Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Özgür Obalı, sadece 2021 yılında 132 bin sigortalının 1,6 milyar TL tutarında kredi borcunu kapatan kredi bağlantılı hayat sigortası hakkında medyada yer alan hatalı bilgilere dikkat çekerek, “Bu haberler doğrultusunda işlem yapmaya çalışan vatandaşlar, sigorta güvencelerini kaybetme ve daha büyük mağduriyetler yaşama riskiyle de karşı karşıya” dedi.
Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Özgür Obalı, bankalardan alınan krediler sırasında yapılan hayat sigortası primlerinin “e-devlet üzerinden başvurularak” geri alınabileceğine ilişkin haberlerin doğru olmadığını açıkladı. Obalı ayrıca, bu haberler doğrultusunda işlem yapmaya çalışan vatandaşların sigorta güvencelerini kaybetme ve daha büyük mağduriyetler yaşama riskiyle de karşı karşıya olduklarını dile getirdi.
Obalı, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (SEDDK) ‘e-başvuru sisteminde böyle bir özelliğin olmadığını’ vurguladı. TSB Genel Sekreteri; “Bankalardan alınan bireysel kredileri güvence altına alan kredi bağlantılı hayat sigortası, vefat, kaza veya hastalık sonucu maluliyet, işsizlik ya da tehlikeli hastalıklar gibi kredi borcunun ödenemediği durumlarda krediye teminat sağlıyor. Böylece hem sigortalıları hem de geride kalanları borç yükünden koruyor” dedi.
ÖNCE SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURUN
Medyada yer alan bazı haberlerdeki “Sigorta iptali için e-devletten başvuru yapılabildiği” ifadesinin tamamen yanlış olduğunu belirten Obalı, sistemin şirketler ile sigortacı ve katılımcılar arasındaki uyuşmazlıklara ilişkin olduğunu hatırlatarak poliçe sahiplerinin ilk önce sigorta şirketlerine başvurması gerektiğinin altını çizdi. SEDDK’nın 26 Nisan 2022 günü yaptığı açıklamada da “E-başvuru sistemine başvuru yapılmadan önce, ilgili şirkete sigortalı/katılımcı tarafından talebin iletilmiş olması ve bu talep sonrasında taraflar arasında bir uyuşmazlığın doğmuş olması gerekmektedir” bilgisi yer alıyor.
Söz konusu haberlerle sigortalıların hem yanlış yönlendirildiğine hem de konunun tüm yönlerine yer verilmeyerek sigorta korumasından yararlanmalarının engellendiğine dikkat çeken Obalı şunları söyledi: “Büyük emeklerle elde ettiğimiz varlıklarımızı korumak için yaptırdığımız kredi bağlantılı hayat sigortalarına sahip çıkmalıyız. Bu sigortaların yanlış yönlendirmelerle iptali mağduriyetlere sebep oluyor ve ne yazık ki hem sigortalılarımızı hem de sevdiklerini güvencesiz bırakıyor.”
Öte yandan SEDDK’nın yaptığı açıklamada sistemin işleyişini tehlikeye sokanlar hakkında yasal işlem yapılacağı belirtiliyor: “Sigortacılık ve Özel Emeklilik e-başvuru sistemini bir talep yönetim sistemi olarak tanıtarak, sigortalı/katılımcıların yanlış yönlendirilmesine ve bu yolla e-başvuru sisteminde aşırı yoğunluğa neden olmak suretiyle, hem gerçekten uyuşmazlıkların değerlendirilmesi amacıyla başvuran sigortalı/katılımcıların mağduriyetlerine sebebiyet veren hem de sistemin işleyişini tehlikeye sokan sorumlular hakkında yetkili makamlar nezdinde gerekli işlemler başlatılacaktır.”
KREDİ ALANI VE VERENİ KORUYOR
Kredi bağlantılı hayat sigortasının, kredi alan ve vereni aynı anda koruduğunu vurgulayan Obalı, 2021 yılında kredi bağlantılı hayat sigortası ile 132 bin sigortalının 1,6 milyar TL tutarında kredi borcunun sigorta şirketleri tarafından ödendiğini söyledi. TSB Genel Sekreteri’nin verdiği bilgilere göre; sadece Covid-19 bağlantılı vefatlar için üstlenilen tazminat tutarı 661 milyon TL olurken, bu tutar hayat şirketlerinin toplam üstlendiği tazminatların yaklaşık yüzde 40’ını oluşturdu.
İsteğe bağlı yapılabilen kredi bağlantılı hayat sigortası; vefat, kaza veya hastalık sonucu maluliyet, işsizlik ya da tehlikeli hastalıklar gibi durumlarda borcun sigorta şirketi tarafından ödenmesini sağlıyor. Böylece sigortalılar, teminatları dâhilinde, zor günlerinde ailelerinin dara düşmeyeceğini ve kredi borcunun ödeneceğini bilmenin güvenini hissediyorlar. Bireysel ihtiyaç kredisi, konut kredisi, taşıt kredisi ve taksitli ticari kredi alırken uygulanabilen kredi bağlantılı hayat sigortası kapsamında ödenen poliçe primleri, gelir vergisi matrahından mahsup edilebildiği için, primlerin yüzde 40’ına kadar vergi indiriminden de yararlanılabiliyor. Sigorta poliçesinin sağladığı teminatlarla kredi maliyetleri azalırken, tüketicilerin bankalardan daha uygun oranlarla kredi kullanmasına da imkân sağlanıyor.