İsrail-İran savaşı nedeniyle sigortacılar tetikte. Sigortacılar uzun vadeli riskten ve bunun yaratacağı sonuçlardan endişe duyuyor. Gündemde ise Hürmüz Boğazı’nın kara listeye alınması var. Savaşın sürmesi ve şiddetinin artması halinde gövde ve kargo sigortacıları teminat şartlarını gözden geçirmeye başlayabilir, Körfez’e giden seferler için sigorta faaliyetleri tamamen askıya alınabilir.
SİGORTA GAZETESİ/ÖZEL HABER ANALİZ
Sigortacıların son birkaç yıldır jeopolitik risk olarak nitelendirdiği risk, İsrail-İran savaşı ile üst seviyeye çıktı. Şimdilerde ise global sigorta sektörü yüksek alarmda. İsrail-İran savaşının 4. gününde deniz sigortacılarından havayollarına, ticari sigortacılara kadar tüm kesimler tetikte. Sigortacılar uzun vadeli riskten ve bunun yaratacağı sonuçlardan endişe duyuyor.
Son yıllarda sigortacıların yaptıkları tüm anketlerde jeopolitik riskler üst seviyelerde yer alıyor. AXA Grubu’nun, 11. kez yayınladığı Gelecek Riskleri Raporu’nda, jeopolitik istikrarsızlık; geleceği tehdit eden riskler arasında ikinci sırada yer alırken, benzer şekilde Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayınlanan 20. Küresel Riskler Raporu’nda da devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve dikkate alınması gereken risk olarak öne çıkıyor. Marsh’ın 2025 Siyasi Risk Raporu’nda da artan jeopolitik risk ortamının önceki dönemlere kıyasla ticaret, finans ve yatırım için operasyonel ve stratejik risklerin daha önemli itici gücü haline geldiği vurgulanıyor.
SİGORTACILARIN HÜRMÜZ BOĞAZI ENDİŞESİ
Sigortacıların, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı ile radarına giren jeopolitik riskler, İsrail-İran savaşı ile daha da dikkat çekici hale geldi. Uzmanlar, İsrail ile İran arasındaki savaşın başta deniz sigortaları ve seyahat sigortaları olmak üzere mal sigortaları üzerinde etkisinin yıkıcı olacağını belirtiyor.
Sigortacılar, savaşın, Hürmüz Boğazını da kapsaması halinde sorunun daha da büyüyeceğinden endişe duyuyor. Her gün deniz yoluyla taşınan petrolün üçte biri ve sıvılaştırılmış doğal gazın büyük bir kısmı bu boğazdan geçiyor. Uzmanlara göre, sigortacılar Körfeze giren gemiler için savaş riski primlerinin arttığını belirterek, gemilerin rota değiştirmesinin gündemde olduğunu ve bunun da pahalı bir operasyon olduğunu vurguluyor.
Yine uzmanlara göre, Hürmüz Boğazı’ndaki olası bir drone, füze saldırısı nedeniyle sigortacılar bölgeyi kara listeye alacak. Bu durum beraberinde nakliye maliyetlerini artırırken, savaş risk sigorta primleri de ciddi oranlarda yükselecek. Nitekim son günlerde İngiltere ve Yunan deniz şirketleri, gemileri yüksek riskli sulardan uzak durmaya çağırmaya başladı bile.
SAVAŞ RİSKİ PRİMLERİNDE ARTIŞ BEKLENİYOR
Bu aşamada uzmanlar, savaşın sürmesi ve şiddetinin artması halinde gövde ve kargo sigortacılarını teminat şartlarını gözden geçirmeye ve Körfez’e giden seferler için sigorta faaliyetlerini tamamen askıya almaya itebileceği yönünde uyarıyor.
Endişenin bir başka nedeni de İsrail-İran arasındaki savaşın uzun süreceğine yönelik. Bu durum, ticaret koridorlarını kapsayan bir duruma dönüşmesi halinde sigortacılar, tazminat talepleri ile karşılaşmaktan endişe duyuyor. Uzmanlar, sigorta şirketlerinin havacılık savaş riski teminatlarıyla artan yükümlülüklerle karşı karşıya kalacağını ifade ediyor. Bunun üzerine gelir kaybı talepleri de eklenince sorun daha da büyüyor. Uzmanlar, hava operatörleri için savaş riski ve iş kesintisi poliçelerinde kısa vadeli prim oranlarında ciddi oranda artış bekliyor.
SEYAHAT İPTALLERİ HEM RİSK HEM FIRSAT
İsrail-İran arasındaki savaşın bir etkisi de seyahat sigortalarına yönelik olacak. Ortadoğu’daki binlerce uçuşun iptali veya rota değişimi nedeniyle seyahat iptallerinin artmaya başladığı, bunun da seyahat sigortalarını etkilediği belirtiliyor. Uzmanlar risklerin beraberinde kişisel seyahat sigortalarına talebi de artırdığını vurguluyor. Sigortacılar, seyahat sigortası taleplerinde yüzde 30’ların üzerinde artış olduğuna da dikkat çekiyor.