) projesini başarıyla tamamladı. Bu iş birliği,...

Anadolu Sigorta, Marmara Üniversitesi işbirliği

0
Anadolu Sigorta, sigortacılık sektörünün gelişimine ve istihdamına katkı sağlamak amacıyla Marmara Üniversitesi ile önemli bir iş birliğine imza atıyor. 24 Mart Pazartesi günü gerçekleşen...

Quick Finans’tan yeni sistem çözümleri

0
Türkiye’de ilk defa banka şubesi dışında ve satış anında kredi kullandırılması süreç ve teknolojilerini geliştirerek dijital bir devrimi başlatan Finansman Şirketleri Sektöründe, Yeni Nesil...

TSB’den “Sürdürülebilirlik Kılavuzu”

0
Türkiye Sigorta Birliği (TSB), sektörün çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanlarındaki dönüşümünü hızlandırmak amacıyla "Sigorta Sektörüne Yönelik Sürdürülebilirlik Kılavuzu"nu kamuoyuyla paylaştı. Türkiye sigorta sektörünün sürdürülebilirlik...
GenelEmniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır. Peki, emniyet kemerinin takılmamasının trafik kazalarındaki kusur oranına etkisi nedir? Trafik kazalarında emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi? Yargıtay’ın kusur yönünden verdiği içtihatlar nelerdir?

Günümüzde trafikte kullanılan araçların sayıları hızla artmakta. Buna paralel olarak da trafik kazaları da artış göstermekte. Trafik kazalarının sonucunda zarar gören veya bunların aileleri tarafından maruz kaldıkları gelir kaybı telafisi amacıyla tazminat davaları açılmakta. Bu tazminat davalarında ön plana çıkan hususlardan biri de zarar görenin araç içinde emniyet kemerini takıp takmamış olması hususudur.

Emniyet kemerinin yararı birçok kazada gözle görülebilecek boyutlardadır. Özellikle ölüm ve ağır yaralanmanın meydana geldiği çarpma durumundaki kazalarda emniyet kemerinin önemi daha da ön plana çıkmaktadır. Araç içinde emniyet kemerinin takılması hayati derecede etkilidir.

Zarar Görenin Kusura Katılımı, Kusur Oranının Belirlenmesi

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca yapılan bilimsel çalışmalar ve araştırmalar da emniyet kemerinin ölüm ve yaralanma olaylarını ciddi oranlarda azalttığını ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır.

Trafik kazalarından kaynaklı olarak açılan tazminat davalarında müterafik kusur, zarar gören kişinin zararın meydana gelmesinde veya mevcut zararın artmasında etkisinin olduğu durumlarda tartışılır. Burada tartışılan konu ise zarar görenin kusura katılımı ve kusur oranının belirlenmesidir. Yani müterafik kusurun olup olmadığıdır.

Yargıtay’ın Verdiği Kararlar

Müterafik kusur, zarar gören kişinin kendisine karşı işlenen haksız fiilden bir zarar doğmasına veya zararın artmasına neden olmasıdır. Müterafik kusurun bulunduğu durumlarda Türk Borçlar Kanunu 52. madde gereğince indirim yapılabilmektedir. Madde; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir” İfadesi yer almaktadır.

Bu kanuna göre maddi tazminattan makul oranda hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay’ın müterafik kusur yönünden verdiği içtihatlar da bu yöndedir.

Kanun Koyucu Kusur Oranını Kesin Olarak Belirlememiştir

Özetlemek gerekirse; kaza sırasında zararın meydana gelmesini önleyecek güvenlik tedbiri olan emniyet kemerinin takılmamış olmasının müterafik kusurun tespiti açısından önem arz etmektedir. Ayrıca Borçlar Kanununun 52. maddesi uyarınca maddi tazminattan makul oranda indirimin gerekip gerekmediğinin tartışılması gerekir. Mahkemelerin bu hususta detaylı bir inceleme yapması ve dosyada yer alan tüm delilleri tartışması gerekir. Çünkü kanun koyucu müterafik kusur oranını kesin olarak belirlememiştir.

Bu durumun hakkaniyete uygun olması bakımından Yargıtay her olayda istikrarlı ve yerleşik içtihatları ile oranı yüzde 20 olarak sabitlemiştir. Ancak hakimlerin, her olayın oluşuna ve zarar görenin, zararın artmasındaki rolüne göre karar vermelidir. Takdiri indirim veya artırım oranlarının hakimler tarafından hakkaniyetli bir şekilde yapılacak değerlendirme sonucunda belirlenmesi gerekmektedir.

İLGİLİ HABERLER