Türk Reasürans Genel Müdürü Selva Eren, DASK’ın, deprem bölgesindeki çalışmaları, hasar süreçleri ile ilgili açıklamalar yaptı. Eren, DASK’ın verdiği teminatın düşük olduğuna yönelik eleştirilere de cevap vererek, “DASK’ta 11 milyon adet poliçemiz var, bunun sadece 3.5 milyon adedinde ihtiyari konut poliçesi bulunuyor. Yani, yüzde 32’si. Biraz sigorta şirketlerimize de burada iş düşüyor” dedi.
Editör: Aytaç NALLAR
Türk Reasürans ve DASK Genel Müdürü Selva Eren, konut paket poliçelerinin sayısının az olduğunu, sigorta şirketlerine de iş düştüğünü söyledi. Selva Eren, DASK’ın, deprem bölgesindeki çalışmaları, hasar süreçleri ile ilgili açıklamalar yaptı.
Selva Eren, deprem bölgesinde toplam konut sayısının 2 milyon 175 bin, zorunlu deprem sigortalı konut sayısının 1 milyon 63 bin ve sigortalılık oranının yüzde 50’lerde olduğunu belirterek, son verilere göre, deprem bölgesindeki zorunlu deprem sigortalı konutlardan 258 bin hasar ihbarı geldiğini ve ödedikleri hasar tutarının da 1 milyar TL’ye ulaştığını kaydetti.
Selva Eren, deprem bölgesine yönelik operasyonların; geçen yılın Kasım ayında Ankara’da açtıkları Olağanüstü Yönetim Merkezi’nden yürütüldüğünü, İstanbul’daki ekiplerin de Merkeze katıldıklarını ifade ederek, “DASK’ın teknolojik anlamda tüm altyapısını, hasar ihbar sistemlerini yenilemiştik. Bugün gösterdi ki, gerek Alo DASK 125 üzerinden, gerek internet sitemiz üzerinden sorunsuz bir şekilde hasar ihbarlarını alabiliyor, hızlı bir şekilde dosya açabiliyoruz. Dolayısıyla atmış olduğumuz adımların ne kadar kıymetli olduğunu gördük” dedi.
ÖDEYECEK KAPASİTEYE SAHİBİZ
Geçen yılın kasım ayında DASK’ın, ödeme kapasitesini 117 milyar TL’ye çıkarttıklarını ifade eden Eren, “Şu anda 117 milyar liralık bir ödeme gücümüz var. Bu rakamın içinde bir kısmı reasürans, diğer kısmı, 23 milyar TL’ye yakın da vatandaşlarımızın poliçe primlerinden oluşan bir fonumuz var. Hem bu fon, üzerine reasürans korumamızla birlikte ciddi anlamda bir korumamız ve bunu ödeyebilecek kapasitemiz var. Sadece bir depremi değil birden fazla depremi ödeyebilecek güçteyiz. Çünkü reasürans anlaşmamız da o nitelikte” dedi.
TEMİNATI ARTIRMANIN MALİYETİ VAR
Selva Eren, geçen yılın kasım ayında, zorunlu deprem sigortasının teminatlarının iki katına çıkarıldığına ve en yüksek teminat tutarının da 640 bin liraya yükseldiğine değinerek, DASK’ın, ödediği tutarın düşük olduğuna yönelik eleştirilere şöyle cevap verdi:
“Tabi ki, bunun çok daha üzerinde bir tazminat olsun istiyorlar. Ancak teminatlar yükselince, poliçe primleri de yükseliyor. DASK, zorunlu bir poliçe ve dolayısıyla herkesin ulaşabiliyor ve alabiliyor olması gerekiyor. Primlerin makul rakamlarda tutulması gerekiyor. Bizim sadece fonumuz yok, reasürans korumamız da var. Teminatları artırdığınızda, reasürans korumasını da artırmamız lazım. Koruma rakamını arttırdığımız zaman da hem reasürans bulamıyorsunuz hem de bunun bir maliyeti var. O maliyeti de poliçelere yansıtmak durumunda kalırız.”
İHTİYARİ POLİÇE SAYISI DÜŞÜK
Selva Eren, isteyen vatandaşların, DASK’ın verdiği teminatın üzerini sigorta şirketlerinden temin edebildiklerini, deprem teminatlı ihtiyari konut poliçesi alabildiklerini vurgulayarak, “Biraz sigorta şirketlerimize de burada iş düşüyor. Türkiye Sigorta Birliği’nden aldığım rakamlara bakıyorum, DASK’ta 11 milyon adet poliçemiz var; bunun sadece 3.5 milyon adedinde ihtiyari konut poliçesi bulunuyor. Yani, yüzde 32’si. Bu demektir ki, sigorta şirketlerimiz, biz; yeterince halkımıza bu mesajı ulaştıramıyoruz ki, bu rakam oldukça düşük” dedi.