AvivaSA CEO’su Fırat Kuruca, BES’teki yeni düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulundu. Kuruca, 18 yaş altının sisteme girmesine imkan tanınmasını önemli bir gelişme olarak nitelendirdi. Kuruca, “Ben şu anda 53 yaşındayım. Keşke benim iş hayatıma başladığım 23-24 yaşlarında bu tür bir sistem olsaydı, orada birikim yapsaydım diye düşünmüyor değilim” dedi.
Editör: Aytaç NALLAR
AvivaSA CEO’su Fırat Kuruca, BES’in, 170 milyar liralık fon büyüklüğü ve yüzde 30 büyüme ile iyi bir noktaya geldiğini, bir sonraki aşamaya geçmek için ve daha da hızlanması için reformların katkısı olacağını söyledi. 18 yaş altının sisteme girmesine imkan tanınmasını önemli bir gelişme olarak nitelendiren Kuruca, bu sayede 18 yaş altı gençlerin kendi adlarına da BES sözleşmesi yapabileceğini ve yüzde 25 devlet katkısının geçerli olacağını kaydetti.
“Olayın Adı Konuyor Diyebiliriz”
Fırat Kuruca, çocuklar adına olmasa da ebeveynlerin kendi adlarına sözleşmeler yapıp, bunları çocukları adına değerlendirdiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Şu anda olayın adı konuyor diyebiliriz. Çocuklarımızın adına, gençlerimizin adına BES sözleşmesi yapıp, çocuklarımızın geleceğini, eğitimlerini güvence altına alma imkanı doğacak. Burada emeklilikten çok, gençlerin hayata katılması, eğitimlerini tamamlaması gibi bir takım ihtiyaçların ön plana çıkacağı düşünülebilir. Devlet katkısı gene çok cazip ve muhtemelen devlet katkısını hak edebilmek için gençlere uygun şartlar söz konusu olacaktır diye değerlendirebiliriz. Tabi bunlar somutlaştıkça kamuoyuyla paylaşılacağını düşünüyorum. Emeklilikteki bir takım tüketici davranışları, hani burada ödemeye ara vermek olsun, kimi zaman para ihtiyacı olduğunda birikimlerini çekmek olsun gibi şeyler; çocukların adına yapılan sözleşmelerde daha çok çocukların ihtiyacı gözetilerek daha sağlıklı olacaktır diye değerlendiriyorum.”
“Bileşik Faiz Getirileri Diyebileceğimiz Bir Olgu Var”
Fırat Kuruca, BES’e uzun süreli bakıldığında kartopu etkisini beraberinde getirdiğine de değinerek, “Bileşik faiz getirileri diyebileceğimiz bir olgu var. O sebeple genç yaşlarda yapılan birikimler daha sonraki dönemlerde reel getirileri ile birikimlere birikim katıyor. Aslında doğurmaya başlıyor diyebiliriz. Bu açıdan bizim her zaman söylediğimiz tüm bireysel emeklilik katılımcıları ne kadar erken katılırlarsa ve ne kadar uzun süre kalırlarsa o kadar iyi bir birikimle emeklilik noktasına ulaşabilirler. Örneğin, 30 yaşındaki birisi ayda 300 lira tasarruf ederek çok iyi bir birikime ulaşabiliyorken, eğer bu birikime 45 yaşında başlarsa çok daha fazla tutarda birikimler yapması gerekecektir. Bileşik getiri etkisi ile birlikte kişilerin ihtiyacına göre, yaşına göre ve gelirine göre değişim gösterecektir ama ana kural; ne kadar erken girerseniz o kadar daha düşük tutarlarla çok iyi tasarruf tutarlarına ulaşabilir” dedi.
“Gidecek Çok Yolumuz Var”
Fırat Kuruca, BES hakkında, “Damlaya damlaya göre oluyor derler. Atalarımız iyi söylemiş. Damlaya damlaya hakikaten göl oluyor” diyerek, şunları söyledi:
“Ben şu anda 53 yaşındayım. Keşke benim iş hayatıma başladığım 23-24 yaşlarında bu tür bir sistem olsaydı, orada birikim yapsaydım diye düşünmüyor değilim. Gelişmiş ülkelerde bu sistem çok daha eski ve çok daha erkenden keşfedilmiş olduğu için orada hem bireysel olarak hem sektör olarak ülke ekonomisine katkısı açısından çok büyük birikimler söz konusu olmuş. Biz hani orta noktadayız diyelim. Gidecek çok yerimiz var ve bu 18 yaş altı için yapılacak düzenleme de o açıdan katkı yapacaktır.”