TEPAV, Kahramanmaraş Merkezli Depremin Etkileri ve Politika Önerileri başlıklı rapor yayınladı. Raporda, bölgenin yeniden kalkınma planının maliyetinin 5 yıllık dönemde 150 milyar dolara ulaşacağı tahmin edilirken, altyapı ve üstyapı inşaat faaliyetlerinin maliyetinin 88 milyar dolara, mal kayıplarının da 35 milyar doları bulması bekleniyor.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Kahramanmaraş Merkezli Depremin Etkileri ve Politika Önerileri başlıklı bir rapor yayınladı. TEPAV Ekonomik ve Yapısal Politikalar Merkezi Direktörü Burcu Aydın Özüdoğru tarafından hazırlanan raporda, depremin 150 milyar dolarlık ekonomik maliyeti olacağı belirtildi.
Raporda, depremden en çok etkilenen illerde oluşan can ve mal kaybı ile deprem sonrası yapılacak barınma ve bakım, onarım ve inşa maliyetlerinin ekonomik aktivite, istihdam, fiyat ve finansman başta olmak üzere Türkiye ekonomisi üzerinde önemli ve uzun vadeli olumsuz etkileri olacağı ifade edilerek, deprem sonrası ilk verilerle yapılan ön çalışma, bölgenin yeniden kalkınma planının maliyetinin 5 yıllık bir dönemde yaklaşık 150 milyar dolara ulaşacağı ve bu maliyetin Türkiye’nin kamu maliyesi ve finansal risk indikatörlerini olumsuz yönde etkileyeceği vurgulandı.
HASAR TEMİN ORANI YÜZDE 8
Raporda, sigortaya da değinilerek, “DASK tarafından yapılan açıklamalara göre, deprem bölgesinde sigortalı konut sayısı 1,1 milyondur. Bu raporda bölgede 5,4 milyon konut bulunduğu ve 3,7 milyon hanenin ikamet ettiği tahmin edilmektedir. Aşağıdaki tabloda da gösterildiği üzere, sigorta oranı konut başına %21, hane başına ise yüzde 30’dur. Yapılan açıklamalara göre yıkılan konut başına ödenecek en yüksek tazminat tutarı 640 bin TL’dir. Buna göre deprem bölgesinde yıkık veya acil yıkılması gerektiği tahmin edilen 584 bin konut için tahmin edilen yeniden inşaat maliyeti 964 milyar TL iken DASK kapsamında tazmin edilebilecek tutar 79 milyar TL’dir. Hasar temin oranı yüzde 8’dir.”
MAL KAYIPLARI 35 MİLYAR DOLAR
Kahramanmaraş Merkezli Depremin Etkileri Ve Politika Önerileri raporundan çarpıcı başlıklar şöyle:
- Depremin yol açtığı devasa yıkım ile Türkiye’nin inşaat kapasitesi ve kalkınma ihtiyaçları, bölgenin yeniden yapılandırmasının 5 yıl süreceğini göstermektedir.
- Yeniden inşa edilmesi gereken bina stoku, bölgenin ve Türkiye’nin yıllık inşaat kapasitesinin üzerindedir.
- Rapor, depremin 5 yıllık bir dönemde, 150 milyar dolara ulaşan bir finansman ihtiyacı yaratacağını göstermektedir. Bu maliyetin en yüksek kısmı bölgedeki yıkım kaynaklı üstyapı ve altyapının yeniden inşa, güçlendirme ve onarım giderleridir.
- Altyapı ve üstyapı inşaat faaliyetlerinin maliyetinin 88 milyar dolar civarında olması ve maliyetin yarısının kamu tarafında finanse edilmesi tahmin edilmektedir.
- En büyük ikinci maliyet; taşıt, demirbaş, stok ve tüketim malları kaynaklı kayıplardır. Bu kalemin de büyüklüğü 35 milyar dolar olarak tahmin edilmiştir.
- Depremden etkilenen hanehalkları için sunulması önerilen geçici barınma, yaşam, iş ve istihdam desteklerinin 3 yıllık maliyeti ise 24 milyar dolar olarak tahmin edilmiştir.
BÜYÜMEYİ 1,2 PUAN AŞAĞI ÇEKECEK
- Depremin sebep olduğu devasa kaybın yaşam standartları üzerindeki ağır etkisinin telafi edilmesi ve toplumsal olarak en duyarlı hanelerin desteklenmesi amacıyla geçici barınma, yaşam, iş ve istihdam desteklerinin azalan oranlarla 3 yıl boyunca sürdürülmesi tavsiye edilmektedir.
- Depreminin ekonomik büyümeyi 2023 yılında 1,2 puan aşağı çekmesi beklenmektedir.
- Deprem Türkiye genelinde yoksulluk ve gelir adaletsizliğini arttıracaktır.
- Tahminlerimiz, deprem bölgesinde yer alan 1,4 milyon bağımsız birimin az hasarlı, 170 bin birimin orta hasarlı, 650 bin birimin de yıkık veya acil yıkılması gerektiği yönündedir. Bu çerçevede bölgedeki 11 il genelinde toplam yapı stokunun yüzde 40’ının çeşitli düzeylerde hasar aldığını veya yıkıldığını tahmin etmekteyiz.
- Deprem bölgesinde yıkılan ve yıkılması gereken toplam konut sayısı TOKİ’nin üretim kapasitesinin çok üstündedir.
- Deprem bölgesinde yıkılan ve yıkılması gereken toplam konut sayısı bölgenin 10 yıllık inşaat kapasitesine denktir.
CARİ DESTEKLER 17 MİLYAR DOLAR
- Mal kayıplarının yaklaşık 660 milyar TL’ye (35 milyar dolar) ulaşacağı öngörülmüştür. Bu kayıplar içinde en büyük giderler otomotiv ve demirbaş kayıplarına aittir. Diğer kayıplar ise stoklar ve tüketim mal kayıpları olarak öngörülmüştür.
- Depremin etkilediği nüfusa yapılacak barınma, bakım, eğitim ve istihdam gibi cari destekler, 320 milyar TL (17 milyar dolar) öngörülmüştür.
- Geçici barınma desteklerinin bir yıllık maliyeti 78 milyar TL (4 milyar dolar) olarak tahmin edilmiştir.
- Depremin bankacılık sektörü üzerindeki etkisi sınırlı ancak olumsuz olacaktır. Olumsuz etkiler, bölgedeki varlık kaybı nedeniyle azalan mevduatlar ve artan temerrütte düşen krediler olarak öne çıkacaktır. Ancak önceki bölümlerde de iletildiği üzere deprem bölgesi kaynaklı Türkiye’nin 2023 büyümesinin daha düşük olması da yine bankacılık sektörünün varlık yapısını olumsuz etkileyecektir.