spot_img
Pazar, Nisan 20, 2025

GÜNCEL HABERLER

AXIS ve EXEN Genç Yetenek Programları başlıyor

0
AXA Türkiye, genç yetenekleri henüz öğrenim hayatları devam ederken sigorta sektörüne kazandırmak amacıyla hayata geçirdiği Genç Yetenek Programı kapsamında bu yıl da iki farklı...

Kadın Gözüyle Hayattan Kareler’in 2025 kazananları belli oldu

0
Anadolu Hayat Emeklilik’in düzenlediği, Türkiye’nin kadınlara özel tek fotoğraf yarışması “Kadın Gözüyle Hayattan Kareler”in 2025 yılı sonuçları açıklandı. 19’uncusu düzenlenen yarışmada, bu yıl da...

Sompo Sigorta Samurai Genç Yetenek Programı mezunlarını verdi

0
Sompo Sigorta’nın genç yeteneklere kariyerlerinde güçlü bir başlangıç yapma fırsatı sunduğu Samurai Genç Yetenek Programı, bu yıl üçüncü dönem mezunlarını verdi. Programı başarıyla tamamlayan katılımcılar,...

TARSİM Malatya’da, üreticinin yanında

0
TARSİM, geçtiğimiz hafta ülke genelinde yaşanan zirai don olayının kayısı ürünündeki etkilerini yerinde ve yakından izlemek, sürdürülen hasar tespit çalışmalarına ilişkin paydaş kurum temsilcilerini...

Anadolu Hayat Emeklilik BM Sürdürülebilir Sigortacılık İlkeleri’ni imzaladı

0
Anadolu Hayat Emeklilik, sürdürülebilirlik alanında attığı adımlara bir yenisini ekleyerek Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP-FI) tarafından oluşturulan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Sigortacılık İlkeleri’ni...

Türkiye Sigorta Birliği’nde üst düzey atama

0
Sigortacılık alanında 17 yıldan fazla tecrübesi bulunan Ahmet Gökdağ, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreter Yardımcılığı görevine atandı. Gökdağ, son 6 yıldır TSB bünyesinde...

Magdeburger’den bekleme süresiz doğum teminatı

0
Bor Holding bünyesinde faaliyet gösteren Magdeburger Sigorta, tamamlayıcı sağlık sigortası kapsamında sunduğu yenilikçi çözümle anne adaylarına bekleme süresi olmadan doğum teminatı sunuyor. Gebelik başlamadan...

Hepiyi’den yabancı uyruklulara sağlık güvencesi

0
Hepiyi Sigorta, Türkiye’de ikamet eden yabancı uyruklu kişilere yönelik Yabancı Sağlık Sigortası ürününü hizmete sundu. (BASIN BÜLTENİ) Türkiye'de oturma izni veya kısa dönem ikamet izni...

QPAY, dijital finansın geleceğini şekillendirecek

0
17-19 Nisan 2025 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde TÖDEB ve Mobilfest iş birliğiyle düzenlenen Agora Fintech 2025 etkinliğinde QPAY, dijital finansal hizmetler alanındaki yenilikçi...

2. elde bahar yüzünü göstermeye başladı

0
Quick Finans’ın SmartIQ iş birliğiyle yayınladığı 2. El Oto Raporu’nun Mart ayına ait verilerinin yer aldığı güncel sayısında, sektöre dair en yeni trendler paylaşıldı. 0...
ManşetCumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da yenilikçilik

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da yenilikçilik

Cumhuriyetimizin 101. Yılı’nda, girişimcilik ve yenilikçilik kavramlarını öne çıkarma isteğimin ana nedeni, “herkesin yaptığını değil yapmadığını hatta daha fazlasını yapma” ihtiyacıdır. Sağlık, bu ihtiyacın en somut ve toplumsal yararı en fazla görülebileceği sektörlerin başında gelmektedir.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk yılını tamamlarken, sağlık hizmetlerinde de yenilikçilik konusunu özellikle vurgulamak istedim. Savaş yıllarında daha Cumhuriyet ilan edilmeden iki buçuk yıl önce yeni açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ikinci haftasında kurulan Sağlık Bakanlığı, o dönemdeki 11 Bakanlıktan birisidir. Bandırma Vapuru’nda Atatürk ile birlikte Samsun’a kurtuluş mücadelesine çıkan ve bir asrı aşan Cumhuriyet Dönemi’nde en uzun süre Sağlık Bakanı olarak görev yapan Dr. Refik Saydam’ın başlattığı bulaşıcı hastalıklarla mücadele ve buna yönelik örgütlenme modeli, o dönemin sağlık hizmetlerinde dünyada iz bırakan bir yenilikçilik örneğidir.

Prof. Dr. Nusret Fişek’in ekibiyle birlikte hazırlayarak uygulamaya başladığı 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesine Dair Kanun kapsamındaki yenilikçi model, Türkiye’de yasalaştıktan 17 yıl sonra Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1978 Alma Ata Bildirgesi’nde temel sağlık hizmetlerine örnek gösterilmiştir.

İkinci yüzyılımızın da, nitelikli ve fedakar sağlık insan gücümüzle, yine ve yeni yenilikçi örnek modelleri yaşatacağına yürekten inanıyorum.

Son Günlerin Bazı Yenilikçi Gelişmeleri,

Eminim sizlerin de dikkatinden kaçmamıştır; son haftalarda arka arkaya paylaşılan yenilikçi gelişmeler, sağlık açısından da girişimcilik ve yenilikçiliğe değinmeyi neredeyse zorunlu hale getirdi. Sadece şu iki örnek bile bunu göstermektedir;

İlk örnek; Elon Musk’ın gündeme oturan Optimus adlı insansı robotları ile Cybercab adlı kablosuz internet üzerinden şarj edilebilir otonom robo taksileri…

Cybercab, teknolojisiyle alışılmışın çok dışında bir araç gibi görünüyor; sürücüsü, direksiyonu ve pedalları yok, 2027’de piyasada olacakmış.

İkinci örnek ise Güney Kore’de kullanıma giren uçan alışveriş arabaları. Palletrone adı verilen bu arabalar, drone kullanarak uçan market arabası haline gelebiliyor, entegre algılama teknolojisiyle kullanıcısını takip edebiliyor.

Bu iki örnek sağlıkta da kullanıldığında, hizmete erişilebilirlik ne kadar artar. Zamanında müdahalelerle, sadece yaşam kalitesindeki artış veya hastalık nedeniyle oluşmuş engellilik azalışının ortalama yaşam süresine etkisi ne kadar fazla olur. Böylelikle QALY ve DALY hesabı yapan sağlık ekonomistlerinin, farklı yaklaşımlar içinde olduklarını çok yakın gelecekte daha net görebileceğiz.

Yine geçtiğimiz günlerde, Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü, “Sağlığın geleceği dijitaldir.” saptamasında bulundu. Dünya Sağlık Örgütü verilerinde; teletıp, mobil mesajlaşma ve sohbet robotları gibi dijital sağlık müdahalelerine hasta başına yıllık 0,24 ABD doları yatırım yapılarak, bulaşıcı olmayan hastalıkların yükünün azalabileceği ve 2 milyon kişinin hayatının kurtarabileceği gösteriliyor. Aynı verilerde, bu hastalıkların insandan insana bulaşmamasına rağmen ölümlerin yüzde 71’i ile her yıl 41 milyon kişinin ölümüne neden olduğu yer alıyor.

Herkesin Yaptığını Değil Yapmadığını Yapan

İşte onun için sağlıkta, “herkesin yaptığını değil yapmadığını yapan” hatta “daha fazlasını yapan” bir yaklaşımla girişimcilik teşvik edilmelidir. Doğaldır ki, özellikle de sağlık gibi kendi içinde kısıtlılıkları olan bir alanda, girişimcilik çok kolay değildir.

Zorlukların başında; ihtiyaçların dinamik olması ve hızlı değişmesi, bütçe darboğazları, talepleri karşılamaya yönelik yenilikçi yaklaşımların önündeki bürokratik ve mali engeller gelmektedir.

Girişimciliğin temeli, toplumun ihtiyacı olan mal ve hizmetlerin üretilmesi ile sunulmasına dayanır. Girişimcilik hedef kitle olarak toplumu alır, değer katan ve çözüm odaklı fikirlerle, paydaşlarını ve kaynaklarını vazgeçilmez bileşenler olarak tanımlar.

Girişimciler, ekonomik ve sosyal refah ile kalkınmanın lokomotifi olarak gösterilir. Çünkü; yeni iş alanları ve istihdam oluştururlar, rekabeti artırma potansiyeline sahiptirler, farklılaşma ve yeniliğin en belirgin hızlandırıcılarıdır. Bu yüzden başta kamu sektörü olmak üzere, girişimcilik bakışının ön planda tutulması gerekir.

Sağlıkta değişimi ve yenilenmeyi yönlendiren, start-up olarak bilinen bu konudaki yapılanmalar hızla teşvik edilmelidir. Bireyselden öte toplumsal değer oluşturma fırsatlarını ön alan ve risk üslenen bir yönetim biçimi geliştirilmelidir.

Roberto Vivona, Tommy Hoyvarde Clausen, Petter Gullmark, Emre Çınar, Mehmet Akif Demircioğlu’nun “Kamu Sektörü Girişimciliği: Bütünleştirici Bir İnceleme” (Public Sector Entrepreneurship: An Integrative Review) adlı makalesinde (https://link.springer.com/article/10.1007/s11187-024-00965-5) kamu sektöründe girişimciliğin hayati yönleri olarak 3 ana başlık sıralanmaktadır; yenileme, dayanıklılık, beceriklilik.

Yenileme başlığı altında, temel fikirleri ve stratejileri dönüştürerek değişen koşullara uyum sağlama yeteneğinden söz edilmiştir. Dayanıklılık olarak, zorlukların üstesinden gelme ve mevcut hedeflerin peşinden gitmeye devam etme yeteneği ifade edilmiştir. Beceriklilik ise mevcut kaynaklara bakılmaksızın fırsatları takip etme yeteneği olarak anlatılmıştır.

Daha Fazlasını Yapma

Cumhuriyetimizin 101. Yılı’nda, girişimcilik ve yenilikçilik kavramlarını öne çıkarma isteğimin ana nedeni, “herkesin yaptığını değil yapmadığını hatta daha fazlasını yapma” ihtiyacıdır. Sağlık, bu ihtiyacın en somut ve toplumsal yararı en fazla görülebileceği sektörlerin başında gelmektedir.

Sağlık sektöründe sürdürülebilirlik tartışmaları bu yüzden öne çıkmaktadır. Sağlıkta yenilikçilik bu tartışmalara çözüm olarak savunulmaktadır. Bunlar sadece ülkemize özgü de değildir. İlgili paydaşlarıyla, küresel düzeyde de girişimciliği tetikleyen kamu politikaları savunulmaktadır. Klasik bütçe yöntemleriyle çözülmekte zorlanılan sağlık sorunları için hizmet sunumundan finansmanına yenilikçilik, hep ilk planda düşünülmekte ve teşvik edilmektedir.

Kamusal karar vericilerin, bir yandan sağlıkta da girişimciliğin önünü açacak zorlama ve teşvik politikalarını uygulamaya geçirmekte öncü olmaları, diğer yandan da patente kadar giden bir yenilikçilik yolculuğunun koordinasyonunu üstlenmeleri gerekmektedir.  Araştırmaya ağırlık veren, AR-GE yatırımlarını destekleyen sağlık sektöründe, yenilikçilik çok hızlı mesafe alınabilecek bir süreçtir.

Bu duygularla, Cumhuriyetimizin 101. Yılını kutluyorum. İkinci yüzyılımızda da, yenilikçilikte iz bırakan örneklerin yaşanması dileğimi vurgulamak istiyorum. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve fedakar silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyorum. Dr. Refik Saydam ile Prof. Dr. Nusret Fişek başta olmak üzere, sağlık sektörüne emek ve gönül veren tüm ekip arkadaşlarının önünde saygıyla eğiliyorum.

İLGİLİ HABERLER