Dünya Bankası, İklime ve Afete Dayanıklı Şehirler Projesi için Türkiye’ye 512.2 milyon dolar krediyi onayladı. Proje, sismik ve iklim tehlikelerine karşı hassas olan İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Manisa ve Tekirdağ illerindeki kentsel alanlara odaklanacak. Dünya Bankası yaptığı açıklamada, Türkiye genelinde 6,7 milyon konutun depreme karşı güçlendirme veya yeniden inşasının gerektiğini vurguladı.
Dünya Bankası, İklime ve Afete Dayanıklı Şehirler Projesi için Türkiye’ye 512.2 milyon dolar krediyi onayladı. Dünya Bankası’ndan yapılan açıklamada, toplam proje tutarının 338.5 milyon dolarının hanehalklarının sismik ve iklim tehlikelerine karşı dayanıklılığını artırmak için konutlarını güçlendirmelerini veya yeniden inşa etmelerini sağlayacak yeni, uygun maliyetli finansman mekanizmaları geliştirmek için hükümete verileceği 173.6 milyon dolarının ise belediyelerin daha dayanıklı altyapı inşa etmeleri için İller Bankası’na gideceği belirtildi.
KENTSEL ALANLARA ODAKLANACAK
1 milyondan fazla kişinin iyileştirilmiş altyapıdan ve 32 bin kişinin riskli konut birimlerini yeniden inşa etmek veya güçlendirmek için kredilerden yararlanacağının değinildiği açıklamada, “Proje, sismik ve iklim tehlikelerine karşı oldukça hassas olan İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Manisa ve Tekirdağ illerindeki kentsel alanlara odaklanacak. Bu iller aynı zamanda ülkenin 85 milyonluk nüfusunun yüzde 76’sının yaşadığı ve ülkenin ekonomik faaliyetinin çoğunun yoğunlaştığı Türkiye’nin en büyük kentsel alanlarını da içermektedir” denildi.
6,7 MİLYON KONUT GÜÇLENDİRİLMELİ
Açıklamada, birden fazla aktif fay hattı üzerinde bulunan Türkiye’nin, dünyanın depreme en açık ülkelerinden biri olduğuna da dikkat çekilerek, şu görüşlere yer verildi:
“Depremler, büyük ölçüde binaların hasar görmesi ve yıkılması nedeniyle son 20 yılda en büyük insani ve ekonomik kayıplara neden olmuştur. Bu arada, aşırı hava olayları ve sellerin sıklığı ve yoğunluğu arttı. Sadece geçen yıl sel, en az 81 ölüm, yaklaşık 2 bin 500 tahliye ve 450’den fazla binada önemli hasarla sonuçlandı. Ülke genelinde tahmini 6,7 milyon konut binası depreme karşı güçlendirme veya yeniden inşa gerektiriyor. Bu yapılar, 2000 yılında sismik direnç için modern inşaat kurallarının uygulanmasından önce inşa edilmişti. Depremlerden kaynaklanan ölümlerin çoğu, bu eski konut binalarının yapısal başarısızlığına bağlanıyor.”
İklime dayanıklı konut ve altyapının, Türkiye’nin iklim değişikliği ve çevresel sürdürülebilirlik taahhütlerini yerine getirirken ekonomik büyümesini sürdürmesi için de kritik önem taşıdığının kaydedildiği Dünya Bankası açıklamasında “Türkiye’de inşaat sektörü, ülkenin sera gazı (GHG) emisyonlarının yaklaşık yüzde 12’sini oluşturuyor” denildi.