Türkiye Sigorta Birliği’nin Olağan Genel Kurulu’nda konuşan TSB Başkanı Atilla Benli, sigorta sektörünün afet yönetimi içinde çok merkezi bir noktada konumlandığını, önemli sorumluluklar üstlendiğini belirterek, “Sektörümüzü, dünyadaki gelişmiş ülkelerdeki sigortacılıkla karşılaştırırsak hiçbir eksiğimiz olmadığını; hatta nitelik, hazırlık ve insan kaynağı olarak daha iyi bir konumda olduğumuzu görüyoruz. Sigortalı tüm varlıkları deprem öncesindeki hâline getirecek teminat gücüne sahibiz” dedi.
Sigorta sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB), Olağan Genel Kurul’u 25 Nisan 2023 tarihinde düzenlendi. TSB Başkanı Atilla Benli, SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu ve Yeni Zelanda Sigorta Konseyi CEO’su Tim Grafton’ın sektöre ilişkin önemli bilgiler paylaştığı toplantıya BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben de katıldı.
TSB üye şirketleri ile sektörün önemli isimlerinin katılımıyla düzenlenen Genel Kurul’da, sigortacılığın mevcut durumunun yanı sıra, sektörün geleceği de konuşuldu. Sigorta sektörünün ülke ekonomisine sağladığı katma değerin altını çizen Başkan Benli, Kahramanmaraş depreminin, tüm tedbirlere rağmen önüne geçilemeyen maddi zararların giderilmesi ve hayatın normal akışına döndürülmesi için sigortanın en önemli araç olduğunu bir kez daha hatırlattığını belirtti. Sektörün bundan sonra atacağı adımlara ve yürütülen çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulunan Benli şöyle konuştu: “Sağlığımız, doğamız, toprağımız, şehirlerimiz, evlerimiz, arabalarımız ve birikimlerimiz; hepsi sigorta ile korunuyor. Bu yüzden, sigorta farkındalığının artırılması hepimizin en önemli sorumluluğu.”
PRİM ÜRETİMİ 235 MİLYAR TL’YE YÜKSELDİ
Sigorta sektörünün çatı kuruluşu TSB’nin, Türkiye ekonomisine katkı sağlamayı en önemli sorumluluğu olarak kabul ettiğini belirten Atilla Benli, sektörün ekonomiye sağladığı fon tutarının 644 milyar liraya ulaştığına dikkat çekti. Bu fonların Türkiye’nin uzun vadeli finansman ihtiyacına katkı sağladığını hatırlatan TSB Başkanı, sektörün gelişimi ile ilgili şunları dile getirdi:
“Ülkemiz, dünyanın 20. büyük ekonomisi iken sigortacılıkta 38. sıradadır. Bankacılıktan sonra 2. en büyük sektör olan sigortacılığın önünde gideceği yollar, değerlendireceği fırsatlar var. Bu yolda hep birlikte başarıyla yürüyeceğimize inanıyorum. 2013-2022 yılları arasında sektörümüzün bileşik yıllık büyüme oranının yüzde 29 olarak gerçekleşmesini memnuniyetle takip ediyoruz. Öte yandan prim üretiminde ise 235 milyar TL’ye yükselerek büyük bir başarıya imza attık. Devletimizin son dönemde önemli reformlar gerçekleştirdiği BES ve OKS’de de 2013-2022 yılları arasındaki bileşik yıllık büyüme oranı yüzde 37 oldu. Fon büyüklüğümüz de Mart 2023 itibarıyla 454 milyar TL’ye yükseldi.”
HİÇBİR EKSİĞİMİZİN OLMADIĞINI GÖRÜYORUZ
Depremlerin ilk günden itibaren, tüm paydaşlarıyla beraber afetzedelerin yanında olduklarını, olmaya da devam edeceklerini belirten TSB Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem sahadaki hem de merkezlerimizden yürüttüğümüz çalışmalarımıza anında başladık. Bu kapsamda; 13,3 milyar TL nakdi yardım, 383 bin kıyafet, 5,4 milyon hijyen malzemesi, 92 tır, 4 sahra mutfak, 323 konteyner, 9 ambulans, 10,4 milyon yardım araç gereci ve 322 bin gıda yardımını toplayarak afetzedelerimize gönderdik.”
Aynı zamanda hasar süreçlerinin koordinasyonu için çeşitli faaliyetler yürüttüklerini belirten TSB Başkanı, kamu kurumlarıyla bilgi paylaşımını yoğunlaştırarak sektörden gelen talepleri ilgili kurumlara aktardıklarını, böylece sigortalıların tazminata en hızlı biçimde ulaşması için kritik adımlar attıklarını ifade etti. Benli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sigorta sektörümüz afet yönetimi içinde çok merkezi bir noktada konumlandı, önemli sorumluluklar üstlendi. Tüm paydaşlarımızla birlikte, imkânlarımızı seferber ederek depremzede vatandaşlarımızın yanında yer aldık. Ayrıca sektörümüzün emek verenlerinin de afetzede hâline geldiğini unutmadık. Felaketin ilk gününden itibaren sigorta sektörü çalışanlarının sorunlarını ve eksiklerini gidermek için çalışmalara başladık. Şirketlerimizin aldığı inisiyatiflerle depremden etkilenen acentelerimiz için finansal, lojistik ve operasyonel destek sağladık. Sektörümüzü, dünyadaki gelişmiş ülkelerdeki sigortacılıkla karşılaştırırsak hiçbir eksiğimiz olmadığını; hatta nitelik, hazırlık ve insan kaynağı olarak daha iyi bir konumda olduğumuzu görüyoruz. Sigortalı tüm varlıkları deprem öncesindeki hâline getirecek teminat gücüne sahibiz. Yeter ki millet olarak, özel sektör olarak devletimizle yan yana duralım. Birliğimiz ve dayanışma ruhumuzla bu zor günleri aşacak, daha güçlü bir geleceği hep birlikte inşa edeceğiz.”