spot_img
Pazar, Ocak 26, 2025

GÜNCEL HABERLER

Oğuz Karahançer Generali Sigorta Genel Müdürü

0
Generali Sigorta’nın Genel Müdürlüğü görevine Oğuz Karahançer atandı. (BASIN BÜLTENİ) Kiler Holding ve grup şirketlerinden Ekol Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı’nın Türkiye operasyonlarını devraldığı Generali Sigorta’da,...

Sompo Sigorta Özyeğin Üniversitesi iş birliği

0
Sompo Sigorta, çalışanlarının kariyer gelişimini destekleyen Business Bootcamp Sertifika Programı’nın üçüncü mezuniyet törenini gerçekleştirdi. 10 ana başlık ve 130 saatlik bir eğitim sürecinden oluşan...

QCAR Mobilite Mardin’deki üçüncü şubesini açtı

0
Maher Holding'in en dinamik iştiraklerinden QCAR Mobilite, 2025’e hızlı bir giriş yaparak 18 Ocak’ta Mardin’deki üçüncü, Türkiye genelindeki 16’ncı şubesini açtı. (BASIN BÜLTENİ) Artuklu'da hizmete...

RS’den ekonomiye 3.2 milyar dolar tasarruf

0
RS Otomotiv Grubu, 15 yılı geride bıraktı. 2009’da RS Servis ile “önce onarım” felsefesiyle sürdürülebilirliği ve tasarrufu merkezine alarak yola çıkan şirket, 2025 yılı...

Quick Finans 2. El Oto Raporu 2024 yayımlandı

0
Quick Finans’ın SmartIQ iş birliğiyle yayınladığı 2. El Oto Raporu’nun 2024 yılının genel değerlendirmesine ait verilerinin yer aldığı yılın son sayısında, sektöre dair önemli...

EYT ile iş dünyası kalifiye çalışanlarını kaybetti

0
İşsizlik rakamları Kasım ayında gerilerken, istihdam edilenlerin sayısında düşüş yaşandı. EYT düzenlemesinin iş dünyasında yarattığı etkiler ise kalifiye iş gücü kaybı ve maliyet artışlarıyla...

Neova Sigorta’dan, tamamlayıcı sağlık sigortası

0
Neova Sigorta, sağlık alanındaki güvence anlayışına yeni bir soluk getiriyor. Neova Tamamlayıcı Sağlık Sigortası, yurt dışı muayene, vefa paketi ve sünnet teminatını da kapsayan...

VHV, Avrupa’da 2024’ün reasürans ve sigorta şirketi seçildi

0
VHV Reasürans, Avrupa’nın önemli sigortacılık yayınlarından Insurance Business Review tarafından “Avrupa’da 2024 Yılının Reasürans ve Sigorta Şirketi” ödülüne layık görüldü. (BASIN BÜLTENİ) VHV Türkiye CEO’su...

Hepiyi’den sömestr tatiline özel kampanya

0
Hepiyi Sigorta, 2025 yılının ilk kampanyasında sömestir tatiline özel bir fırsat sunuyor. Kampanya kapsamında, 6 Aylık Hepiyi Premium Yurt Dışı Seyahat Sağlık Sigortası 31...

Quick Sigorta’dan eğitime ve tarıma iki önemli destek

0
Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde, Quick Sigorta tarafından yaptırılacak olan Quick Sigorta Mahmut Erdemoğlu Tarım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Quick Sigorta Mine Erdemoğlu Öğrenci...
GenelEmniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi?

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır. Peki, emniyet kemerinin takılmamasının trafik kazalarındaki kusur oranına etkisi nedir? Trafik kazalarında emniyet kemeri kullanmayan yolcu kusurlu olabilir mi? Yargıtay’ın kusur yönünden verdiği içtihatlar nelerdir?

Günümüzde trafikte kullanılan araçların sayıları hızla artmakta. Buna paralel olarak da trafik kazaları da artış göstermekte. Trafik kazalarının sonucunda zarar gören veya bunların aileleri tarafından maruz kaldıkları gelir kaybı telafisi amacıyla tazminat davaları açılmakta. Bu tazminat davalarında ön plana çıkan hususlardan biri de zarar görenin araç içinde emniyet kemerini takıp takmamış olması hususudur.

Emniyet kemerinin yararı birçok kazada gözle görülebilecek boyutlardadır. Özellikle ölüm ve ağır yaralanmanın meydana geldiği çarpma durumundaki kazalarda emniyet kemerinin önemi daha da ön plana çıkmaktadır. Araç içinde emniyet kemerinin takılması hayati derecede etkilidir.

Zarar Görenin Kusura Katılımı, Kusur Oranının Belirlenmesi

Karayolları Trafik Kanununda ve bağlı yönetmelikte bazı sürücü ve yolcuların emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca yapılan bilimsel çalışmalar ve araştırmalar da emniyet kemerinin ölüm ve yaralanma olaylarını ciddi oranlarda azalttığını ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle birçok Yargıtay kararında bu husus önemle incelenmekte ve tazminat oranlarının belirlenmesinde göz önünde tutulmaktadır.

Trafik kazalarından kaynaklı olarak açılan tazminat davalarında müterafik kusur, zarar gören kişinin zararın meydana gelmesinde veya mevcut zararın artmasında etkisinin olduğu durumlarda tartışılır. Burada tartışılan konu ise zarar görenin kusura katılımı ve kusur oranının belirlenmesidir. Yani müterafik kusurun olup olmadığıdır.

Yargıtay’ın Verdiği Kararlar

Müterafik kusur, zarar gören kişinin kendisine karşı işlenen haksız fiilden bir zarar doğmasına veya zararın artmasına neden olmasıdır. Müterafik kusurun bulunduğu durumlarda Türk Borçlar Kanunu 52. madde gereğince indirim yapılabilmektedir. Madde; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir” İfadesi yer almaktadır.

Bu kanuna göre maddi tazminattan makul oranda hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay’ın müterafik kusur yönünden verdiği içtihatlar da bu yöndedir.

Kanun Koyucu Kusur Oranını Kesin Olarak Belirlememiştir

Özetlemek gerekirse; kaza sırasında zararın meydana gelmesini önleyecek güvenlik tedbiri olan emniyet kemerinin takılmamış olmasının müterafik kusurun tespiti açısından önem arz etmektedir. Ayrıca Borçlar Kanununun 52. maddesi uyarınca maddi tazminattan makul oranda indirimin gerekip gerekmediğinin tartışılması gerekir. Mahkemelerin bu hususta detaylı bir inceleme yapması ve dosyada yer alan tüm delilleri tartışması gerekir. Çünkü kanun koyucu müterafik kusur oranını kesin olarak belirlememiştir.

Bu durumun hakkaniyete uygun olması bakımından Yargıtay her olayda istikrarlı ve yerleşik içtihatları ile oranı yüzde 20 olarak sabitlemiştir. Ancak hakimlerin, her olayın oluşuna ve zarar görenin, zararın artmasındaki rolüne göre karar vermelidir. Takdiri indirim veya artırım oranlarının hakimler tarafından hakkaniyetli bir şekilde yapılacak değerlendirme sonucunda belirlenmesi gerekmektedir.

İLGİLİ HABERLER