Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yıllardır Türkiye’yi etkisi altına alan kuraklığın 2021 yılında gündemin birinci maddesi olduğunu belirterek, bu afetin daha uzun bir süre de önemini artırarak yerini koruyacağını söyledi.
Şemsi Bayraktar, sadece birkaç bölgeyi değil neredeyse bütün ülkeyi etkisi altına alan kuraklıkla beraber birçok ilde görülen don, dolu, fırtına, sel, heyelan, tropikal rüzgâr gibi sıra dışı meteorolojik olayların tarımsal üretimde meydana getirdiği ürün kayıplarının tahminlerin oldukça üstünde seyrettiğini ifade ederek, “Tarımsal ürün kaybının gıda sektörünün tedarik zincirinde oluşturduğu aksaklıklar ise hızlı fiyat artışlarına neden olmakta, böylece fırsatçılara da gün doğmaktadır.
Gıda Riski Çok Daha Büyük Boyutlarda Olacak
Şemsi Bayraktar, dünyada ve Türkiye’de kuraklık riskine karşı bilimsel, ciddi ve kalıcı önlemlerin şimdiden alınmaz ve yeterli üretim sağlanamazsa kısa zamanda gıda güvencesinden de bahsedilemeyeceğine dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Üretici ülkelerden ucuz buğday, et, süt ve diğer ürünleri temin etme imkânımız bir süre sonra ya kalmayacak ya da yüksek maliyetlere almak zorunda kalacağız. Bu ülkelerden alım yaptığımızda sadece ürün ithalatı yapmış olmayacağız, ‘gıda enflasyonu’ da ithal etmiş olacağız. Gerçekleşme ihtimali çok fazla olan bu durum ülkemizdeki birçok insanımızın gıdaya ulaşamaması demektir. Kaldı ki, paramız olsa da bazı ürünlerin ithalatı maalesef mümkün olmayacaktır. Gündemin ilk sırasına oturan kuraklık bize asla unutmamamız gereken bir gerçeği öğretti; ‘Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz’. Devam eden pandemi riski sürecine bir de kuraklık riskini eklediğimizde; gelecek yıllarda gıda riskinin çok daha büyük boyutlarda olacağını söyleyebiliriz. Gerekli tedbirleri zamanında almayan ülkeleri önümüzde yıllarda zor günler bekliyor.