spot_img
Cuma, Temmuz 4, 2025

GÜNCEL HABERLER

AXA Türkiye Gelecek Fakültesi dönüşümün öncüsü

0
AXA Türkiye’nin sigorta sektöründe bir ilk olarak hayata geçirdiği ve tescil ettirdiği Sürdürülebilir Gelişim ve Büyüme için Gelecek Fakültesi, beşinci yılını geride bıraktı. Yükselen...

RS Otomotiv IBIS Global Summit 2025’in Gold Partneri

0
Dünyanın önde gelen otomotiv hasar onarımı ve yönetimi zirvesi IBIS Global Summit 2025, bu yıl 24-26 Haziran tarihleri arasında İstanbul Swissôtel The Bosphorus’ta düzenlendi....

Türkiye Sigorta, BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde

0
Türkiye Sigorta, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanındaki stratejik çalışmaları, entegre yönetim anlayışı ve kapsamlı sürdürülebilirlik politikaları sayesinde “BIST Sürdürülebilirlik Endeksi”ne dahil edildi. (BASIN BÜLTENİ)...

AXA Sigorta VUD işbirliği

0
AXA Sigorta, Türk voleybolunun köklü geçmişine ışık tutan Voleybolun Unutulmazları Derneği (VUD) ile önemli bir iş birliğine imza attı. AXA Sigorta, “Değerler Ortaklığı” kapsamında...

Sompo Sigorta’dan Hyundai sahiplerine özel kasko avantajı

0
Sompo ile otomotiv dünyasının güçlü temsilcilerinden Hyundai Motor Türkiye, önemli bir iş birliğine imza attı. Hyundai Kasko ile araç sahipleri, yetkili servislerde orijinal yedek...

Anadolu Sigorta’ya İstanbul Defterdarlığı’ndan teşekkür belgesi

0
Anadolu Sigorta, Kurumlar Vergisinde yüksek beyanda bulunan mükellefler arasında olması nedeniyle ülke ekonomisine yaptığı katkılardan dolayı İstanbul Defterdarlığı tarafından teşekkür belgesiyle onurlandırıldı. 2023 yılı...

AXA Türkiye’den KOBİ’lere deprem sonrası hızlı finansal destek

0
AXA Türkiye, deprem riski taşıyan bölgelerde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik geliştirdiği yeni ürünü “Deprem Finansal Destek Sigortası”nı sigortalılarının hizmetine sundu....

HDI Kampüs ilk mezunlarını verdi

0
HDI Sigorta’nın genç yetenekleri desteklemek ve sektöre nitelikli profesyoneller kazandırmak amacıyla hayata geçirdiği eğitim programı HDI Kampüs, ilk mezunlarını verdi. Sigorta sektörüne yön verecek...

Anadolu Sigorta’dan Mardin’de Kültürel Mirası Yaşatan Eğitim Projesi

0
Anadolu Sigorta, “Anadolu Toprağını Çömlek Sanatı ile Buluşturma” projesi kapsamında Mardin’de yürüttüğü yeni uygulamayla 2000 öğrenciyi çömlek sanatıyla tanıştırdı. Anadolu Sigorta’nın 2010 yılında başlattığı...

AXA Türkiye, acentelerinin başarılarını kutladı

0
AXA Türkiye, 2024 yılı performansları doğrultusunda Karlılık, Prim Üretimi ve Bölge kategorilerinde üstün başarı gösteren acenteleriyle İstanbul Conrad Hotel’de buluştu. Ödül töreninin de olduğu...
Genel‘Koruyucu devlet değil, sigorta sistemidir’

‘Koruyucu devlet değil, sigorta sistemidir’

Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO’su Atınç Yılmaz, “Türkiye’de sigorta sektörünün yurtiçi hasıladan aldığı pay yüzde 2. Ancak bu gelişmiş ülkelerde yüzde 7 seviyelerinde. Gelişmiş ekonomilerde ana koruyucu unsur devlet değil, sigorta sistemidir. Gelişmiş ülkelerde bu tip felaketler devletin üzerinde bir yük oluşturmuyor” dedi.

Türkiye’de sigorta sektöründe 2022 yılında yaklaşık 213 milyar TL’lik prim üretimi gerçekleştirildiği bilgisini veren Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO’su Atınç Yılmaz, “Bu da toplam yurtiçi hasıladan yüzde 2’nin biraz üzerinde bir pay alındığını gösteriyor. Bu oran son 2 senede yüzde 1,2 gibi rakamlarda bu seviyeye gelerek önemli bir gelişim göstermiş oldu. Ancak dünya ortalaması olan yüzde 7’lere gidecek hala uzun bir yol var” dedi.

İlk 3 aylık prim rakamlarına göre 100 milyar TL’ye yaklaşan bir tutarla enflasyonun da çok üstünde bir büyüme olduğunu belirten Atınç Yılmaz,  “Sigortanın payının gelecekte daha da artacağını görebiliyoruz. Reasürans korumasına baktığımızda ise Türk sigorta sektörünün reasürans koruması konusunda oldukça hassas ve bilinçli olduğunu söyleyebiliriz. Oto ve sağlık sigortaları dışındaki branşlarda yüzde 90’lara varan reasürans korumaları bulunuyor. Ayrıca bütün branşlarda sigortacıların üzerinde kalan riskler içinde, deprem başta olmak üzere doğal afetler için ayrı korumalar alınıyor.  İlave olarak SEDDK de düzenli olarak sigortacıların doğru miktarda koruma alıp almadığını kontrol ediyor ve şirketlerin sermaye durumlarını kontrol ediyor. Özetle Türk sigorta sektörü bugün 50 trilyon TL’nin üzerindeki bir riski rahatlıkla üstlenip, gerekli reasürans korumasını sağlayıp, hasarını yönetebilecek seviyede” diye konuştu.

SİGORTA PENETRASYONU DÜŞÜK

Yakın zamanda Türkiye’nin çok büyük bir felaket yaşadığını, binlerce insanın yaşamını yitirdiğini, binlerce fabrika ve işletmenin zarar gördüğünü kaydeden Atınç Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Maalesef ülkemiz tarihinin en büyük felaketini yaşadı. Öncelikle yaşanan acılar ve yitirilen hayatlar geri getirilemez ama bunun dışındaki mali kayıplar mutlaka telafi edilebilir. Burada devletimiz her ne kadar vatandaşının yanında olsa da sigorta sistemimize büyük iş düşüyor. Zaten olması gereken de böylesi riskler gerçekleştiğinde sigorta sisteminin işlemesi ve mali yükü vatandaşlar ve dolaylı olarak da devletin üzerinden almasıdır. Burada üzülerek söylemeliyiz ki bu bölgede sigorta penetrasyonu beklediğimiz seviyenin oldukça altında idi. Zorunlu olan DASK’ta bile yüzde 50’nin altında bir oran olduğunu görüyoruz. Kaskoda yüzde 17, konutta yüzde 10 gibi düşük oranlarda penetrasyon var. Neyse ki orta ve büyük ölçekli sanayi işletmelerinde sigorta penetrasyonu biraz daha yüksek ama küçük ölçekli sınai ve ticari işletmelerinde yine çok düşük penetrasyon oranlarına şahit oluyoruz. Tabii burada başka bir soru daha karşımıza çıkıyor, penetrasyonun yanında doğru bedellerle poliçenin yapılmış olması. Özellikle DASK’ta karşılaştığımız sorun, evlerin olduğundan daha düşük metrekarelerde gösterilmiş olması. Düşük prim ödemek için örneğin 150 metrekare bir evin 35 metrekare olarak gösterilmesi gibi sorunlara çokça rastlıyoruz. Bu da maalesef zararın çok düşük bir kısmının sigorta sistemine devredilmesine neden oluyor.”

AFETLERE KARŞI KALICI ÇÖZÜM SİGORTADIR

Gelişmiş ekonomilerde sigortacılığın, bireysel ve kurumsal risk yönetiminin en önemli unsuru olduğunu dile getiren Atınç Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu ekonomilerde ana koruyucu unsur devlet değil, sigorta sistemidir. Bu bilinç, tüketicide de, devlette de bu şekilde oluşuyor. Yani buralarda başlarına bir felaket geldiğinde ‘devlet bizi kurtarsın’ anlayışından ziyade, bugünler için yatırımını yaptığım, riskimi devrettiğim sigortacı zararımı karşılasın anlayışı hakim. Bu yüzden gerekirse zorunlu sigorta kapsamını genişletip, doğru sigorta korumalarının alınmasını sağlamak ve bu şekilde sigortanın daha da tabana yayılmasını sağlamak gerekiyor. Böylece devletin, dolayısıyla bütün vatandaşın sırtında bir yük olarak kalmasının önüne geçilmesinin sağlanması gerekli. Tabi ki devlet her zaman için en ufak bir mağduriyet olmaması adına gerekli önlemleri alacak ve destek olacaktır. Ancak bu tür doğal afetlere karşı mücadelede sigorta penetrasyonunun ciddi şekilde artırılmasından başka kalıcı bir çözüm bulunmuyor.”

İLGİLİ HABERLER