SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, trafik sigortası, deprem, konut sigortaları, DASK hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı. Trafik sigortasında sorunu kökten çözmek için Trafik Operasyon Merkezi kuracaklarını ve altyapının hazır olduğunu belirten Eroğlu, “Trafik Operasyon Merkezi ile kontrolü sigorta şirketlerini vermek istiyorum. Trafik sigortası bu manada artık zorunlu değil” dedi. Eroğlu, acilen deprem araştırma komisyonu kurulması gerektiğine de değinerek, DASK ve ihtiyari sigortayı birlikte ele almak için çalışmalar başlattıklarını söyledi.
AYTAÇ NALLAR
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, trafik sigortasında yaşanan sorunu çözmek için Trafik Operasyon Merkezi kuracaklarını açıkladı.
Gazetecilerle iftar yemeğinde buluşan Eroğlu, trafik sigortası, deprem, konut sigortası ve DASK hakkında açıklamalar yaptı. Trafik sigortasında poliçe üretiminden sorunlar yaşandığını, acentelerin her gün isyan ettiğini, sigortalıların da sorunlar yaşadığını belirten Eroğlu, “Bunların önüne geçmek için ocak ayında ‘kaçınma genelgesi’ yayınladık. Şirketlerin poliçe düzenlemekten kaçınmaları halinde uygulanacak yaptırımları sıraladık. Sonuçlarını görmek için de 3 ay bekledik. Bu süre doldu. Gördük ki, kasko-trafik dengesi yakalanmış, 4. basamakta yukarıya doğru çıkışlar var, 7. basamakta aşağı doğru inişler var. Bunlara rağmen yine de sorunlar var” dedi.
Günde 100 bin poliçe kesildiğini, poliçe kesilmesinde sorunlar yaşandığını ifade eden Eroğlu, “Şirket, ekranı bir açıyor bir kapatıyor. Teklif vermek zorunda, çünkü zorunlu. Teklifi verilmiş gibi yapıyor, acenteyi meşgul ediyor. Tam tahsilat aşamasına gelindiğinde ekranı donduruyor. Bugün yaşananlar bunlar” şeklinde konuştu.
TRAFİK SİGORTASI ARTIK ZORUNLU DEĞİL
Mehmet Akif Eroğlu, sorunun çözümü bir model üzerinde çalıştıklarını, kaçınma genelgesindeki şartları biraz daha izleyeceklerini ve istenilen sonuç alınmazsa Trafik Operasyon Merkezi kuracaklarını vurgulayarak, şu açıklamaları yaptı:
“Altyapımız hazır, SBM üç aydır çalışıyor. Şu anda kontrol sigorta şirketinde değil. Ekranı açtığı zaman poliçe akıyor. O yüzden korkup, kapatıyor. Acente zaman kaybediyor, sigortalı memnun olmuyor, bizim de başımız ağrıyor. Trafik Operasyon Merkezi ile kontrolü sigorta şirketlerini vermek istiyorum. Bu platforma teklif geldiğinde sigorta şirketlerinin zorunlu olarak teklif vermesini kaldırıyorum. Trafik sigortası bu manada artık zorunlu değil. Müşteri acenteye geldi, sigortası yapılırsa sorun yok; yapılmazsa, acente, müşterinin talebini Trafik Operasyon Merkezi’ne atacak. Böylece 27 sigorta şirketi tarafından görülecek. Sigorta şirketleri, teklif verip vermemekte serbest olacak. Zorla ver demiyoruz. Günde 100 bin tane poliçe üretiliyor. Günün sonunda bu poliçeler üretiliyor, poliçesi olmayan kimse yok sistemde. Her sigorta şirketi trafik üretmek ister, hepsinin kotası var, hepsinin kontenjanı var, hepsinin bir hedefi var. Operasyon merkezinde illa ki, arz, talep dengelenecek.”
TEKLİF VERME ZORUNLULUĞU OLMAYACAK
Trafik Operasyon Merkezi’nde şirketlerin teklif verme zorunluluğu olmayacağına da dikkat çekerek, “Şu anda şirketler teklif vermek zorundalar. Vermediği zaman ben başına ekşiyorum, otorite olarak. Eğer teklif verirse 5 dakikada poliçeleştirecek; 15 dakika değil, 35 dakika değil, ekran karartma değil. Bunlar artık bitiyor. Eğer hiç kimse teklif vermezse, o müşterinin, bir önceki sigorta şirketinin üzerinden havuza atacağım ve tüm sektöre dağıtacağım. Bir, iki, üçüncü basamakta nasıl yapıyorsam; aynı şekilde yapacağım. Altyapımız hazır. Eğer ki, kaçınma genelgesi ile sorunu çözemezsem, kuracağım Trafik Operasyon Merkezi, trafikteki yaşadığımız tüm sorunları kökten çözer” dedi.
İPTAL KARARINDAN SONRA ARTIK UMUDUM KESİLDİ
Mehmet Akif Eroğlu, trafik sigortasındaki zararın önüne geçmek için kişi davranışlarına müdahale edip, zararın kaynağının azaltılması gerektiğine de değinerek, bu konuda da şu açıklamaları yaptı:
“Bu durum, Anayasa Mahkemesi’nin son kararından sonra daha elzem hale geldi. Çünkü ben artık umudumu kestim. Trafikte gri alanı netleştirerek, artık bu iş çözemeyiz. Anayasa Mahkemesi’nin son kararı bizim artık sigorta kanunu ile trafik kanunu ile ikinci bir düzenleme yapma şansımızı ortadan kaldırdı. Biz net bir şekilde, tazminatın hesaplama şeklini artık mevzuata koyamıyoruz. Bu durumda şunu yapacağız. Gideceğiz mahkeme pratiğini alacağız. Sektör mahkeme pratiğine bakacak, ödemelerini buna göre yapacak. Biz de o maliyeti tarifeye yansıtacağız. Yapacak başka bir şey yok. 26 milyon sigortalıya yüksek maliyet olmaması için bizim hızlı bir şekilde trafikte tüm zararın kaynaklarına nokta atışı yapıp çözmemiz lazım. Bundan sonra da serbest tarifeye geçeceğiz.”
DEPREM ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI
Mehmet Akif Eroğlu, konuşmasında, yaşanan depreme, DASK ve konut sigortalarına da değindi. Eroğlu, yaşanan deprem felaketi ile sigorta konusunun Türkiye için elzem bir konu olduğunu belirterek, sigortalılık oranının artırılmaması halinde finansal sürdürülebilirlik açısından risk oluşacağını söyledi. Eroğlu, “Bizim mutlak surette sigortayı devreye almamız gerekiyor” dedi.
DASK’ın, deprem bölgesinde 13.5 milyar liralık ödeme yaptığını, DASK’ın her evin piyasa değerini karşılamak gibi bir iddiası olmadığını vurgulayan Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“DASK’ın çalışma prensibi bu evlerin inşaat maliyetlerini karşılaması yönünde. SEDDK olarak depremden 3 ay önce teminat tutarlarını güncelledik. Kasım ayında ödenmesi gereken metrekare fiyatını 1.508 TL’den 3 bin 16 TL’ye çıkararak yüzde 100 artırdık fakat olay sadece prim tutarları değil. Bu durumu daha kapsamlı şekilde ele alıyoruz. Bizim acilen deprem araştırma komisyonu kurmamız gerekiyor. İçinde Türkiye Sigorta Birliği, brokerler, akademisyenler ticari segmentteki sanayicilerin olması gerekiyor. Bu depremden çıkardığımız dersleri politikaya dönüştürmemiz lazım.”
DASK İLE KONUT SİGORTASINI BİRLİKTE ELE ALACAĞIZ
Eroğlu, DASK’ta, düşük metrekare gösterilme sorununa da değinerek, “Tapu entegrasyonu yapacağız. Konut metrekarelerinin SEDDK tarafından belirleyeceğiz. Konut yüzölçümlerini tapu müdürlükleri ile eşleştireceğiz. Bunu yaparken insanlara makul bir inşaat maliyeti sunmamız lazım fakat bu çok yüksek olamaz. Bunu çok yükselttiğiniz zaman 6 ay sonra unutulur ve vatandaş bunu maliyet olarak görmeye başlar. Bu sebeple bunu ihtiyari yangınla tamamlamamız lazım. SEDDK olarak DASK ve ihtiyari sigortayı birlikte ele alıyoruz. Bu alanda bütüncül bir sistem kurmak için çalışmalara başladık.”