Kişiler genellikle iklim değişikliği konusuna 6 psikolojik tepki veriyor. İklim değişikliği konusunda iletişim kurabilmek için kişilerin bu 6 kategoriden hangisine uyduklarını anlamak önemli. Peki, sizin tepkiniz hangisi?
İklim değişikliği söz konusu olduğunda, insanlar kesinlikle ikili bir şekilde sınıflandırılma eğilimindedir; ya bir iklim inananı ya da bir iklim inkarcısısınız. Dünya Ekonomik Forumu’nda yer alan analize göre iklim değişikliğine altı psikolojik tepki veriliyor. İklim değişikliği konusunda iletişim kurabilmek için kişilerin bu 6 kategoriden hangisine uyduklarını anlamak önemli. Yale’in İklim İletişimi Programına göre işte, o 6 kategori:
Alarmlı: Bu insanlar iklim değişikliğinin gerçekleştiğine ve bunun nedeninin insan faaliyeti olduğuna inanıyor. Bununla mücadele etmek için güçlü siyasi ve sosyal eylemleri destekliyorlar.
Endişeli: İnsanlar tarafından yönlendirilen iklim değişikliğine inanıyorlar, ancak sonuçların gelecekte çok uzak olduğunu düşünüyorlar. Bu nedenle bunu bir sorun olarak önceliklendirmiyorlar.
Temkinli: Bu grup hala iklim değişikliği konusunda kararlarını vermedi. Değişen bir iklimin varlığı, nedeni ve sonuçları hakkında soruları var.
Bağlantısız: Bu grup küresel ısınma hakkında çok az şey biliyor ve medyada konuya maruz kalmıyor.
Şüpheli: Bu grup, iklim değişikliğinin gerçekleştiğine veya dünyanın normal döngüsünün çok az risk oluşturan bir parçası olduğuna inanmıyor. Bu insanların genellikle şüpheciler, çünkü çözümlerin; kimliklerine, refahlarına ve ideolojilerine tehdit oluşturduğunu söylüyor.
Küçümseyici: Bu gruptaki çoğu, küresel ısınmanın bir aldatmaca olduğunu öne süren komplo teorilerine inanıyor. İnanmadıkları bir konudan tehdit görmezler.
Analizde görüşlerine ver verilen bilim insanı Katharine Hayhoe, çoğu insanın artık alarmlı ve endişeli gruplara girdiğine inanıyor. Hayhoe, en zorlu grubun, ABD’de nüfusun yaklaşık yüzde 10’unu ve diğer ülkelerde daha azını oluşturan ‘küçümseyiciler’ olduğunu ve bu grubu ikna etmenin imkansız olduğunu söylüyor.
Hayhoe, “2 bin bilim insanının söyleyeceklerini reddedecekler, 2 milyon bilimsel çalışmanın söyleyeceklerini reddedecekler. Kimliklerine ve ideolojilerine tehdit oluşturabileceğini düşündükleri her şeyi reddedecekler” diyor.