spot_img
Pazartesi, Aralık 8, 2025

GÜNCEL HABERLER

15 yaş üstü araçlara sigorta ve kredi dönemi başladı

0
Son 5 yıl itibariyle trafiğe kayıtlı otomobil parkının yaş ortalaması; her yıl artarak 2024 itibariyle 14,2’ye yükselmiştir. Taşıt kredileri piyasasında 15 yaş üstü araçlara...

TSB Marmara Üniversitesi Sigortacılık Bölümü öğrencileri ile bir araya geldi

0
TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı ve İnsan Kaynakları Yöneticimiz Seda Uslu, Marmara Üniversitesi Finansal Bilimler Fakültesi Sigortacılık Bölümü öğrencileriyle bir araya geldi. Türkiye Sigorta Birliği...

DASK Tırı İstanbul meydanlarında vatandaşla buluşuyor

0
DASK Tırı, Zorunlu Deprem Sigortası ve deprem bilinci kapsamında İstanbul’un 39 ilçesini kapsayacak altı aylık bir tur gerçekleştirecek (BASIN BÜLTENİ) Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK),...

Hepiyi Sigorta, 2026 Strateji Toplantısını Palandöken’de gerçekleştirdi

0
Hepiyi Sigorta, 27–30 Kasım tarihlerinde Palandöken Sway Hotels’te düzenlediği organizasyonda, 2025 yılının performansını değerlendirirken 2026 yılı strateji ve hedeflerini ele aldı. Organizasyona yaklaşık 200...

Neova Sigorta’dan “Memnuniyetin Sigortası” reklam filmi

0
Neova Sigorta, “Memnuniyetin Sigortası” temalı yeni reklam filmi serisiyle sigortayı bir güven duygusuna, memnuniyeti ise bir yaşam deneyimine dönüştürüyor. Konut, iş yeri ve kasko sigortalarına...

Anadolu Hayat Emeklilik’ten, 3 yeni fon

0
Anadolu Hayat Emeklilik, üç yeni emeklilik yatırım fonuyla bireysel emeklilik dünyasındaki yatırım fırsatlarını çeşitlendirmeye devam ediyor. (BASIN BÜLTENİ) Anadolu Hayat Emeklilik, fon portföyünü yeni alternatiflerle...

Anadolu Sigorta, TSKB’den sürdürülebilir gelecek için işbirliği

0
Kuruluşunun 100. yılını kutlayan Anadolu Sigorta, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal fayda vizyonunu güçlendirmek amacıyla 75 yıldır Türkiye’nin çok yönlü kalkınması için kalıcı değer üreten...

Katılım Emeklilik, yanan ormanların yaralarını sarıyor

0
Katılım Emeklilik, sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk anlayışı doğrultusunda, orman yangınlarından zarar gören Çanakkale Bayramiç bölgesinde anlamlı ağaçlandırma projesine imza attı. ÇEKÜD ve Orman Genel...

Samuraylar Kulübü, Lizbon’u ve Meksika’yı keşfetti

0
Sompo Sigorta, Samuraylar Kulübü üyeleriyle Avrupa ve Latin Amerika’da gerçekleştirdiği özel seyahatlerde bir araya geldi. Lizbon’un tarih, sanat ve gastronomiyle iç içe atmosferinden Meksika’nın...

Quick Finansall, Elazığ iş dünyası ile bir araya geldi

0
Maher Holding’in sigorta, finans ve varlık şirketleri, 26 Kasım’da Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde düzenlenen “Finansal Market Vizyonu ile Sigortadan Fazlası” etkinliğinde...
GenelÖz kaynak getirisi yüzde 6’ya kadar geriledi

Öz kaynak getirisi yüzde 6’ya kadar geriledi

Küresel Bankacılık Değerlendirmesi 2021 raporuna göre, dijital dönüşüm ve çevik yapılara geçiş süreçlerini erken başlatan bankalar, pandeminin de etkileriyle, geri kalanlardan daha belirgin şekilde ayrıştı. Raporda, önümüzdeki yılların, arayı kapatmak isteyenler için kritik önem taşıdığına vurgu yapılıyor. Yaşanan toparlanmayla birlikte, küresel bankacılık sektörü öz kaynak getirisi oranının, 2025 yılına kadar yüzde 7 ila 12 arasına yükseleceği öngörülüyor.

McKinsey&Company, bankacılık sektörüne yönelik hazırladığı raporunu, bu yıl on birinci kez yayınladı. Bankaların, pandemi sürecinde nasıl ilerlediğini inceleyen ‘McKinsey Küresel Bankacılık Değerlendirmesi 2021’ raporu, sektörde yaşanan büyük ayrışmaya dikkat çekiyor. Raporda, dijital dönüşüm ve çevik yapılara geçiş süreçlerini erken başlatan bankalarla, geride kalanlar arasındaki bu ayrışmanın, pandemiyle birlikte daha da belirgin hale geldiği belirtiliyor. Geride kalanların arayı kapatmak için kısa bir süresi olduğu vurgulanan raporda, geçmişte yaşanan krizlere yönelik analizlerin sonuçları da paylaşılıyor.

Bu analizlere göre; krizlerden sonraki tüm ekonomik toparlanma döngüsü boyunca üretilen değerlerin üçte ikisi, ilk iki yıl içinde yaratılıyor. Rapor ayrıca, bankaların önümüzdeki yıllarda ekonomik kaderini etkileyecek faktörleri; coğrafya, müşteri tabanı, ölçek ve iş modeli başlıkları altında ele alıyor. Daha başarılı sonuçlar elde eden bankaların güçlü yönleri daha yakından inceleniyor. Rapor, CEO’ların ve strateji belirleyenlerin dikkate alması gereken önemli iş modeli sorularının yanı sıra büyümenin ve refahın anahtarını arayan bankalar için nelerin mümkün olduğuna dair örneklerle sona eriyor.

İŞLEM DEĞERİ ÖZ KAYNAK DEĞERİNİN ALTI

Küresel Bankacılık Değerlendirmesi 2021 Raporu şu bulguları içeriyor:

  • Bankaların yanı sıra fintechler ve uzmanlar da dahil bir bütün olarak finansal hizmetler sektörü, diğer sektörlerle karşılaştırıldığında 1,3 kat gibi düşük bir öz kaynak değeriyle işlem görüyor. Sadece bankalara bakıldığında değerlemelerin ortalaması 1 kata kadar düşüyor ve oyuncuların yarısının işlem değeri, öz kaynak değerinin altında kalıyor.
  • Bu genel tablonun yanı sıra sektörün eklediği 1,9 trilyon dolarlık piyasa değerinin yüzde 50’sinden fazlasını; ödeme uzmanlarından, borsalardan ve bazı menkul kıymet firmalarından oluşan sektörün öne çıkan oyuncuları ele geçiriyor.
  • Analiz edilen 599 kurumdan sadece 65’inin tüm kazanımları elde ediyor olması, raporda öne çıkan büyük ayrışmanın temelini oluşturuyor.

McKinsey uzmanlarının analizlerine göre; bankacılık sektöründe ortaya çıkan büyük ayrışmanın temelinde, dört ana faktör bulunuyor. Bunlardan; coğrafyanın, müşteri tabanının ve ölçeğin değiştirilmesinin bankalar için zor olduğu belirtiliyor. Dördüncü faktör olan iş modelinin ise bankaların ayrışmada kazananlar tarafına geçmelerini sağlayabilecek alan olduğunun altı çiziliyor.

BAŞARILI BANKALAR DAHA HIZLI VE ESNEK

Genel olarak fintech’lerin ve uzmanlaşmış finansal hizmet sağlayıcılarının birçoğunun küresel bankalardan daha yüksek değer artışı yarattığını ortaya koyan rapor, bankaların geleceğe yönelik iş modelini oluştururken sahip olması gereken yetenekleri üç başlık altında topluyor. McKinsey uzmanlarına göre; bankaların öncelikle özel müşteri ihtiyaçlarını, farklı ve kişiselleştirilmiş bir deneyimle çözmek için dijital kanalları ve ekosistemleri kullanması büyük önem taşıyor. Böylece bankalar, daha fazla temas noktası ve daha fazla sahiplenme ile müşterilerin yaşamlarına dahil olabiliyor.

Bu süreçte elde ettikleri iç görüleri, müşterileriyle daha güçlü bağlar kurmak için kullanıyor. Başarılı bankların sahip olduğu ikinci yeteneğin ise daha az sermaye yoğun ve daha fazla büyüme odaklı bir ekonomik modelle yatırımcıları kendine çekmesi olduğu belirtiliyor. Bu bankalar sadece finansal aracılık yerine, hizmetler ve komisyonlar aracılığıyla müşterilerinden para kazanmayı ve bu şekilde büyümeyi hedefliyor. Son olarak da söz konusu başarılı bankalar daha hızlı ve daha esnek oluyor. Hem organik olarak hem de satın almalar veya ortaklıklar yoluyla müşteri ihtiyaçlarına cevap veren hizmetler sunuyor. En iyi yetenekleri çekerek müşterileri memnuniyetini sağlamaya odaklanıyor.

2025’E KADAR YÜZDE 7 İLA 12 ARASINA YÜKSELECEK

Pandeminin bankalar için bir çağın sonunu işaret ettiğini belirten McKinsey Kıdemli Ortağı Gökhan Sarı, şunları söylüyor: “2008 küresel mali krizini atlatan bankalarla yola devam eden sektör, pandemiye kadar geçen süre içinde; sermayeyi yeniden inşa etti, yeni düzenlemelere uyum sağladı. Müşterilerle ilişkilerini güçlendirmek ve hizmet süreçlerinden daha fazla verimlilik elde etmek için dijitale yatırım yaptı. Bütün bu hamleler işe yaradı ve bankalar, 2020’de pandeminin baskılarına dayanmayı başararak sermaye rezervlerini yükseltti. Bu olumlu tabloya rağmen sektördeki kârlılık yüne de düştü. 2011’de yüzde 8 olan bankacılık sektörünün küresel ölçekte öz kaynak getirisi, 2020’de yüzde 6’ya kadar geriledi.Yaşanan toparlanmayla birlikte, bu oranın 2025 yılına kadar yüzde 7 ila 12 arasına yükseleceğini öngörüyoruz.”

İLGİLİ HABERLER