TARSİM Genel Müdürü Serpil Günal, 2021’de, zarar gören üreticileri 2.4 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirildiğini açıkladı. Günal, iklim değişikliğinin en önemli sonuçlarından birinin kuraklık olduğunu belirterek, “Kuraklık verim sigortası, üreticilerimiz için büyük önem taşıyor. Kuraklık sigortası kapsamında, geçtiğimiz yıl sigortalı üreticilerden toplanan 24 milyon TL prim karşılığında 215 milyon TL hasar ödemesi gerçekleştirildi” dedi.
TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Serpil Günal, tarım sigortaları kapsamında, geçen yıl, çeşitli nedenlerden ötürü bitkisel ürünleri, seraları, büyükbaş ve küçükbaş hayvanları, kovanları, su ürünleri ve kanatlı hayvanları zarar gören üretici ve yetiştiricilere 2.4 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirildiğini açıkladı.
“İklim Değişikliği ve Tarım” konulu çalıştaya katılan Serpil Günal, İklim Değişikliği ve Tarım Sigortaları başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Günal, iklim değişikliğinin etkisi ile Türkiye’de son yıllarda dört mevsimin iki mevsime düştüğünü ve baharların ortadan kalktığını, ılık geçen kışlar ve sıcak geçen yazlar yaşanıldığını belirterek, bu değişikliğin en önemli sonuçlarından birinin de kuraklık olduğunu söyledi.
KURAKLIK ÜRETİMİ SEKTEYE UĞRATACAK
Gelecekte bu tablonun, tarımsal üretimi sekteye uğratarak, gıda güvenliğini tehlikeye sokabileceğine değinen Günal, “Bu açıdan, 2017 yılından itibaren devreye alınan ve 2021 yılından itibaren köy bazlı uygulanmaya başlanan kuraklık verim sigortası, üreticilerimiz için büyük bir önem taşıyor. Kuraklık sigortası kapsamında, geçtiğimiz yıl sigortalı üreticilerden toplanan 24 milyon TL prim karşılığında 215 milyon TL hasar ödemesi gerçekleştirildi. Bununla birlikte üreticilere buğday ürünü özelinde 172 milyon, fındık ürünü için 210 milyon, üzüm ürünü için 593 milyon TL ve kayısı ürünü için ise 142 milyon TL hasar ödemesi yapıldı” dedi.
Serpil Günal, iklim değişikliği ile ilgili de bilgi vererek, “Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyanın, hem ortalama sıcaklık artışı ve genel olarak ortalama yağış miktarlarının azalışı, hem de kuraklık ve sıcak hava dalgası gibi aşırı iklim olaylarının artacak olması nedeniyle, iklim değişikliğinin tarım ve bağlantılı gıda sektörlerindeki etkileri açısından dünyanın en hassas ve kırılgan bölgelerinden birinde yer alıyor” diyerek, iklim değişikliğinin etkilerine bağlı olarak ortaya çıkan doğal afetler ile hiç beklenmedik anlarda ve şiddette meydana gelen kuraklık, dolu, fırtına ve sel-su baskını gibi çeşitli risklerin, tarımsal faaliyetler üzerinde olumsuz etkileri bulunduğuna dikkat çekti.
ZARARLARI KARŞILAYAN SİGORTALARA İHTİYAÇ VAR
Küresel iklim değişikliğinin, toplumun tüm katmanlarını ilgilendiren bir tehdit olduğunu ifade eden Günal, şunları söyledi:
“Bu konuda yapılan güncel bir araştırmanın sonuçları, toplum nezdinde de iklim değişikliği algısının kuvvetlendiğini ve daha fazla konuşulmaya başlandığını ortaya koyuyor. Araştırmadan çıkan bir başka sonuç ise, toplumun büyük bir çoğunluğunun sel, fırtına, dolu, aşırı sıcaklık ve kuraklık gibi aşırı hava olaylarının görülme sıklığının son yıllarda arttığını düşündüğü yönünde. Aynı zamanda iklim değişikliği konusunda endişenin de arttığı ifade ediliyor. Bu doğrultuda, üretime zarar veren ve verim kaybı yaşatan doğal afetlere karşı daha kapsamlı koruyan ve zararları karşılayan sigortalara ihtiyaç var.”
TARSİM’İN TEMİNAT KAPSAMI GENİŞLİYOR
Günal, TARSİM olarak, dünyada tarım sigortası alanındaki son gelişmeleri çok yakından takip edildiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yıllar itibarıyla teminat kapsamını genişletiyor, çeşitli indirimlerle ödeme kolaylıkları sağlıyor ve yeni uygulamaları çiftçimizin hizmetine sunuyoruz. Ürünlerin fenolojileri ile ilgili geliştirilen teminatlardan bazı örnekler verirsek; armut, ayva ve elma ürünlerinde teminat başlama dönemi ilk çiçeklenme evresinden, pembe/beyaz tomurcuk dönemine çekildi. Altıntop, limon, mandalina, portakal ve üzüm meyvelerinde sıcak hava zararı teminat kapsamına alındı. Trabzon hurmasında teminat başlama dönemi, tomurcukların patlaması, tomurcuk kabarma dönemine çekildi. Buğday ürünü için, üreticinin verim değişimi ve hasat sonrası oluşan ürün fiyatının beklenen fiyattan farklı olması nedenlerine bağlı gelir kaybı riski, teminat kapsamına alındı. İlçe bazlı uygulanan Kuraklık Verim Sigortası, köy bazlı uygulanmaya başladı. Şekerpancarı ve çerezlik kabak gibi bazı tarla ürünleri ile domates, biber ve patlıcan gibi bazı sebzeler, fide döneminde yeniden ekim dikime yol açan don riski zararına karşı güvence altına alındı. Ayrıca, ekonomik olarak verime yatmamış meyve ve bağ fidanlarında bitkinin kendisinde meydana gelen don zararları da kapsama alındı.”